HEZEYAN FAS’TA
Türkiye’de 15 Temmuz 2016’da FETÖ tarafından yapılan menfur darbe teşebbüsünde “fark edilebilen” dinlerarası diyalog hezeyanı Fas’ta icra edildi.
Geçtiğimiz aylarda (Mart 2019) Fas’ta dinlerarası diyalog tiyatrosu tekrar sahneye sürüldü.
Fas’ta müzik eşliğinde ve kadın-erkek karışık olarak yapılan Ezan-ı Muhammedi’nin istismar edildiği tören, tarih boyunca Ehl-i sünnet anlayışının kalesi olan milletimizin sahih inancımıza sahip çıkması gerektiğini bir kere daha göstermiştir.
Dinlerarası diyalog “hezeyanı” Fas’ta İmam Hatip Enstitüsünde icra edilmiş.
Fas’ta Ezan-ı Muhammedî sadece müzik eşliğinde istismar edilmedi ayrıca kilise müziğinde bu istismar katmerleşti.
Ezanı okuyan imam kılığında biriydi.
Salonda dev bir orkestra vardı.
Salon, tekrar hatırlatalım, İmam-hatip binası. (Bazı kaynaklarda İmam ve Mürşitler enstitüsü deniliyor).
İmam kılığındaki Faslı kişi orkestranın bulunduğu salona müzik eşliğinde ezan okuyarak giriyor.
Ezan yarıda kesiliyor ve açık bayanların (kapalı olsa ne fark eder ki) okuduğu kilise ilahisi başlıyor.
Bir ara Yahudi ilahisine yer veriliyor.
Fas’ta yapılan bu dinlerarası diyalog hezeyanı, Papa ile Fas kralının bulunduğu bir ortamda icra edildi.
İmam-hatip okulunda gerçekleşen dinlerarası diyalog hezeyanın sonuna doğru imam kılıklı kişi kilise ilahisi okuyan açık bayanla el-ele tutuşuyor.
Ortada imam kılıklı kişi iki tarafında kilise ilahisi okuyan iki açık bayan (dedik ya kapalı olsa ne fark eder?)
Papa ve Fas kralı başta olmak üzere salondaki orkestra tarafından alkışlar, alkışlar, alkışlar.
Fas ki, camileri var fakat bomboş.
Fas ki, “kamusal” alanda namaz kılmak yasak. “Kamusal” lafını çıkaranların hatırlayın.
Temenni ederiz ki, Fas kralı ne yaptığının farkında olsun.
Hatırlatmak isteriz ki, Ezan-ı Muhammedî İslam’ın müşterek sesidir.
Hiç kimse ve hiçbir merci Ezan-ı Muhammedi’yi tahrip, tağyir ve istismar edemez/etmemelidir.
Yine temenni ederiz ki, Türkiye’de bazılarının 15 Temmuz 2016 menfur darbe teşebbüsüne kadar “fark edemediği” FETÖ tipi yapılanmaya kardeş ülke Fas maruz kalmaz.
Herkes inancını seçmekte hürdür. Ama hiç kimsenin ve hiçbir merciin İslam’ı dejenere etmeye hakkı yoktur ve olamaz.
