Önemse!

İnançlarını önemse! İnanç tesadüf işi değil seçim işidir. İnancında özgürsün. Bu hayatta neye ve kime inanman gerektiğine kendin karar verirsin. İnancın ruhundur. Bedenini canlı tutar. Hayatına anlam katar. İnançlarında titiz ol. İnançsız eylem anlamsızlık çukuruna düşürür. Her iki dünyada da bedbaht eder. İnancın zayıfladıkça davranışlarının etkisi azalır. Sonunda hiçbir şeye hizmet etmez olurlar. Eylemlerinin devam etmesi için gereken enerjiyi ve gücü inancından alırsın. Sağlam bir inanç fırtınalı havalarda yarı yolda bırakmaz. Maddi kayıplara katlanma, tekrar deneme ve yola devam etme gücü verir. Haklı olduğuna dair sahip olduğun güçlü bir inanç seni hedefine ulaştırır.

Geleceğini önemse! Geçmişte veya şimdide takılıp kalma. Geleceğini planla. Hayatın geçmişten ve şimdiden ibaret değil. Önünde uzun yıllar var. Neyin seni ne zaman bulacağını bilemezsin. Hangi fırsat veya hangi imtihan kapıyı ne zaman çalacak bilinmez. Hazırlığını iyi yap. Artık umut kestiğin biri bile ansızın kapını çalabilir. Başarı ve mutluluğu şansa bırakma. En büyük şans iyi planlamadır. Planlarına emek ver. Gerçekçi ve denetlenebilen planların olsun. Sadece A planı değil iyi bir B planı yapmak da gereklidir. İnsanın elde ettiği başarılar B planının ne kadar sağlam olduğu ile alakalıdır derler.

Vicdanını önemse! Geleceğe dair bilimsel veriler ve akıl ışığında planlar yapmak mutlaka seni kalabalıklardan ayıracaktır. Yalnız, insan, hayatında her kararı ölçerek biçerek, neden ve sonuç analizi yaparak alamıyor. İnsan bazı yönleriyle tartıya gelmeyen bir varlık. Aklı fikri, bilimi, planı, projeyi aşan gizemli yönleri de var. Bu yüzden kafan karıştığında vicdanını dinle. Vicdan sana terazi olur, mihenk taşı olur. Doğru ve yanlışı ayırt etmeni sağlar. Vicdanın toplumun bilge ruhu ile bağlantındır. Kararlarında vicdanının sesini dikkate alırsan dünyadaki bütün vicdanların da desteğini hissedersin.

Ülkeni önemse! Almanya’da yaşayan bir Türk’e “Almanya ile İngiltere savaşsa Almanya adına gönül rahatlığı ile savaşa gider miydin” dedim. “Hayır” dedi. Bu tavrını doğru bulmadım. Bana göre nankörce olduğunu söyledim. Tüm hayatını bir ülkede inşa etmişsen ve barış zamanında o ülkenin eğitim, sağlık, güvenlik gibi bütün olumlu imkânlarından yararlanmışsan zor zamanda da o ülkeyi sahiplenmelisin. Ülkeni sahiplen. Nankörlük yapma. Ülkenin daha gelişmiş bir yer olması için elinden geleni yap. Başka bir ülkede ikinci sınıf vatandaş olacağına kendi ülkende birinci sınıf vatandaş ol.

Aileni önemse! Ailen çok yakınındadır. Bu yakınlıktaki birilerine karşı kendini savunman imkânsızdır. Bu yakınlıkta onlar da kendilerini sana karşı savunamazlar. Bu yüzden aile ile kavga edilmez. Ailenle iyi iletişim içinde olman bir zorunluluktur. Aklın ve vicdanın gereğidir. Aileni reddedemezsin. Aile içindeki sorunların çözülme zorunluluğu vardır. Aile içi kavgalar sonsuza kadar sürmez. Bu yüzden eninde sonunda iyi geçinmen gereken insanlarla ilişkinde baştan dikkatli ol. Unutma ki son yolculuğunda yanında ailen olur. Aile kök, gövde, dal, yaprak ve meyvedir. Hem geçmişin hem geleceğindir. Doğduğunda ve öldüğünde yanında olan insanlardır. Aile zaman ve mekân üstüdür.

Sağlığını önemse! Sağlığın yerinde değilse hayatta hangi amaçlara sahip olduğun önemli değildir. Hiçbir amacına ulaşacak enerjiyi bulmazsın. Ne elde ettiklerini elinde tutabilirsin ne de elinde kalanların tadını çıkarabilirsin. O yüzden yaşama sevinci sağlık ile yakından ilişkilidir. Sağlık mutluluk getirir. Sağlığın için dengeli beslenmeli, yeterli uyumalı ve hareketli bir yaşam tarzına sahip olmalısın. Sağlığın bozulma belirtileri gösterdiğinde tempoyu yavaşlat. Fazla yoğun olma. Sadeleş. Seni zorlayan işlerin kaynağını iyi analiz et. Stresten uzak dur. Sağlığını ne ile takas ettiğine dikkat et.

İşini önemse! İşini küçümseme. Her işin bir onuru vardır. O onuru zedeleme. İşine gereken ilgiyi göster. Ona odaklan. İşini kendin yap, onu başkasına yıkma. İşini büyük bir dikkat ve ciddiyetle yap. O işi yapan tek kişi sen değilsin. İşini yaparken ilham kaynağı ol. Baştan savma bir görüntü verme. İşini önemsemek şükretmenin işaretidir. İnsanlara faydalı olmanın en kestirme yoludur. Bir tane işin var. Muhtemelen ömür boyu da o işi yapacaksın. Albümü satmadığında özel hayatı ile gündeme gelmeye çalışan popçular gibi yapma. Ön plana çıkmanın en doğru şekli işini iyi yapmandır. İşini iyi yapmanla alçakgönüllülük, dürüstlük, yardımseverlik, empati ve cesaret arasında doğru bir orantı vardır.