Bu yazımda bahsedeceğim Hazret Halveti yolunun ulularından, ilim deryası ve klasik sanatlarda da mahareti olan Cemaleddin İshak Karamani Hazretleridir. Hazretin yerinin keşfi/gündeme gelmesi Araştırmacı İbrahim Yerlikaya’dan zuhuratla oldu.

Bu yazımda bahsedeceğim Hazret Halveti yolunun ulularından, ilim deryası ve klasik sanatlarda da mahareti olan Cemaleddin İshak Karamani Hazretleridir. Hazretin yerinin keşfi/gündeme gelmesi Araştırmacı İbrahim Yerlikaya'dan zuhuratla oldu. Türkiye'de yerini bilen abartısız 10 kişi ya vardır ya yoktur. Sütlüce'de medfun olan bu evliyaullahı tanıyalım.

Osmanlılar'ın ilk devrinde yetişen alimlerden Cemaleddin Aksarayî'ye nisbetle Cemalî veya Cemalîzadeler diye bilinen aileye mensup olup Cemal Halîfe diye şöhret bulmuştur. Şeyh Hamdullah'tan hat meşkeden ve Yakūt el-Müsta'sımî üslûbu nesihte usta hattatlar arasına giren Hz. Cemaleddin İshak hat derslerini Amasya'da almış. Hac dönüşü o sırada İstanbul kadısı olan hocası Muslihuddin Kastallanî ile aralarında geçen bir olay onun tasavvuf yoluna girmesine sebep oldu.
Karamanî hazretleri, bu olaydan sonra Konya'ya giderek Halvetiyye tarikatının ikinci pîri Yahya-yı Şirvanî'nin ileri gelen halifesi Hz. Habib Karamanî'ye intisap etti. Habib Karamanî'nin yanında seyrüsülûkünü tamamlayıp uzun süre Karaman bölgesinde irşad faaliyetini sürdüren Cemaleddin İshak Efendi, İstanbul'a gittiğinde daha sonra sadrazamlığa kadar yükselen akrabası Vezir Pîrî Mehmed Paşa'nın Zeyrek'te kendisi adına yaptırdığı tekkeye yerleşti. Kaynaklarda adı Cemalî Halîfe Tekkesi ya da Pîrî Paşa Zaviyesi şeklinde geçtiği gibi Kara Pîrî Paşa Camii veya Soğukkuyu Camii şeklinde de geçen bu tekkeye ait vakfiyenin 923 (1517) tarihini taşıması (Küçükdağ, Vezîr-i Âzam Pîrî Mehmed Paşa, s. 134), binanın 1517'de tamamlanmış durumda olduğunu göstermesi yanında şeyhin İstanbul'a gidiş tarihi hakkında da fikir vermektedir. Pîrî Mehmed Paşa, bu tekkeden başka İstanbul'da şeyh adına Fındıkzade ve Sütlüce'de iki tekke daha yaptırmıştır. İnşa tarihi tesbit edilemeyen Sütlüce'deki tekke ise Şeyh İshak Cemaleddin Karamanî Tekkesi şeklinde kaydedilmiştir.

Halvetiyye'nin Habib Karamanî vasıtasıyla Anadolu'nun çeşitli bölgelerine yayılmış olan bir kolunu İstanbul'a getiren Cemaleddin İshak Karamanî, 'mate zübdetü'l-evliya' cümlesinin tarih düşürüldüğü 933'te (1527) İstanbul'da vefat etmiş ve Sütlüce'deki tekkesinin yakınına defnedilmiştir. Kabri 1922'de Koruklu Tekkesi'nin hazîresine nakledilmiştir. Cemaleddin İshak'tan sonra Sütlüce'deki tekkede yerine Şeyh İcadî diye tanınan halifesi Hayreddin Hızır Amasî geçmiş, Fatih'teki tekkede de oğlu Mehmed Emin Efendi postnişin olmuştur. Zeyrek'teki tekke ise şeyhin ölümünün ardından medreseye çevrilmiştir. Cemaleddin İshak'ın halifelerinden Ezelîzade Abdurrahman Efendi Konya'da Sahib Ata Zaviyesi'nde, Abdülkerim Efendi Tire'de, Hayreddin Hızır Amasî ise bir müddet Sütlüce'deki tekkede kaldıktan sonra Amasya'da faaliyetini sürdürmüştür. Kabri Sütlüce'deki tekkenin hazîresinde bulunan meşhur hattat Ahmed Şemseddin Karahisarî ile ulemadan Karamanlı Ahmed Esam da Şeyh Cemaleddin İshak'ın halifelerindendir.

Türbesi Haliç Kongre Merkezi karşısındaki Mahmud Ağa Camiinin yanındadır.