Terör denildiğinde akla gelen ilk olgu korkudur.

Terör denildiğinde akla gelen ilk olgu korkudur. Küresel para güçleri yani dünya ekonomisinde paylarını korumak veya paylarını artırmak isteyen bu güçler terör faktörünü kullanırlar. Terör örgütleri bu faktörlerle dış politikada da büyük bir araç olmuştur.


Terör faktörü küresel güçlerin hem siyasi hem de ekonomik olarak bir ülkeyi zayıflatmak için kullandığı büyük kozlardandır. Terör örgütlerini ilk etapta kurarlar. Geliştirip güçlendirdikten sonrada istedikleri bölgelere ve ülkelere yerleştirerek faaliyete geçirirler. Bunları yaparak bölgede istedikleri gibi planlarını yürütürler. Bölgede güçlü ve rakip gördükleri güçleri de bu faktör ile büyümesi ve kalkınmasını engellerler.

Ülkemizin bulunduğu coğrafyaya ve doğal zenginliklerine baktığımızda; terör örgütlerine neden açık hedef olduğunu gayet açıkça anlayabiliriz. Ortadoğu’daki yaşanan son olaylar ile de ülkemizin bu bölgedeki rolünü zayıflatmak isteyen bir takım güçler terör belasını ülkemize karşı açık açık kullandıkları bir elzemdir. Ülkemizin bölgesel ve coğrafi konumundan dolayı güçlü ekonomisi ve kalkınmasını istememektedirle r.

Küresel sistemin değil; kendi sistemini kurmak istendiğinde ise PKK terör örgütü ve diğer örgütleriyle Türkiye’ye balans ayarı vermeye çalışmaktadırlar . Küresel güçler Ortadoğu da kalkınmış güçlü ekonomisi olan bir Türkiye’yi sistemlerine karşı olarak görüyorlar. Çünkü Ortadoğu da güçlü bir Türkiye küresel güçlerin Ortadoğu da her alanda pazarlarına rakiptir. Ortadoğu’daki Pazar hariç orta Asya pazarında da büyük güç sahibi olacak ülkemizin; dünya konjektöründe sayılı güçler arasında yer alacağı bu durumun ise küresel güçleri her zaman düşündürmektedir . Bunun için de ülkemizin üzerinde her alanda sinsice planlar yaparak zayıflatmak istemektedirler.

İlkyazımda da belirttim gibi küresel güçler Ortadoğu da ekonomisi güçlü Türkiye yerine kendisinin sözünü dinleyecek küresel sistemin oyuncusu olabilecek ülke istemektedirler. Şuanda küresel güçlerin Ortadoğu da istedikleri oyuncu ise İran’dır. İran bölgedeki gücü Türkiye’den almak için küresel güçlerle beraber her türlü yola başvurmaktadırla r. Özellikle terör örgütüne verilen destek ile Türkiye’yi zayıflatıp bölgedeki ekonomik ve siyasi üstünlüğü eline geçirmek istemektedir. Bunun içinde yıllarca ülkemizin başına bela olan PKK ve Suriye bölgesinde PKK’nın yan kolu olan PYD terör örgütüne destek vererek eylemlerini başarmaya çalışmaktadırlar .

Dünyanın gözünün üzerine dikildiği ve savaşın kazanının bölgedeki gücün büyük bölümüne sahip olacak Suriye meselesinde ülkemizi saf dışı bırakarak bölgede büyük bir küresel planla beraber İran üstünlüğü kurmaya çalışmaktadırlar . Bu aşamadan sonra ülkemizi bölme, parçalama zayıflatma hamleleriyle bu coğrafyadan silmek istemektedirler. Bu hedefleri gerçekleştirmek için kullanılan PKK terör örgütüne yapılan büyük darbe ve geçtiğimiz günlerde PYD terör örgütüne yapılan obüs atışları; Türkiye’nin küresel çetelere ve İran’a verdiği en büyük mesajdır. Bu mesajla ‘’Ortadoğu da yapmak istediğiniz planı gerçekleştiremey eceksiniz ‘’demiştir. Buna karşılık ise misilleme olarak Ankara’daki bombalı eylem gerçekleştiriler ek; ülkemize balans ayarı verilmeye çalışılmaktadır. Ülkede kaos ortamı varmış gibi hem ekonomik yatırımları kaçırmak hem de ülkenin sağlıklı düşünmesini engelleyerek istedikleri sistemi Ortadoğu’ya uygulamaktır.

Küresel güçlerin bu oyununda Ankara’da yaralanan vatandaşlarımıza acil şifa dilerim. Şehitlerimizin de mekânları cennet olsun. Bu büyük oyunda ülkemizin ve milletimizin varlığı için tüm vatandaşlarımızı bir olmaya diri olamaya bu oyunu batılı zalimlerin başarmasına izin vermeyelim.