Başbuğ Türkeş’ten önemli bilgiler

Alparslan Türkeş, Kıbrıs’ta doğmuş,

İngiliz bayrağı altında büyümüş, okumuş,

Bunu asla hazmedememiş bir kahramandı.

Ailesini ikna ederek, Türkiye’ye geldi.

Harp okuluna girdi. Kurmay subay oldu.

Ama Türkiye’nin, kendisi mağdur olmakla Türk dünyasının,

Hürriyetini, İstiklalini, yeraltı, ve yer üstü nimetlerini kaybetmiş,

İslam dünyasının kurtuluşuna kendini adamıştı.

“Türkiye’nin kurtuluşu, İslam dünyasının kurtuluşudur” derdi.

***

Türk ordusu onu Pentgon’a gönderdi.

Orada dünyayı yöneten kafanın ne düşündüğünü gördü.

O düşünce, Türk milletini imhaya yönelik diye telkin ederdi.

Onların genel taktik askeri taktik derslerini aldı.

Bana söylediğine göre “Türk subaylarının lokaline girmemek için,

Gece ekonomi fakültesine” yazıldı. Bitirdi.

Çünkü kendisi içki içmezdi, namaz kılardı.

Bu halinin bilinmesini de istemezdi.

Türkiye’nin kurtuluşu için ekonomik yönden güçlenmesi lazım diyordu.

Türkiye’ye dönünce NATO şube Müdürü olarak TSK yönetmenliğini hazırladı.

“Osmanlı ordu nizamnamesini de okudum. Ondan da bazı önemli bilgiler kattım” demişti.

27 mayıs 1960 ihtilaline katıldı.

“Kendimi Başbakanlık müsteşarı olarak tayin ettirdim. Gürseli de Çankaya’ya gönderdim “ dedi.

“Devleti başbakan olarak yönetiyordum. İçişleri bakanlığını teftişe gittiğimde gördüm ki ABD’nin kurduğu bir büro Bakanlığa gelen bütün evrakları denetliyor.

Siz ve biz hükümran ülkeleriz , bu yaptığınız yanlış dedim, onlar da ikili anlaşmamız var dediler.

Yanımdaki görevlilere bu büroyu kapatın dedim.

“Bir süre sonra Masonların başı Meşriki azam telefon edip kendini tanıttı, Bana senden bunun hesabını soracağız” dedi.

Başbakanlık müsteşarı iken,

Türkiye’yi sanayileştirmek, ilimde, teknikte en üst seviyeye çıkarmak için;

TÜBİTAK’ı, TSE’yi, OYAK’ı kurdu. Devrim arabasını ısmarladı.

Milli potansiyeli hareket ettirmek için Türk gençlik teşkilatını kurdu.

Türk kültürü araştırma enstitüsünü kurdu.

Bana ayrıca “ Silifke Akkuyuda Nükleer santral yapmak için proje hazırlattım,

1961 bütçesine de 30.000 TL koydum” demişti.

“Çünkü Nükleer santral bütün teknoloji içinde barındırır” dedi.

Başbuğ Türkeş, 13 Kasım da bir iç ihtilalle Hindistan’a sürüldü.

4 ayda bu kadar önemli kurumları kuran Türkeş,

4 yıl kalsa neler yapmazdı ki?

Daha sonra Bana “27 Mayıs’a katıldığıma pişmanım” dedi.

İslam hukukunu iyi biliyor. Onun için çalışıyordu.

Ancak dünya statüsü ve Türk-Batı hukuku buna izin vermediği için,

Özellikle muamelata izin vermediği için 9 ışık doktrinin içine;

“Bu doktrinin temeli İslam imanı ve Türk milliyetçiliğidir” dedi.

Ayrıca bizim davamız; “ilahı kelimetullah ülküsüdür. Kızıl elmadır (Ülkücülük prensibi) diye yazdı.

“9 ışık” prensibinin biri de Ahlakcılıktır. Bu da İslam ahlakıdır.

Yani “Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti” davasıdır.

***

1969 seçimlerinden önce, Başbuğ bir beyanat verdi.

“Bizim davamız, sokakta pırasa fiyatına satılan demokrasi değil,

Hak yolu, hakikat yolu Allah yoludur.” Dedi

Bunun üzerine İngiliz büyük elçiliği Hemen genel merkeze bilgi verdi. Tedbir istedi.

İng. Dışişleri bakanlığı da; “şövenist olarak ilan edin” dedi. Kaynaklar elimizdedir.

Hemen İng İstihbaratına bağlı olduğunu sandığımız bir Nurcu grup,

“Hilal dergisinde –Türkeş ve İslami hareket- diye broşür hazırladı.

Türkiye’ye dağıttılar.

Artık Türkeş’in milli mücadelesi zorlanmıştı.

O’nu durduramadılar.

ABD, 12 Eylül ihtilali ile önünü kesti.

Ama onun dava adamları ve yetiştirdiği ülkücüler,

Turan ve İlayı Kelimetullah ülküsünden vazgeçmeyecekler…