Askerlik ya da Mesleklerin Sultanı (3)

Yarbayımız PKK yayın organı bir ceridede methediliyorsa dövünmeli, kahrolmalıdır... PKK gazetesi Özgür Gündem «Saray’ın savaşına yarbay isyanı» manşetiyle çıkmış ve onun başkomutanına (Cumhurbaşkanı Erdoğan’a) yaptığı göndermelerle kara propaganda yapmıştı!..

Nizamettin Nazif “... Subay, başka bir şeydir... Onu sadece “üniformalı aydın” gibi görenler aldanırlar... (....) En keskin görüşlü sivil aydın için dahi, askerî psikolojinin derinlerine dalmak imkânsızdır. Subayı ancak subay anlar..” diyor «Ordu ve Politika» kitabında...

Bendeniz emekli bir subay olarak yarbayımızı anlıyorum ama galiba o bazı şeyleri çok yanlış anlamış. Yazının önceki bölümlerinde N.Nazif’in diliyle anlatmıştım. Subay vakur olur, patavatsızlık yapmaz. Subay’ın duruşu bile bir anlam ifade eder. Üniforma şereftir, haysiyettir...

PKK ile mücadelesini kitaplaştırmış emekli Tümg. ve siyasetçi Osman Pamukoğlu da, “subay, ordu şerefine halel getirmemeye yeminli muhafızdır” der. PKK ve millet düşmanlarını sevindirmekten daha büyük halel getirilebilir mi?

Vatan, namus, millet ve devleti için canını tereddütsüz verecek şehid adayıdır subay. Karılar gibi üst-baş paralamaz. Ağlayıp zırlamaz, şehadetin Allah indindeki yerini inkâr edercesine isyankârlık etmez. Emekli bir subay olarak başımı öne eğdirmişti bu sözde asker!

Askerlik mesleklerin sultanıdır. Ezik, densiz ahir zaman nesilleri, bedevi kafalılar; askerlik mesleğini de dini ele geçirdikleri gibi ele geçirmiş ve askerlik mesleğinin bizde şanı ve itibarı fevkalâde zedelenmiştir.

  1. Nazif “üniformalı aydın” demişti.. Bahsettiğim türden zamane subay müsveddelerine ise, varın siz bir isim bulun...

Vatan evlâtlarının emanet olduğunun bilincinde değillerdir. Dövmeyi, hakaretii kendilerine hak addederler. Doğulu çocuklara Türkçe bilmiyorlar ya da az biliyorlar diye KRO der, alay eder PKK’nın kucağına iterler..

* * *

Merhum babam anlatmıştı, İsmet’in şeflik devrinde subay evlerinde bulaşık - çamaşır dahi yıkayan ve «EMİRERİ» denilen (ahlâksız fıkralara konu olmuş) erat varmış. Bugün yok lâkin fazla bir merhale de katedimedi.

Duyduğuma göre hálâ askerlerimize subayların evi taşıtılıyormuş. Bu hem büyük ayıp hem de dinen haramdır.. Erat köle midir yahu? Vicdan ve asalet sahibi komutanların cibilliyeti buna müsait olamaz.. Acaba diyorum bunlar kriptolar mıdır?

TSK bunları derhal cezalandırmalı, eline kına yakılarak askere gönderilen çocuklarımızın yaşaması ve ruh sağlıkları için komutanlar gerektiğinde kendi canlarını ortaya koyabilmelidir...

Asker yemekleri öyle güzel olmalıdır ki, askerler âilelerine yazdıkları, yolladıkları mesajlarda “Allah devletimize zeval vermesin, evimizdeki yemekleri aramadık” desin ve ordumuz duâ alsın milletinden..

Asker evlâtlarımıza evlâdı gibi bakan ve yalnızca savaşmayı, vatan sevgisini, askerlik mesleğini öğreten komutanlardan Allah razı olsun.

Tekrar ediyorum: “ASKER OCAĞI VATAN SEVDALISI YETİŞTİRMELİ, VATAN HAİNİ DEĞİL...” Bu sözümüzü kışla nizamiyelerine assınlar ki, mesaiye başlarken okusun, aksine davrananları rezil etsinler...

Vatan hizmeti yapan erat, “gel tezkere” diye “şafak saymak” yerine öyle askerlik yapsınlar ki, “akşam” saysınlar... Yani askerliği bitirip teskere yaklaşıyor diye cidden üzülsünler... Çok mu zor bunu gerçekleştirmek? Zor diyenin kanından şüphe ederim. (SON)