Kovid-19 nedeniyle sokağa çıkma yasakları başlayınca biz de video yöntemiyle konferanslar yapmaya başladık. Hafta sonları, konusunda uzman bir ismi davet edip; sağlık, ekonomi, dış politika, spor gibi konular hakkında söyleşide bulunduk.

Kusura bakmayın, yazımı sonuna kadar okutmadan başlıktaki sorunun cevabını veremeyeceğim…

***

Kovid-19 nedeniyle sokağa çıkma yasakları başlayınca biz de video yöntemiyle konferanslar yapmaya başladık. Hafta sonları, konusunda uzman bir ismi davet edip; sağlık, ekonomi, dış politika, spor gibi konular hakkında söyleşide bulunduk.

Geçtiğimiz Pazar günü de yine önemli bir ismi; Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, dünyayı esir eden koronavirüsle ilgili görüşlerini aldığı Bilim Kurulu üyelerinden Prof. Dr. Sayın Pınar Okyay'ı ağırladık.

TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) ile TYGD (Tarafsız Yerel Gazeteciler Derneği)'nin ortaklaşa düzenlediği 'Pandemi Söyleşileri' için yaptığımız ön haberi yayınlayıp paylaştığımızda telefonuma, Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Halil Ferat Öncel'den şöyle bir mesaj geldi:

'Pınar hoca üniversiteden hocamdı. Ben, Adnan Menderes Tıp Fakültesi'nin ilk mezunlarındanım. Çok iyi bir insan ve hoca idi.'

Sayın Öncel'in bu sözlerine, konferans günü biz de tanık olduk.

Niye derseniz?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin koronavirüs politikasına yön veren yaklaşık 50 isimden bir hoca davetimize burun kıvırabilirdi…

'Sağlık Bakanı ile oturup kalkıyoruz, Bakan bey dikkatle ağızımızdan çıkacak sözlerimize dikkatle bakıyor, böyle bir durumda reytingi yüksek bir televizyon ya da gazeteden başkasına demeç vermem' diyebilirdi…

Kompleksli bir hoca olmadığını en başta belli etti…

Bunun ötesinde, programda konuşurken kelimeleri öyle seçti ve anlatımı o kadar samimi ve inandırıcı geldi ki, devletin özellikle aşı ve Kovid-19 ile aldığı, uyguladığı kararlar hakkında varsa şüpheleri olanlara da güven verdi…

'Halk Sağlığı Uzmanı' olarak halkın sağlığı için sürdürdüğü mücadeleyi halka anlatabilmek için kendisine fırsat verdiğimizi belirterek bizlere de teşekkürünü ihmal etmedi.

Böyle de mütevazı bir yönünü öğrendik Pınar hocamızın konferans sırasında.

Yaklaşık bir buçuk saat süren programımızda elbette çok daha detaylı açıklamalar yaptı.

Halkın uyması gereken tedbirlerden…

Halkın, acı ama yine uymak zorunda olduğu kararlardan…

Tabii bu konuda dünyanın iyi bir sınav veremediğinden de bahsetti…

Bir yıldan fazla bir süredir dünyayı esir alan koronovirüsle yapılan savaşta, komuta kademesinde görev alan Bilim Kurulu Üyelerinin, bu özverilerinin karşılığında ücret alıp almadıklarını da merak edip Prof.Dr. Sayın Pınar Okyay'a sorduk.

Yazımızı, Sayın Okyay'ın yanıtıyla tamamlayalım:

'Devletten herhangi bir ücret talebimiz olmadığı gibi toplantılar için Ankara gidiş-geliş masraflarımızı da kendimiz karşılıyoruz.'

Teşekkürler Pınar hocam, Allah razı olsun…

İyi ki varsınız, Türkiye'nin sağlığıyla ilgili karar mekanizmasında iyi ki yer alıyorsunuz.