CUMHURİYETİN KAZANIMLARI
KAZANIM !
Ne devasa bir kelime değil mi ? dolu dolu ve alabildiğince hacimli…
Kelime, başlı başına bir değer ve kazanç ifade ediyor zaten. Sorsak nedir bu kazanımlar diye, bir çırpıca halifeliğin kaldırılması, Devletin dinine ilişkin yapılan değişiklik, kılık kıyafet devrimi, çok partili hayata geçiş, kadınların seçme ve seçilme hakkı, takvim değişikliği, bir takım unvanların batılı varyasyonlarının hayata geçirilmesi, İtalyan ceza hukuku, İsviçre hukuku ve benzeri bir takım değişimleri gözümüzün içine içine sokarlar. Yetmez, bir de bu soruyu sormam dolayısıyla nankör, gerici, yobaz ve çok daha aşağılık hakaretlere maruz kalacağımız su götürmez bir gerçek.
Gelelim bu ‘’ kazanımların ‘’ pratikte millet için ne derece kazanıma dönüştüğünü irdelemeye.
Kazanımdan millet payına nelerin düştüğünü bir irdeleyelim hele. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte saltanatın kaldırılması asla muhalefet edeceğim bir değişim değil. Aksine, yürekten katıldığım ve son derece gerekli bir değişimdi. Lakin bu değişimden millet ne kadar pay aldı esas buraya parmak basmak istiyorum.
Cumhuriyet tarihi boyunca sözüm ona saltanat kaldırılmış olmasına rağmen, bu kez saltanat bir avuç seçkin ve beyaz insanların tekeli altına geçmedi mi !?
Bir zümrenin elinden alınan bu imtiyaz bir başka zümrenin eline teslim edilmesiyle, salt kağıt üzerinde bir değişimden başka nasıl bir anlam taşıyor !?
Sanat, siyaset, sermaye v.b tüm imkanlar bu oligark zümrenin tekelinde değilmiydi !?
Hala ve hala Devletin bütün kaynakları belli bir avuç kesimin saadeti için serdedilmiş değil midir !? bu memleketin asli unsuru, her türlü taltif ve imkanları analarının ak sütü gibi hak etmiş, bu hak edişi canı ve kanı ile ödemiş olan halk, bu kazanımların neresindedir !?
Kadına, seçme ve seçilme hakkının verilmiş olması da kulağa hoş geliyor Allah için..
Bana, göğsünü gere gere, istediğim gibi seçiyor ve istediğim zaman seçiliyorum diyecek tek kadın gösterebilir misiniz !?
Yine aynı oligark kesimin izni ve onayı olmadan, kim nasıl aday olacak ve nasıl seçilme imkanını elde edecek. Mecliste her partinin %30’u kadın kotasına ayrılmış olmasına rağmen, kendi koydukları kotaya uymayan bu oligark kesim pastanın en büyük ve en lezzetli tarafını götüren kesim değil midir !?
Kadına kota koymak kimin haddine ! diye sormak yerine, bu durumu bir kazanım olarak gören kadın, ağlamasın diye önüne alengirli oyuncaklar konulmuş, kandırılmış bir çocuktan farkı nedir !?
Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir söylemi de öyle yabana atılır bir söylem değil doğrusu. Gözü de, gönlü de okşuyor vallahi.
Hadi, yine bir kişi çıkıp avazı çıktığınca bağırsın, vekil olarak gönderdiklerimiz özgün, özgür ve bağımsız hareket edebiliyorlar desin..!
Gardrop kültürünü bir kazanım olarak algılayan ( algılatılan ) kadın, ben mutluyum desin..! fiziksel özelliğine iltifat edilmiş, dişilik özelliği ön plana çıkarılmış ve hayatın her alanında istismar edilmiş kadın, ben mutluyum desin..!
İtalyan ceza hukuku ve İsviçre medeni hukuku, felsefi olarak bu milletin ruhu ile tam örtüşüyor ve bu milletin hak, hukuk ve adalet özlemini gideriyor ve tatmin ediyor diyen bir kişi öne çıksın..!
Bir unvan sahibi çıkıp, bana paşa denmesi ile general denmesi arasında ki ‘’ devasa ‘’ fark dolayısıyla alanımda şöyle şöyle başarılar, gelişim ve dönüşümler gerçekleştirdim desin…!
Ben, diyorum ki Adalet, hak ve hukuk vücut bulmayacaksa, insan hak ve hürriyeti gerçeklik kazanmayacaksa, salt midenin tatmini hedef alınıyorsa, ben Çin komünizmini istiyorum, ben ABD emperyalizmini ve bu sistemlerin burada hükümran olmasını istiyorum.
Ve ben diyorum ki, yıllardır ve yıllardır kandırmalarınıza bir son verin. Bu halkın hayatın her alanında etki ve yetki sahibi olmasına imkân verin. Devletin tüm kazanımlarını bu milletin istifadesine sokun. Bu milleti beş yılda bir söğüşlenecek bir meta olarak görmekten vazgeçin.
Bütün bunları hayata geçirebildiğiniz zaman Cumhuriyet ete kemiğe bürünmüş olacak
Bütün bunları hakkaniyetle pratize ettiğiniz zaman halk ve Cumhuriyet hemhal olacak
Bütün bunları pazarlıksız ve samimiyetle devreye soktuğunuz zaman halkın Cumhuriyeti ve Cumhuriyetin kazanımları anlam bulacak…
