Yüzde 99’nun güya kendisini Müslüman olarak tanımladığı bir ülkede yaşanan bazı olayları görüp sinirlenmemek için insanın bütün sinirleri alınmış olması gerekir.

Yüzde 99'nun güya kendisini Müslüman olarak tanımladığı bir ülkede yaşanan bazı olayları görüp sinirlenmemek için insanın bütün sinirleri alınmış olması gerekir.

Ey benim Yüceler Yücesi Rabb'im ne günlere kaldık, düşünüyor düşünüyor bir çıkış yolu bulamıyorum! Yardımını üzerimizden eksik etme, merhametine sığındık zalimler yüzünden bizleri cezalandırma!

Son günlerin gündemini meşgul eden Dr. Ali Edizer 'in bir paylaşımı üzerinde durmaya çalışacağım.

Dr. Ali Edizer 'in yaşadığı olaya benzer bir olayı birkaç yıl önce İhsan ŞENOCAK Hoca'da görmüştük.

İhsan Hoca hakkında "Kızın şu sokaktan geçip de okula pantolonla giderken yüreğin parçalanıyor mu senin? 18 yaşında kaşını aldıran kızın üniversiteye giderken o halde, yüreğin parçalanmıyorsa vallahi kıyamet günü cehennem seni parçalayacak. Allah'ın emanetini ne hale getirdin?...' sözleri nedeniyle soruşturma açılarak açığa alınmıştı.

Soruşturma sonunda İhsan Hocanın Samsun'dan Sinop'a idari teklifle ataması yapılmıştı. Yani, halk dilinde 'sürgün' edilmişti.

Bu durum üzerine Diyanetin medarı iftiharı İhsan Hoca Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevinden istifa etmişti.

Hoca, Allah(cc)'ın dininin öğrenilmesi, öğretilmesi ve yaşatılması hizmetine devam etmektedir.

Birileri Allah(cc)'ın dinine hizmet edenlerin Allah(cc)'ın yardımını üzerlerinden eksik etmeyeceğini bilmiyorlar herhalde!

Hoca, iman sahibi herkesin üzerinde çok çok düşünmesi, düşündükçe de içinin titretmesi gereken;

'Allah(cc)'ın ayetlerini okumaktan daha onurlu bir vazife ve bu yolda bedel ödemekten daha büyük bir şeref tanımıyorum' sözüyle muhataplarına ağır bir karşılık vermişti.

-Hocaya bu muameleyi reva görenler bir değil bin hatta milyon kere düşünsünler!

Tam yukarıdaki gibi olmasa da sonuç itibariyle aynı noktaya çıkan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Ali EDİZER 'in bir paylaşımı sonucu başına gelenlere bir bakalım.

Dr. Ali EDİZER;

'Yapmayın, etmeyin kardeşim! Dün yine işittim, gül gibi bir yuva yıkılıyor. Niye yıkılıyor? Koca aldattı diye. Ayıptır, günahtır! Oğlum neden aldatıyorsunuz? Allah'ü Teala size ruhsat vermiş. Bir başkasını seviyorsunuz, onu da alın. İnsan yuvasını yıkar mı? Medeni kanunla zaten mücadele ediyoruz ama bizi bacılara mahcup etmeyin!' sözlerini içeren bir video paylaşıyor.

Bu paylaşıma gelen tepkiler üzerine hoca başhekim yardımcılığı görevinden alınarak Güdül Devlet Hastanesine gönderiliyor.

Yetmedi, baskılar üzerine AA'nın haberine göre, Sağlık Bakanının talimatıyla açığa alınıyor.

Kim baskı yapıyor bilemem; ancak, kapatılması yönünde birçok tartışmanın olduğu Türk Tabipleri Birliği (TTB), Dr. Ali Edizer 'in görevine son verilmesinin yeterli olmadığını, bir daha kamusal hizmetlerde görev almasının engellenmesini istiyor ve aşağıdaki açıklamayı yapıyor.

'Toplumsal ilişkileri cinsiyetlerin eşitliğini kabul ederek kuran ve sürdüren ülkemizde bu anlayış ve çaba içerisinde bir insanın kamusal bir hizmet alanında çalışması ve yönetici olarak bulunması kabul edilemez. Bizler bu durumun münferit olmadığını biliyoruz. Cinsiyet eşitliğinin, İstanbul Sözleşmesi'nin her gün tartışma konusu yapıldığı, erkeği güçlendiren kadını öldüren politikaları reddediyoruz ve haklarımızdan vazgeçmiyoruz.'

Açıklamada anayasanın eşitlik ilkesine aykırı düşünce ve davranış içinde olduğunu vurgulayan TTB, Edizer 'in erkeklere 'Boşanmayın' diyerek boşanmak isteyen kadınların kocaları tarafından öldürülmesini meşrulaştırdığını ve kadın cinayetlerini teşvik eden bir kişinin kamusal görevde bulunamayacağını savunuyor.

Ben bunlara ne diyeyim, bunlar için hangi kelimeleri kullanayım, bilemiyorum! Bunlara bir şey demeyeceğim; çünkü, herkes cibilliyetini ortaya koyar!

Ancak, toplumun sinir uçlarına dokunuyor diye bu hocalara reva görülen muameleleri makul ve meşru gören iman sahiplerine içimden çok şeyler söylemek geçiyor ama söyleyemiyorum!

Arkadaş, benim Müslüman ülkemde bazı televizyonlar her gün, bazıları ise hafta sonları sürekli evlilik dışı yaşamı, zinayı teşvik edici programlar yapıyor, halkın tanıdığı özellikle gençlerin takip ettiği sanatçıların gayri meşru ilişkilerini ballandıra ballandıra aşk diye sunuyorlar bunlar suç olmuyor, Ali ve İhsan Hocaların söyledikleri suç oluyor!

İçinde azıcık imanı olan herkese soruyorum;

-Bu kıyamet alameti değil de nedir?

-Kardeşim, İslam düşmanlarının sinir uçları var da Müslümanların sinir uçları yok mu?

Açık açık söylüyorum, bir Müslüman olarak bırakınız sinir uçlarıma dokunmayı sinir köklerime dokunuyor!

-Bu hocalara bu muameleyi reva görenler Allah(cc)'a bundan dolayı hesap vermeyeceğinizi mi düşünüyorsunuz?

Açık ve net olarak Dr. Ali EDİZER 'in Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcılığı görevine iadesini, benim gibi düşünenlerinde istemesini, istiyorum; eğer, bütün suçu buysa!

Bu arada unutmadan, Cübbeli Ahmet ve Şevki Yılmaz Hocalara en derin hislerle selamlarımı gönderiyorum(?)