Asrın siyaset önderimiz, karikatür karakteri ve çizgi film kahramanı; iyice zıvanadan çıktı, çığrından çıktı, şirazesini kaybetti, ipini kopardı ve yokuş aşağı freni patlamış kamyon gibi hunharca gidiyor. Duvara toslaması ve tuz-buz olması çok yakındır.

Asrın siyaset önderimiz, karikatür karakteri ve çizgi film kahramanı; iyice zıvanadan çıktı, çığrından çıktı, şirazesini kaybetti, ipini kopardı ve yokuş aşağı freni patlamış kamyon gibi hunharca gidiyor. Duvara toslaması ve tuz-buz olması çok yakındır.

Büyük Müslüman Türk Milletinin oyu ile seçilmiş, Devletin birliğini ve Milletin bağımsızlığını temsil eden, Anayasa ve kanunlar uyarınca ve demokratik teamüller ve hukuk çerçevesinde göreve gelmiş Cumhurbaşkanına yıllardır "katil, hırsız, diktatör, namussuz, haysiyetsiz, ahlaksız, diktatör bozuntusu" diyen,

Hükümet üyelerine yönelik "Ergene nehri neden kuru? Hergeleler yönetimde olduğu için…" diyen,

Hendek kazan teröristlere "arkadaşlar" diyen,

"YPG/PYD/PKK terör örgütü değildir, onlar kendi topraklarını savun bir örgüttür" diyen…

Karikatür karakteri; göreve geldiği tarihten bu yana 9 seçim kaybetmesine rağmen tık yapmıyor, s...lağa yatıyor, her geçen gün koltuğunu daha da sağlamlaştırıyor, adeta koltuğa s...lük gibi yapışıyor.

Meslek gruplarına hergün ağız dolusu hakaret ediyor. Kendisine oy vermeyen ve desteklemeyen

Hakim-Savcılara "Hakim-Savcı demem", işçilere "işçi demem, çiftçilere "çiftçi demem", esnafa "esnaf demem", öğretmene "öğretmen demem", rektöre "rektör demem, kayyum derim" diyor. Yancıları hergün fecaatla açıklama yaparak askere "kağıttan kaplan, satılmış ordu, subayından başçavuşuna iktidar militanı" diyerek topluma fitne, kin ve ayrıştırma pompalıyor.

Yine yancı ve işbirlikçileri; sistematik olarak "Katil Devlet, katil asker, katil polis, Devlet seri katil, Devletiniz terörist" diyerek Devlete ve Millete, Cumhuriyete ve Demokrasiye başkaldırıp, meydan okuyor.

Hakim ve Savcılar şeddeli diktatörün partisinden Milletvekili seçilince, birinci ve iktidar partisine kapatma davası açılınca bağımsız ve tarafsız yargı var; rektörler söz konusu Parti'nin Meclis grup toplantısında konuşma yapınca düşünce özgürlüğü var; tek parti rejimi döneminde Vali ve Kaymakamlar Parti'nin il ve ilçe başkanı olunca herşey güzel, ancak günümüzde böyle bir şey olmayınca herşey kötü, bunlar militan öylemi!? Çok şeysiniz!

Çizgi film kahramanının partisinde her gün korona vakaları gibi taciz, tecavüz, hırsızlık, yolsuzluk, terörle iltisak vakaları ortaya çıkıyor. İzmir'in Urla Belediye Başkanı FETÖ üyeliğinden tutuklandı, Şişli Belediye Başkan Yardımcısı PKK/KCK üyeliğinden tutuklandı. İzmir'in Menemen Belediye Başkanı, Adana Ceyhan eski Belediye Başkanı ve yeni Belediye Başkan Yardımcısı ile ilgili sorumlular yolsuzluk, usulsüzlük ve rüşvet nedeniyle tutuklandılar.

Didim Belediye Başkanı, iş başvurusunda bulunan kadına ekibiyle birlikte bir hafta boyunca tecavüz etti. Konu yargıda.

Ardı ardına İstanbul Maltepe, Ümraniye, Sultangazi, Esenler, Avcılar teşkilatlarında, Muğla, Konya İl teşkilatlarında… taciz, tecavüz ve arsızlık vakaları patlak verdi. Gelinen noktada, Ensar Vakfındaki münferit taciz olayından sonra, aylarca masumiyet karinesi suç ve cezaların bireyselliği ilkesi ihlal edilerek, "tacizci Ensar vakfı, Hükümet tacizcileri koruyor" diyen Asrın siyaset önderimizden, parti ve teşkilatlarında taciz, tecavüz, arsızlık, yolsuzluk ve hırsızlık vakaları ayyuka çıkmışken, kazan kaynarken ve vukuatları Mısır'daki sağır sultan bile duymuşken, GIK çıkmıyor, üç maymuna oynanıyor.

Çizgi film kahramanının yancılarından biri, kendilerine muhalif, kendilerini eleştiren basın ve gazetelere yönelik " iktidara geldiğimizde bu kirli gazetelerin tamamına el koyacağız" demişti.

Diğer yancılarından biri de, kendilerine muhalif, Hükümetle kanunlar çerçevesinde meşru iş yapan şirketlere yönelik (Onlar çete diyor) "sorgusuz, sualsiz, uzlaşma olmaksızın bu şirketlerin mallarına el koyacağız, kamulaştıracağız" demişti.

En son, yancılardan biri daha Devletin ve Milletin Vali ve Kaymakamlarına 'militan" dedi.

Karikatür karakteri kendisi de son olarak, kendisine muhalif, basın hürriyeti kapsamında kendisini eleştiren basın ve televizyona "iktidara geldiğimizde ama ben senin boynuna ne takacağımı çok iyi biliyorum…" diyerek açıkça tehdit ediyor, hedefindeki kişilerin boynuna YAĞLI URGAN takacağını ima ediyor. Buna cüret edebiliyor.

Yani asrın siyaset önderimizin, karikatür karakterinin ve çizgi film kahramanının yanında birde ŞEDDELİ FAŞİST DİKTATÖRÜMÜZ oldu.

Yukarıda anlattığım bütün bunlar ne demektir?

Devlete ve Millete meydan okumaktır!

Cumhuriyet, demokrasi ve Milli irade düşmanlığıdır!

İnsan hakları, mülkiyet hakkı ve basın hürriyetinin katledilmesidir!

Yıldızlı faşistliktir!

Püsküllü ırkçılıktır!

ŞEDDELİ FAŞİST DİKTATÖRLÜKTÜR!

Türk Milleti, bu yapılanları cezasız bırakmayacak, ilk sandıkta ŞEDDELİ FAŞİST DİKTATÖRLERE, CUMHURİYET-DEMOKRASİ-ÖZGÜRLÜK-MÜLKİYET DÜŞMANLARINA şamarı atacak, Devlet ve Millet düşmanlarına silleyi indirecek; bunların hepsini de tarihin çöplüğüne ve lağım çukuruna gönderecektir.

Saygı ve selamlarımla…