Referandum sonrası siyasi gelişme tahminleri

2017 anayasa referandumu ile kabul edilen yeni anayasa hükümleri siyasetin geleceğini çok köklü bir şekilde değiştirecektir. Ülkede, iktidar mücadelesi, iki ana siyasi akım arasında gerçekleşecektir. Sol ve sağ olarak isimlendirilen, iki ana siyasi akım arasındaki mücadele, tıpkı Amerika’daki cumhuriyetçiler ile demokratlar arasındaki mücadeleye benzeyecektir. Ülkede birçok siyasi parti olsa da, ana akımı temsil eden partilerin dışındaki parti liderleri iktidar mücadelesini kaybedeceklerini başta bilecekleri için aday dahi çıkarmayı düşünmeyeceklerdir. Bunun sonucunda taraftarları az olan partiler, kendilerine en yakın çoğunluk partilerin adaylarına destek vermekle yetinecekler. İktidara talip olamayan partiler, giderek heyecanlarını kaybederek, az sayıda destekçileri ile ideolojik partiler olarak varlıklarını devam ettirecekler, ancak birçok partide varlıklarını devam ettiremeyeceklerdir.

Cumhurbaşkanlığı sisteminde, kitle partilerin dışındaki partilerin iktidara gelme şansları olamayacağı için ideolojik tercihlerin önemi azalacak, bunun sonucunda parti liderlerinin kişisel niteliklerinin önemi seçim kazanmakta artacaktır. Daha çok insanı kucaklayan yaklaşımlara sahip liderler ön plana çıkacaktır. Birleştirici liderler kendi fikirlerine yakın siyasi grupların desteğini alacaktır.

Yukarıda anlattığım kriterlerin somut yansıması, AK Parti ile MHP, CHP ile HDP bundan sonraki süreçlerde birlikte hareket etmeye başlaması olacaktır. Yani AK Parti sağ seçmenleri birleştiren kitle partisi olacak, CHP de sol seçmenleri birleştiren kitle partisi olacaktır. Sağ seçmene sahip olan partiler, sol partiler ile birlikte hareket etmeyeceklerdir. Aksi halde tabanlarını kaybedeceklerdir. Zaten MHP yönetimi bu durumu gördükleri için kendi sağ tabanına yakın olan AK Parti ile hareket etmeye başlamış durumdadır. Bundan sonra ki süreçte MHP, CHP ile çatı aday gösterme yoluna girmeyecektir. MHP ileriki yıllarda, sağı birleştiren kitle partisi olmak için çalışma yürütecektir, ama asla sol partiler ile hareket eden bir sağ parti konumuna düşmeyecektir. Siyaseten ileri görüşlü olan MHP lideri, şimdiden yeni sistemin gereklerine göre hareket geliştirmeye ve iktidara gelmenin yollarını aramaya başlamış durumdadır.

CHP ise hala eski sisteme dönüş hayalleri ile hareket etmektedir. CHP, yeni sisteme ayak uydurmak için, 2019’dan sonra lider değişimine gidecektir. HDP’nin, teröre karşı bir duruş sergilemediği müddetçe, yeni sistemi için yer bulması mümkün değildir.

Yeni siyasi sistem bütün partilerin, siyaset yapma usullerini ve siyasi söylemlerini değiştirecektir. Değişikliğe direnen küçük gruplar ana gruplardan ayrılarak daha ideolojik söylemlerle siyasi faaliyet yapma yollarını deneyeceklerdir. Cumhurbaşkanı adayı olacak olan; Sağ siyasetçiler, sol tabandan ve sol siyasetçiler, sağ tabandan oy alabilmek için daha ılımlı söylemler geliştireceklerdir. Bunun sonucunda da siyasi kutuplaşma giderek azalacaktır. İnançlar ve değerler üzerinden siyaset yapmak yerine kalkındırma ve geliştirme politikaları üzerinden siyaset yapılacaktır.

Tabi yukarıda yazdıklarım sadece tahminlerden ibaret, gerçeği en iyi Allah bilir. Netice olarak daha güzel bir Türkiye için umutluyum…