Batıl inanç çok eski dönemlerden beri yaygın bir şekilde devam ediyor. Günümüzde birçok insanın varsaydığı bu inançlar farklı alanlarda kendini gösteriyor. Siyah kedinin, 13 rakamının, gece sakız çiğnemenin uğursuz oluşu…

Batıl inanç çok eski dönemlerden beri yaygın bir şekilde devam ediyor. Günümüzde birçok insanın varsaydığı bu inançlar farklı alanlarda kendini gösteriyor.

Siyah kedinin, 13 rakamının, gece sakız çiğnemenin uğursuz oluşu…

Bıçak ya da makas uzatırken tükürüp vermek, gece tırnak kesmemek, gökyüzünde Ay görüldüğünde uğur getirdiğine inanmak…

Çocuk doğunca tuzlamak, yeni geline tatlı dilli olsun diye bal yedirmek, mavi gözlü kimselerin nazar değdirdiğine inanmak…

Batıl inançlar çok eski tarihi dönemlerde bulunuyordu. Gök gürültüsü olunca insanlar yaratıcının öfkelendiğini, yağmur yağmadığında kızdırdıklarını düşünürdü.

Rüyaları çıkan insanları şeytani olarak nitelendirip cadı olarak yargılarlardı.

Öyle ki insanlar günümüzde bu batıl inançlara körü körüne inanıyor, uyguluyor. Hayatlarını bu inançlar çerçevesinde şekillendiriyor. Aksi durumlarda üzülüyor, karaları bağlıyorlar.

Her şeyin fazlasının zararlı olması gibi bu batıl inançlarını bu şekilde savunmak da zararlı elbette. Bu nedenle inanılan şeylerin hayatlarımızı nasıl etkilediğini de göz önünde bulundurmak gerekiyor.