SAYIN CUMHURBAŞKANI’NA AÇIK MEKTUP

Sade, açık ve hatta apaçık bir mektup sunuyorum size Sayın Cumhurbaşkanım

Her partinin genel başkanı gibi, gayet tabidir ki siz de partinizin ciddi bir oy almasını, belediye başkanlıklarını kazanmasını istersiniz. Nitekim bütün çaba, gayret ve çalışmalarınız da zaten bu yönde. Ancak, ya gözden kaçırıyorsunuz ve ya size yalan ve yanlış bilgi veren danışmanlarınız, sizi yanlış yönlendirmekte ve haliyle siz de yanlış kişilere prim vermeye devam etmektesiniz.

Partinizin oy almasını, mevcut seçimleri kazanmasını ve önemli bir fark atmasını mı istiyorsunuz?

Emin olunuz ki size, seçmenlere vaat edeceğiniz plan, proje ve benzeri vaatlerden çok daha etkin bir icraatı ifade etmek istiyorum.

Ak partiye hizmet ettiğini sandığınız, Ak partinin propagandasını yaptığını düşündüğünüz gazeteci ve televizyoncuları bu süreçte mutlaka susturun. Hatta dilerseniz bir anket yaptırarak, ulusal medya da Ak parti propagandası yapan, yazan, çizen ve konuşan gazetecilerin halk nezdinde ki itibar ve güvenlerini test ettirin. Göreceksiniz ki, partinize hizmet ettiğini sandığınız bu güruhun yalanları, yanlışları, günahları, abartıları size ve partinize kâr yerine devasa zararlar ve kayıplar vermektedirler.

Bütün milletin gözlerinin içine baka baka söyledikleri yalanlar, öyle ele avuca sığar cinsten yalan ve yanlışlar değiller.

Bu denli pis, iğrenç ve olasılığı dahi olmayan yalanları piyasaya süren bu güruhun, size ve partinize nasıl bir getirisi olabilir ki!?

Partinizin kaybetmesinin bu güruh tarafından tek üzüntüsü, kaybedecekleri imkân ve olanaklarıdır. Şayet ciddi, samimi ve gerçekten partinize duygusal bir bağlantısı olan kişiler olsalardı, çuvala sığma ihtimali dahi olmayan böylesi ucuz yalanları söylerken içleri sızlar ve kendilerine çeki düzen verirlerdi.

İçlerinde bir avuç samimi, dürüst ve ahlaklı olanlar da, mevcut yalan ve yanlışlar içerisinde kaybolmuş, etkisiz ve yetkisiz hale getirilerek, halkın gerçekleri öğrenmesine, doğru bilgileri almasına ve özellikle de seçmene daha ahlaklı bir yayıncılık sunmalarına da ket vurmaktalar.

Bir an evvel bu kişilerden kurtulmalı, daha içten, daha samimi ve daha dürüst kişileri görev başına getirerek, hem partinize akli ve mantıki ve de şefkatli uyarılar yapacak ve hem de seçmen nezdinde örselenmemiş bir dimağ oluşmasına katkı sağlayacaklardır.

Emin olun sizi ve partinizi sömürerek kendilerine saltanat kuran bu zümre, sizi ve partinizi ilk ve olabildiğince hızlı şekilde terk edecek zümredir.

Dikkat ediyor musunuz bilmiyorum ama!

Hepsini yakinen takip etmem dolayısıyla ( bir avuç ahlaki kişi hariç ) haklı, doğru, yerli yerinde ve şefkat temelli uyarı yazıları yazan ve yayın yapan kişiler yok denecek kadar azdır. Bırakın doğru, yerli yerinde ve şefkat temelli uyarıcı yazılar yazmalarını, öylesi olayları öylesi yalan ve yanlışlara bezeyerek yayına sokuyorlar ki, milletin bir parça umudu, heyecan ve inancı varsa onu da kökünden tırpanlıyorlar.

Ve yine size yalan ve yanlış bilgi veriyorlar !

Gazeteci ve televizyoncuların verdiği zarar ve yaptıkları yıkıcı tahribatlar yetmezmiş gibi, bir de belediye başkanları ile Milletvekillerinin birbirlerine düşmüş olmaları, egolarını tatmin edici hal ve tavır içerisine girmiş olmaları da, tahayyül ettiğinizden daha yüksek boyutlardadır.

İl başkanları ile vekiller ve belediye başkanları adeta birbirine düşmüş, bütün bunları da tribünde maç izler gibi izleyen il başkanları ise, bardağı çoktan taşıran başkaca etkenlerdir.

Sistem bozulmuş, hiyerarşi ağır yara almış, disiplin hepten tedavülden kalkmış, kabiliyetsiz, ehliyetsiz, niteliksiz kişiler koltuklara oturmuş ve bütün bunlarda yetmezmiş gibi, oturdukları koltukları heva ve heveslerini tatmin ettikleri alanlara çevirmiş durumdalar.

Hassaten ve bütün kalbimle ve şefkat temelli bir uyarı olarak kaleme aldığım bu yazımın dahi sizlere ulaşacağına dair ciddi kuşkularım var.

Kuşkularım, korkularım ve endişelerim var…

Bütün bu korku ve endişelerim, köşeleri tutmuş ve köşeleri dönmüş bu zevat, köşeleri ve koltuklarından olmamak adına bu yazıyı örtbas etmek için olmadık taklalar atacak ve kıl üstünde cambazlık gösterisi sunacaklar.

İŞTE BU SEBEPLEDİR Kİ ; DAVET EDİN SİZE EGOSUNU TATMİN EDENLERİ, KIRMIZIYI BEYAZ DİYE TAKDİM EDENLERİ, GAZETECİLİK VE TELEVİZYONCULUK ADI ALTINDA ŞAKLABANLIK YAPANLARI BİR BİR İFADE EDECEĞİM BİR BRİFİNG VEREYİM.

ARTIK ETKİ, YETKİ VE KARAR SİZİNDİR.

SAYGILARIMLA…