Son zamanlarda Ortadoğu iyice hareketlenmiş ve Türkiye bu satranç tahtasında farklı bir konuma gelmiştir. Kaos düzeninin mimarları Ortadoğu’daki hedeflerine bir an önce ulaşmak için stratejilerini iyi kurarak hızlandırmaya başlamıştır. Tam da bu noktada bölgede İran hâkimiyeti git gide artarken, yıllardır Türkiye’yi yakın takibe alan ve bölgede Türkiye’nin liderliğini kendi çıkarlarına ters gören İran, hedeflerini gerçekleştirirken Türkiye’deki bazı piyonları ve adamları ile de Türkiye sınırları içinde psikolojik olarak yıpratma ve sindirme politikasını çok iyi yönetiyor ve yapıyor. İran istihbaratı Savama Türkiye’de çok titiz ve uzun vadeli çalışma yapmaktadır. Birçok İstihbarat birimine göre farklı yöntemler geliştirmişlerdir. Destekledikleri kişileri baştan beri destekleyerek zirveye çıkartana kadar uğraşır ve zirveye çıkan adamlarını da istediği gibi kullanmaya ve yönlendirmeye başlar. Ortadoğu’da İran kendi Hilalini oluşturmaya devam ederken, Vatikan ve İran’ın el altından görüşmeleri de (Tıpkı İsrail ile olduğu gibi) hız kesmeden devam etmektedir. Zaten İran-Vatikan ilişkileri birçok kişi tarafından kabul görünmek istenmese de vaziyet bu! Vatikan ile İran’ın diplomatik ilişkileri bir hayli yoğundur…
Özellikle baktığımız zaman İran’ın bölgede hamlelerini masada bu kadar rahat yapması ve satranç tahtasında çok rahat olmasının en önemli nedenlerinden biri sahada çok etkin ve güzel çalışmalar yapan ‘’İran’ın Ortadoğu’daki Kılıcı’’ General Kasım Süleymani’dir. General Kasım Süleymani İran’ın bölgedeki en önemli adamlarındandır. Dünya IŞİD ile mücadeleye odaklanmışken, bölgede İran'ın etkisi artıyor. Afganistan'dan Irak'a, Suriye'den Lübnan'a kadar hissedilen bu etkinin arkasında ise İran-Irak savaşından bu yana ülkesinin bölge politikalarını belirleyen Kâsım Süleymani var. Tam manası ile bir saha adamı olan Süleymani bölgede Psikolojik savaşı ve gerilla taktiği ile önemli başarılar elde ediyor. ”Irak’taki ABD işgal güçlerinin komutanı General David Petraeus, 2008 baharında, bir toplantı esnasında Irak eski Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin uzattığı cep telefonundaki tuhaf mesajı okuduğunda fazla şaşırmadı. Çünkü mesajın sahibini gayet iyi tanıyordu: İlkokul mezunu eski bir inşaat işçisi olan ve Irak’ta kendilerine yıllardır kök söktüren Kudüs Gücü’nün başındaki Kasım Süleymani! Mesajın sahibi, gerçekte var olmayan bir yetkiyi kendisine atfediyor değildi. Kudüs Gücü, 1979’daki İran devriminden sonra devrimi İran dışına ihraç etmek amacıyla kurulan Devrim Muhafızları’nın bünyesindeki en seçkin birimdi.
Kasım Süleymani için çok şey yazıldı çizildi. Özellikle son dönemde epey ön plana çıktı. Oysa geçmişte zaten bölgede tanınan ve önem gösterilen biriydi. En etkili olduğu gerilimlerde bile Süleymani’nin varlığını açıktan gözlemlemek zordu… The Guardian’a konuşan kıdemli bir Amerikalı yetkili, Süleymani’yi tanımlarken “Acımasızlığı ve etkisi herkesi dehşete düşürür. O hem her yerdedir hem hiçbir yerde değildir” ifadelerini kullanıyor.
2004’ten 2009’a kadar Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak görev yapan Muvaffak Ruba,“O koşulsuz bir biçimde Irak’taki en güçlü adam. Ondan habersiz Irak’ta hiçbir şey olmaz” diye konuşuyor.
Irak’ın önemli Sünni liderlerinden biri olan, fakat İran’a da uzak durmayan Salih Mutlak Süleymani’yi şöyle tanımlıyor: “Süleymani’nin gücü doğrudan Hamaney’den gelir. Herkesi, cumhurbaşkanı da dahil herkesi by-pass eder. İslam’da anne-babaya itaat kuralı vardır. İran ve İran dışındaki bütün Şiiler Hamaney’e, dolayısıyla doğrudan onun adına hareket eden Süleymani’ye anne-babalarına itaat ettikleri gibi itaat ederler. Irak’taki bütün önemli insanlar onu görmeye gider. İnsanlar onun tarafından büyülenmiş gibiler, onu bir melek gibi görürler.”
Evet sevgili dostlar özellikle baktığımız zaman Kasım Süleymani’nin ne kadar önemli olduğu birçok defa dile getirilmiş ve günümüzde daha da sıkça dile getirileceğe benziyor.
Son günlerde özellikle IŞİD ile mücadelede ön plana çıkan Kasım Süleymani, bölgede IŞİD’e karşı yürütülen operasyonları yönetiyor. İranlı askeri danışmanların ve Lübnan Hizbullah’ı mensuplarının 7 bin kadar asker ve milise eğitim verdiğini, saldırıları koordine ettiklerini anlatan milis komutanları, Süleymani’nin ismini de bu bağlamda sürekli zikrediyor. Ebu Zeyneb ismini kullanan Iraklı bir milis komutanı, Süleymani’nin Curf el-Sahar operasyonunu üç ay önce planladığını belirtmektedir. Yine daha önce IŞİD’in yenilgiye uğratıldığı Türkmen şehri Emirli ve Şiiler için büyük önemi bulunan Samarra’da da Süleymani’nin operasyonları yönettiği bilinmektedir. Ayrıca Kasım Süleymani, Suriye’de Esad rejiminin ömrünü uzatan stratejilerin de mimarı olarak bilinmektedir. Özellikle Suriye’de örgütlenmeyi iyi yapmıştır. Bu örgütlenmeyi yaparken de en çok İran İstihbaratı Savama’yı kullanmıştır.
Tam bir ‘savaş tutkunu’ olan Süleymani’nin zamanının büyük bölümünü başkent Bağdat ile Irak’ın Kuzeyi arasında mekik dokuyarak geçirmesi ve Sahada etkin olması gayet önemlidir. Deyim yerindeyse ‘’Salon Generali değil Saha Generalidir’’
Ayrıca şu hususa da dikkat çekmek istiyorum: Birkaç yıl önce Kasım Süleymani'nin fotoğrafını bulmak bile imkânsızdı. Bugünse İran televizyonları Süleymani hakkında belgeseller yayımlıyor, yerli ve yabancı gazeteler ilk sayfalarında fotoğrafını paylaşıyor. Belli ki Kasım Süleymani artık yeraltı bir isim olmayacak, gün yüzüne çıkacak ve yıllardır ektiği tohumların meyvelerini toplayacak…
Peki, sizce Kasım Süleymani’nin Türkiye’deki bağını yöneten kim? Türkiye’de de özellikle Selam ve Tevhid Örgütü sayesinde hem Bürokrasi de hem de Diplomasi’de etkin olan ve Kasım Süleymani’nin direktifleri ile hareket eden yetkili ve yetkililer kim? Türkiye’de üç Kripto isim bu hususta öne çıkıyor. Bu konu ile ilgili kulağımıza fısıldamalar oldu lakin bunları şuan buradan zikretmiyorum. Gerektiğinde etmesini de biliriz. Hatta size ufak bir tiyo: ‘’ Geçmiş dönemde Türk Siyaseti ve Ak Parti içinde etkin olan ve sonradan deşifre olduğu için kızağa çekilen Siyasetçimiz kim?’’ Araştırmak güzeldir araştırın lütfen…
Ve son söz: ‘’ ''Dostlarını kendine yakın tut, düşmanlarını daha da yakın.''

KASIM SÜLEYMANİ KİMDİR ?