Her mevsimin kendine has özelliği ve güzelliği vardır. Her insanın bir mevsime has yanı da vardır. Kendinizi herhangi bir mevsim ile anlatmak isteseniz, dört mevsim den biri mutlaka sizin ruh dünyanızla örtüşür...

Her mevsimin kendine has özelliği ve güzelliği vardır. Her insanın bir mevsime has yanı da vardır. Kendinizi herhangi bir mevsim ile anlatmak isteseniz, dört mevsim den biri mutlaka sizin ruh dünyanızla örtüşür. Bu kimine göre ilkbahar, kimine göre yaz, kimine göre sonbahar olur, kış olur.

Benim favorim sonbahar!

Mevsimlerin alasıdır sonbahar.

Hazan ve hüzün mevsimidir sonbahar.

Bedenini dinginleştirir insanın, fikirlerini depreştirir sonbahar... İlkbaharın seveni çoktur haliyle ..

Yazın da öyle!

'Yaz gelse de iliklerimiz ısınsa' diyeni duyarsınız da...

'Kış gelse de üşüsek' diyene pek rastlamazsınız.

Şiirlerde, şarkılarda, türkülerde 'yazımı kışa cevirdin' cümlesine sık rastlarsınız.

Bu ve benzeri cümleler yazla kışın rollerini belirler.

Edebiyatta en çok ilk ve sonbahar işlenir.

Kimi coşkusunu kimi hüznünü anlatır mevsimlerle.

Kışa pek ilişen olmaz.

Oysa bizim çocukluğumuzda kar-kış tam manası ile festivaldi. Köyün üst başından alt başına kadar açtığımız kızak yolu, saatlerce kaydığımız günlerdi...

Akşamdan ıslatılırdı kızak yolu.

Sabah jilet gibi olurdu.

Buz pistine dönerdi sokaklar yollar.

Kara lastikleri giyer, bembeyaz yün çoraplarını geçirirdik ayaklarımıza. Sağlam basardık yere.

Şimdiki gibi ayağımızın ne zaman kayacağı belirsiz değildi.

Üstümüz başımız ıslanır gürgen ve pelit odunlarıyla gürül gürül yanan sobanın kenarında kuruturduk.

Ellerimiz, kulaklarımız, yanaklarımız mosmor olurdu.

Evlerin bahçelerinde, harman yerinde yapılan büyük, dev gibi kardan adamlar nisan ayının sonuna kadar beklerdi.

Şimdiki çocuklar 25-30 yıl önceki çocukların halini görselerdi acırlar mıydı imrenirler miydi?

Bilemiyorum!

Sabah saatlerinde ekmek almaya göndermeye kıyamadığımız çocuklarımız; Bizleri aynı yaşta zifiri karanlıkta tarlada kırılan tütünleri sepete dizerken görseler, güneşin tam tepede olduğu saatte kara patoza sap yetiştirirken veya saman çiğnerken görseler, gece yarılarında bahçe sularken, ilkindi sıcağında orakla yulaf biçerken görseler...

Ne hissederlerdi?

Evet her mevsimin ayrı bir güzelliği ayrı bir anlamı var demiştik. Her insanın da favori mevsimi var demiştik.

İnsan ömrü gibi sonbahar. Yapraklar, yeşilden-sarıya, sarıdan-kırmızıya, kırmızıdan-kahverengine döndüğü, toprağa karıştığı...

Bir ömür gibi, ömrü anlatır.

Ayrıca bütün mevsimlerin ibret ve ders veren bir yanı vardır.

Aynı zamanda her illetin bir ibret içeren yanı olduğu gibi...

'Korana korkana gelir' sözünü benimsemiş önceki yazılarımda da zikretmiştim. Tedbirlere azami derecede uymamıza rağmen bize de uğradı.

Ruhumuzun sızısına bedenimizin sızısı da eklendi.

Siz siz olun!

Kalın sağlıcakla...