En denî ve en şeni’ gâvurluk..


GÂVUR; mecûsî, kâfir, dinsiz, imansız mánâlarına geldiği kadar, zalim, kural nizam tanımayan aşırılıklarıyla insanlara ağır eziyetler veren merhametsiz kişi ya da kişiler anlamına da gelen bir tâbir.
Farsça kökenli. Kullanımda kâfir keimesiyle birleşmişse de gâvur da lisánımızdan atımadı.. Fonetikleri de yakın: Gâvur - kâfir..
Şair “Ki isyân denizinde ger garḳ ola / gevrden müselmâna ne farḳ ola..” demiş (Mesud b. Ahmed, Süheyl’ü Nevbahar, 1354).
Yani “kendini Müslüman olarak tanımlayan biri de, Allah’ın kurallarına riayet etmiyor, günah işleyip duruyorsa, binaen’aleyh; isyankâr olmuşsa artık onun gâvurdan ne farkı kamıştır?” diyor.
* * *
Gâvur inadı vardır.. Bir de gâvur eziyeti...
Foto muhabiri Fikret Aliç’in, 1992 Bosna - Hersek soykırımında Trnopolje Toplama Kampı’nda çektiği ve ünlü TIME dergisine kapak olmuş fotoğrafı dünyayı ağlatmış ve fakat Fikret’e de ömür boyu kâbus olmuştu..
Yirmibeş sene önce tek gözlü medeniyetin burnunun dibinde cereyan eden bu en denî ve en şeni’ gâvurluk; Avrupa’da hiçbir aksülamel (tepki, reaksiyon) uyandırmamıştı.
İşte bu, yalnız Sırplar için değil, tüm Batı için de tam bir gâvurluktu...
* * *
Dün gece yeni yılı kutladılar… Batı devlet büyüklerinin ağızlarından “dünyaya huzur ve barış dilekleri” döküldü…
Barış güvercinleri uçurmak kadar riyakâr, sahte dileklerdi… Hattâ dünya ile istihza ediyorlar bile denilebilirdi...
Onlar ne Bosna’ya samimiydiler ne de bugün Kudüs’e, Arakan’a... Halifemiz olsaydı çoktan hadlerini bileceklerdi ama kime anlatıyorum?
* * *
Batı yalnızca bir yön değil.. Batı gâvurluğun tarihî mekânıdır..
Birkaç yüzyıl sahte medeniyeti ile ezikllerin Kıblesi oldular diye hálâ hindi gibi kabarıp duruyorlar..
Lâkin sonları iyice yaklaştı...
Türkiye’nin Kudüs hamleleri ile bugün insanlık sadece İsrail’i değil, ona destek olanları da lâ’netliyor artık...
Birleşmiş Milletlerde dünya 5’ten büyük nasıl oluverdi görmediniz mi?
AB ha battı ha batıyor, ABD de batacak... Zulm ile abad olunmaz çünkü…
Tamam belki bir süre zulm ile bir miktar şen oldu, bir süre mamur ve ferah yaşadılar ama bu ilelebed süremezdi, sürmedi de..
Feraset sahibi olsalardı sonlarını görürlerdi. Hikmet sahibi olsalardı “zulm ile abad olan, kahr ile berbad olur” gerçeğini bilirlerdi..
Tarih sayısız ibretamiz misâlle dolu..
* * *
Gâvurluk türlü türlüdür. Ana babaya saygısızlık, tecavüz, garibanı soymak, engelliye fenalık gâvuruktur.
En fena gâvurluk ise, soykırımdır..
Bosna gibi Hiroşima ve Nagazaki de büyük gâvurluklardır…
Ortadoğuya yakılan Arap Baharı maskeli ateş büyük gâvurluktur… Filistin mezalimi siyonizmin büyük gâvurluğudur…


#harbiden: İhláslı Müslümanlar her gâvurluğu tel’in eder, kınar. Zulme seyirci kalmak velev ki kavga eden iki Müslümanı ayırmamak olsun, gâvurluktur.. Kur’ân okumuyor muyuz?