SAYGISIZLIKMIŞ…

Geçen yazımızda batılıların özellikle referandum sonrasında Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya yönelik tutumlarından söz etmiştik…

Bu sistemli tavır sağlı sollu sürüyor…

ABD’si, Avrupa’sı, Rusya’sı, İran’ı, Irak’ı, Suriye’si…

Dört bir yandan Türkiye’ye kafa tutuyorlar.

***

Avrupa Birliği, Türkiye’yi dışlamak için bahane ararken Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi de takvimi 13 yıl geriye aldı.

HDP’li üyelerin de Türkiye aleyhine oy verdiği karar tasarısı ile Türkiye 2004’te çıkarıldığı denetim sürecine yeniden alındı.

15 Temmuz darbe girişimini neden bastırdınız cezası...

Türk halkının demokratik tercihini hor görme, sandığı hiçe sayma, milli iradeyi yok sayma anlayışı.

“Demokrasi sizin neyinize” tavrı.

Yüzde 49’u yüzde 51’den büyük gösterme işgüzarlığı…

Bu sistemli tutum karşısında boşuna onlardan demokrasiye saygı, hak, hukuk, adalet, insaf, merhamet beklemeyin.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de güvenmeyin…

Bu tutum sürerse muhtemel bir başvuru halinde AİHM de hukuku bir yana bırakıp Türkiye’yi cezalandırma kervanına katılabilir.

***

Trump’a beslenen umutlar da maalesef boşa çıkıyor.

ABD’nin Türkiye’ye yönelik olumsuz tutumunda bir değişiklik yok.

Türkiye’nin PKK’ya karşı yürüttüğü operasyonlara engel olmaya kalkıyorlar.

Kandil’den kovulan PKK’nın yuvalanmaya çalıştığı Sincar bölgesine yönelik operasyondan rahatsızlar.

“Haber vermediniz” lafının yalan olduğu ortaya çıkınca bu kez “geç haber verdiniz” demeye başladılar.

Bunu siz, “PKK’ya haber uçurmamıza fırsat vermediniz” şeklinde de anlayabilirsiniz.

Operasyon “müttefiklerine” zarar vermiş…

“Müttefik” kim?

PKK’nın öteki yüzü PYD/YPG…

Türkiye’nin müttefikliği ise hiçe sayılıyor…

Terör örgütü ile ittifak kurduklarını saklamaya bile gerek görmüyorlar artık…

Amaç “kantonları birleştirme” planı ile muhtemel bir Kürt devletinin altyapısını oluşturmak…

NATO’yu da almışlar arkalarına…

Neymiş, Türkiye “hukuka saygı göstermeliymiş”…

Hukukun neresinde teröre destek var?

Suçüstü yakalandılar…

***

Evet, suçüstü yakalandılar.

Sincar operasyonundan sonra ABD'li askerlerin bölgedeki incelemelerine ilişkin bir fotoğraf yansıdı basına.

Fotoğraf karesindekilerden biri ABD'nin DAEŞ'le Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk.

Yanında YPG'nin üçlü yürütme kurulu üyesi ve aynı zamanda basın sözcüsü olan Redur Halil...

Aynı karede Şahin Cilo kod adlı PKK’lı terörist Ferhat Abdi Şahin de objektiflere takılıveriyor.

Anadolu Ajansı muhabiri ABD Dışişleri Bakanlığı, Geçici Sözcüsü Mark Toner’e bu fotoğrafı soruyor.

Verilen cevap evlere şenlik.

Tam suçüstü yakalananlara yaraşır cinsten:

“Bahsettiğiniz fotoğrafları görmedim. Fakat üst düzey askerlerin PKK liderleriyle el sıkıştığı ya da görüştüğü yönündeki ifadedeki saygının ciddi şekilde sorgulanmasını isterim.”

Yani teröristle kol kola olmak mubah…

Teröriste kucak açmak meşru…

Terör örgütüne yardım ve yataklık yapmak serbest…

Amma ve lakin, terör yuvalarını bombalamak suç…

ABD’li askeri teröristle kol kola gösteren fotoğrafı sormak saygısızlık…

Geç mi haber verdiniz diyordunuz?

Bundan sonra haber de beklemeyin.

Çekilin teröristin yanından; kaza kurşunu yemeyin.