Kaliteli Öğretmen

Bir Öğretmenler Günü’nü daha geride bırakıyoruz. Öğretmenin önemini tartışan kişilerin sayısı giderek azalıyor. Artık herkes teoride de olsa öğretmenin hakkını veriyor.

Kanaatimce öğretmen dışındaki her şeyin eğitime etkisi ne ise öğretmenin tek başınaetkisi en az o kadardır. Kaliteli eğitim eşittir kaliteli öğretmen ve diğer faktörler. Peki eğitim kurumlarımızdaki öğretmenlerin kalitesini nasıl arttırabiliriz?En önemlisi de bu kalitenin kalıcılı hale gelmesi için ne yapabiliriz?

Öncelikle öğretmenleri özgür bırakmalıyız. Onlara uzmanlık alanları ile ilgili tüm kararları alma yetkisi verilmelidir. Kimse öğretmenlere işlerini öğretmeye kalkmamalıdır. Öğretmen ödev verip vermeyeceğini de verdiği ödevin az ya da çok olması gerektiğini de bilir. Ancak özgür öğretmen kaliteli işler çıkarabilir.Kendisini tekrarlamaz ve yaratıcılığını geliştirebilir. Öğrencilerin ilgi ve dikkatini konuya çekebilir.

Öğretmenin özgürlüğü tabi ki sonsuz değildir. Dünyanın çoğu yerinde öğretmenler denetleniyor. Performansları belirleniyor. Performansı düşük olanlar belli eğitimlerden geçiyor. Tekrar mesleklerine dönüyorlar. Bizim öğretmenlerimiz de mutlaka denetlenmeli. Performansları açığa çıkarılmalı. Fakat öğretmenlerin performansı öğrenci, veli veya okul yöneticileritarafından değil hembranşında hem de ölçme ve değerlendirme konusunda uzman kişilerce ölçülmelidir. Öğrenci, veli ve idarecilerden ise fikir alınmalıdır.

Saygı duyulankişilersaygın işler yapar. Öğretmenlerimiz “Hiçbir şey olamazsan bari öğretmen ol!” mantığının geçerli olduğu bir ortamda kendilerini gösteremezler. Bir meslek seçilirken o mesleğin saygınlığı ve geliriher zaman hesaba katılır. Öğretmenlik, doktorluk, mühendislik ve avukatlık gibi en çok seçilen mesleklerin içinde statüsü en düşük görülen maalesef öğretmenliktir. Bu durumun nedeni düşük maaş ve düşük imajdır. Öğretmenlerin maaşları arttırılmalı doktor maaşlarıyla eşitlenmelidir. En zeki öğrencilerin eğitim fakültesine yönlendirilmelerinde bir sakınca görülmemelidir.

Eğitim ortamlarında ancak desteklenen öğretmen kaliteli işler çıkarabilir. Okul idaresi, veliler, öğrenciler,belediyeler ve sivil toplum örgütleri işin içinde olmalı. Öğretmen yalnız bırakılmamalıdır. Sınıfın kapısını kapatıp öğrencilerle mucizeler yaratması beklenmemelidir.Maddi ve manevi eksikleri tamamlanmalıdır. Yaptıkları çalışmalar görülmeli, sundukları projeler hayata geçirilmeli. Bu destekler sayesinde eğitimle ilgili projeler devam edebilir. Ve bunlara yenileri eklenebilir.

Güvenilen öğretmen kaliteli öğretmendir. “Eti senin kemiği benim”anlayışına geri dönelim demiyorum.Yukarıda öğretmeni denetlemek gerektiğini de söyledim. Fakat aşırı denetim kalite getirmez. Eğitimi “müfettiş gelecek evrakları hazırlayalım, imzalar tam olsun” modunda bırakır. Öğretmene duyulan gerçek güven ise onun en başta kendisini değerli hissetmesini sağlar. Değerli hissettiğinde ise doğal olarak değerli işler yapar.