Evet, alkışlıyorum ve üstelik tüm kalbimle alkışlıyorum, tüm yüreğimle alkışlıyorum ve sadece alkışlamakla kalmıyor büyük saygı da duruyorum. İnançlı, istikrarlı ve kararlı duruşundan, vakarla ve inatla ‘’ bu harekât olacak ‘’ demesini ve devreye sokmasını alkışlıyorum.

Evet, alkışlıyorum ve üstelik tüm kalbimle alkışlıyorum, tüm yüreğimle alkışlıyorum ve sadece alkışlamakla kalmıyor büyük saygı da duruyorum. İnançlı, istikrarlı ve kararlı duruşundan, vakarla ve inatla '' bu harekat olacak '' demesini ve devreye sokmasını alkışlıyorum.

Fazla değil, daha doksanların ortalarında askerlik yaptığım süreçte, önümüze konulan yiyecekleri anımsıyor ve bugün sınırımızın binlerce km uzağında ki askerine çağın bütün imkan ve olanaklarını serdeden iktidarı alkışlıyorum. Askerine her türlü lojistik desteği ve üstelik aksamadan ve eksiksiz tedarik eden ve edebilen iktidarı alkışlıyorum.

Ben, bütün bunları söyler ve yazarken '' efendim ABD ile anlaşma yapıldı '' diye kendisince bir sav ortaya koyanların varlığını da biliyorum. Doksanların sonuna kadar Irak ve Suriye de kafalarına göre cirit atan ve istedikleri an envai tür terörize eylem yapanlara sesimizin çıkmadığı/ çıkamadığı günleri unuttuk mu?

Ve yine, ABD ile anlaşıldı diyenlere, keşke bunca zamana kadar verdiğimiz onca şehitler yerine daha evvel ki iktidarlar da ABD ile anlaşarak oraları yıllar evvel tarumar etselerdi diye bir dilek ve temenniye, hayır diyecek kaç kişi varsınız diye sormak istiyorum.

Elma ile armudu aynı çuvala koyma, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyememe hastalığımızı bir türlü tedavi edemeyecek miyiz? Elbette iktidarın hatalarını dile getirecek ve adab-ı muaşeret içerisinde eleştireceğiz. Ama aynı zaman da, doğrusunun da hakkını teslim etmek, gerek İslami ve gerekse insani bir vazife değil midir?

Salt muhalif olmak adına muhalefet marazi bir durum değil de nedir?

Bugün için yüz binlerce askerin her türlü ihtiyacını anında ve eksiksiz ve üstelik çağın tüm teknolojik gereksinimleri ile birlikte takviye ediyor olmak, aynı ülkenin vatandaşı için onur verici değil midir? Koyalım ellerimizi vicdanlarımıza ve yirmi yıl evveline giderek, Türkiye'nin, Suriye ve Irak topraklarına harekat düzenleyeceğini birileri söylemiş olsaydı, deli diye kovmayacak kaç kişiydik? Sorusuna cevabımızın ne olacağını hepimiz bilmiyor muyuz?

İktidar ve ordunun senkronize çalışması ve yine her iki kurumumuzun inançlı, kararlı ve istikrarlı tavırlarının bizlere ve geleceğimize ne büyük bir imkan olduğunun idrakine varıp hakkı teslim etmeyecek miyiz?

Bütün dünyanın karşı olmasına, her türlü dezenformasyon çalışmalarına, her türlü engellemeleri ve ambargolarına bir de bu milletin ferdi olarak bizler de çanak mı tutacağız?

Ordumuzun kullandığı silahların ve mühimmatların kahir ekseriyetinin yerli olmasını ve bu harekatın bu denli kısa sürede büyük başarılar elde etmiş olmasına gözlerimiz ve kulaklarımızı kapatarak, maymunsu bir tavır mı takınacağız?

Hiç kimseler benden böylesi merhametsiz, izansız ve insafsız bir tavır takınmayı ve bu hakkı inkar ederek ödeyemeyeceğim bir vebalin altına girmemi beklemesin. Bu ülke ve bu millet ve onların geleceği için atılmış her adımın hakkını vermemek şöyle dursun, böylesi devasa bir harekatın hakkını yemek bir Müslüman işi, tavrı ve tutumu olamaz ve olmamalıdır da.

Unutmamalıyız ki!

Bir gayya kuyusunun tam orta yerinde olmanın yanı sıra, dünyanın deve dişi cinsinden ülkeler ile karşı karşıyayız. Hepsinin bu coğrafyadan yana kendilerince bir çıkar hesapları var ve elbette bu çıkarları doğrultusunda hareket etmektedirler. Hepsine ve aynı anda savaş açmak, hamasi konuşarak aklı ve diplomasiye terk ederek cephe genişletmek akıl ve mantıkla izah edilir bir yaklaşım değildir.

İster kabul edelim ve ister etmeyelim gerek ABD ve gerek Rusya iki hegemon devlet ve dolayısıyla iki kelimeyle ve iki mermi ile bertaraf edeceğiniz şeyler değiller. Dolayısıyla duygusal yaklaşımlar ve ayakları yere basmayan hezeyanlar ile olaya yaklaşmak, kurtarılabilir olanlarında kaybına zemin hazırlayacaktır.

Irak ve Suriye topraklarına ve içlerine kadar girecek ve üstelik her yönü ile bu denli başarılı bir harekat düzenleyen iktidar ve ordumuzu saygıyla selamlıyorum.