Idolatry...

İDOLATRY, puta tapmak, putperestlik kısaca... Bir nevi paganizm... Fakat nüansı var... Paganismde doğrudan puta tapılırken, idolatry; bir idol üzerinden putperestliğe yöneliş...

Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) “Atatürk” (1946) adlı eserinde “Bizim gençlik yıllarımız bir millî kahramana hasretle geçti.. Biz şimdi ellisine varanlar, ellisinden ötedekiler, gözlerimizi bozgun havası içinde açtık” der.

Bu hissiyat uzun süre, hasseten şeflik dönemi Cumhuriyet edebiyatının; İstiklâl Savaşı, Cumhuriyet devrimleriyle ilgili her her işin olmazsa olmazı...

Mahalle baskısı düzeyinin üzerinde bir korkuyla, Atatürk’e karşı tutkulu bir hissiyatı ifade mecburiyeti...

Bu aşırılık, yalnızca militarist veya dikta rejimlerinde görülebilen ifrat düzeydeki lider yüceltmesi, başka bir deyişle «idotary» halidir...

***

Atatürk’ün artık bir beşer gibi algılanmaya, ve daha fazla insan tarafından samimiyetle sevilmeye, Moiz Kohen Kemalizminin çaptan düşmeye başladığı Demokrat Parti yılarında, Türkiye üzerine planlar yapan iki (hattâ üç) kimlikli gizli çehreler bir yandan DP’yi tasfiye etmenin askerî zeminini hazırlarken, öte yandan düşük profilli yazarları, “güdük ve güdümlü bir edebiyat”la idolatry ateşini diri tutmaya çabalamaktaydılar...

“Bugün, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi kitapları dâhil herhangi bir kaynakta ismine rastlayamadığımız, ancak 1949 tarihli «Atamızı Asacaklardı» kitabı yayımlandığında (muhtemelen Samsun) Emniyet Müdürü olduğunu öğrendiğimiz Cemal Albayrak da Kemalist kanona (senfoniye) katkı sağlamış bir askerdi...” (Şener Şükrü YİĞİTLER, Türk Romanlarında Mustafa Kemal ve Kemalizm)

Yazarın bir idolatry örneği olarak ele aldığı konu her yönüyle dikkat çekici.

Yazar, sosyal medyada sıkça yer bulan ve M. Kemal’in karlar üzerinde yattığı fotoğraftan da bahseder:

......son yıllarda tümüyle “kurgulanmış bir poz” olduğu ortaya çıkan Mustafa Kemal’in karlar üstünde yattığı fotoğrafı var. Kurtuluş Savaşı’nın dış düşmanlarını bir yana bırakarak merceğini “iç düşmanlar”a çeviren Cemal Albayrak’ın büyük oranda propaganda, provokasyon ve ajitasyona dayalı anlatım ve içeriğine...” (Ş.Ş.Y.)

Niyet belliydi... Idolatry; resmî ideolojinin ekseni yapılacak, Atatürk putlaştırılıp her halt Atatürkçülük adına (çaktırmadan) yapılacaktı...

***

“yobaz çapulcular”dan (a.g.e., s.78), “vatan hainleri”nden (a.g.e., s.93), “halkın cahilliği”nden (a.g.e., s.110), söz edilir kitap boyunca. (......) Cemal Bey’in de içinde olduğu Pontus çeteleriyle girişilen mücadele sonucunda yenildiklerini anlayan Rumların “Zito Mustafa Kemal… Zito Türkiye…” diye bağırdıklarını kaydetmekle yetinelim...” (Ş.Ş.Y.)

Zito, Yunanca “yaşa” demek... İzmir’in işgalinde Müslümanlara süngü zoruyla “Zito Venizelos” dedirtmeye kalkmış, direnenleri öldürmüşlerdi.

Yunan denize döküldüğündeyse, İzmir’li Rumlar büyük bir yüzsüzükle “Zito Mustafa Kemal… Zito Türkiye…” tezahüratına başlamışlardı bile...

Dikkat!. Pontus üyesi, M. Kemal hayranı (!) Cemal Albayrak bir asker ve dahi, Emniyet Müdürüdür!.

Yalakalar bu yüzden hep ilgimi çekmiştir...

#HARBİDEN: İdolatry dünün, bugünün ve geleceğin yıkıcı sorunu... Muhterem cumhurbaşkanına “GÜNCELLEŞTİRME” vahim hatasını da Allah’tan gafil, kuldan utanmayan idolatry yaptırdı... 13.03.2018