MİZAH YAPIYORUM!

Demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğünü özümsemek ve içselleştirmek; küfretmeden ve medeniyet çizgisinin dışına çıkmadan düşünce ve ifade özgürlüğü hakkını, eleştiri özgürlüğünü kullanmak medeni, soylu ve modern insanların özelliğidir. Dalkavukların, soytarıların, şaklabanların ve sarhoşların, milletsiz ve değersizlerin değil!

Geçtiğimiz günlerde ikili tiplemelerle son 50 yıldır milletin karşısında tiyatro ve oyunculukla milleti güldüren ve milletin gönlüne giren bir zat ile yine uzun yıllar milletin karşısında tiyatro ve oyunculuk yapan, ayı ile gezen ve ayıya arkadaşlık eden bir oyuncu; kurdukları bir sirkte kendilerini izlemeye gelenleri güldürmeye ve eğlendirmeye çalışmışlar.

Ayı ile yatağa giren ve ayı ile gezen, milletin seçtiği iktidar mensubu prof. bir vekile soyismi üzerinden sorulan bir soru karşısında yavşakça bir eda ile beeee diye ses çıkartıyor. İzleyenler gülüyorlar. Yine ayı ile gezen, milletin seçtiği Başkan'a haddini bildiriyor. Ayı ile gezen, bence aynanın karşısına geçse ve kulaklarını da uzatarak ai ai diye ses çıkarsaydı izleyenleri daha çok güldürürdü.

Pınarlarından karasu akan yarımada, sirkte şunları söylüyor : Demokrasi eksikliğinden bahsederek, “böyle giderse iç karışıklık çıkabilir, Başkan’ı kastederek, bu adamı ipe götürürler, ayaklarından asarlar, mahzende zehirleyerek öldürebilirler. Bu ülkede kim Rusya'ya yaklaştıysa darbeyle indirildi. Bugün bu adam da Rusya'ya yaklaşmaya çalışıyor. Dün Menderes'in, Demirel'in başına gelenler, bugün artık kimlerin darısı başına kim bilir!”

Bütün bu olanlardan sonra kim bilir, yarımada ipe götürülebilir, ayaklarından asılabilir, mahzende zehirlenerek öldürülebilir, kafatası yalı kazıklarına çakılabilir, ayı ve ayıyla gezen ile birlikte olduğu için vatanından ve namusundan olabilir, taş düşebülü, ayı çıkabülü…….

Cumhuriyet, kuralları belirlenmiş sistematik çerçevesinde Cumhurun dediğinin olmasıdır. Milli iradenin öncelenmesidir. Demokrasi halkın kendi kendisini yönetmesidir. Demokrasi bir anlamda da çoğulculuk, katılımcılık ve çok sesliliktir. Son dönemde etnik ve mezhepsel bakımdan farklılıkların haklarının iadesi, kılık kıyafet özgürlüğü ihlalinin mağdurlarının ve tüm farklılıkların merkeze ve sisteme taşınması, öz benlikleriyle kendilerini ifade etmeleri demokrasi çıtasının yükseldiğinin en önemli göstergesidir. Çoğulculuk, katılımcılık ve çok seslilik sağlanmıştır. Demokrasilerde herkesin eleştiri hakkı, düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanma hakkı vardır ve bakidir. Valiliklerden alınan izinle herkesin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, demokratik protestosunu gösterme özgürlüğü vardır. Hukuk dahilinde ve demokratik teamüller çerçevesinde.

Eleştiri hürriyeti küfür ve hakaret etmeyi, iç savaş ve darbe çığırtkanlığı yapmayı GEREKTİRMEZ!

Hukuk dahilinde, demokratik teamüller çerçevesinde toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme ile demokratik protesto gerçekleştirme hakkı ve özgürlüğü; terörizmi, vandalizmi, şehirleri yakıp yıkmayı, cam çerçeve indirmeyi, kamu ve özel mallara zarar vermeyi, mülkiyet hakkını ihlal etmeyi, yağma ve hırsızlığı, barbarlığı ve vahşiliği, şımarmayı ve azmayı, gericiliği ve yobazlığı GEREKTİRMEZ!

Darbe çığırtkanlığı yapan bu dalkavuklar, aynı zamanda “Egemenlik kayıtsız ve şartsız Milletindir” diyen Devletin ve Cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e de ağız dolusu galiz küfür ve hakaret etmektedirler.

Bu şarlatanlar; halkı kin, nefret ve intikam duygularıyla düşmanlığa sevk eden millet ve demokrasi düşmanı barbarlardır….

İlahi kurallarda, törede, hukukta, Cumhuriyet ve demokraside, insan haklarında, bütün insani değerlerde MEDENİCE, EFENDİCE, AKILLICA söz söyleme ve eylem yapma vardır.

Aksine asla izin verilmez.

Darısı şaklabanların, soytarıların, dalkavukların, gerici ve yobazların başına!