ASIL HEDEF İRAN

ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ile yapılan Nükleer Anlaşmadan çekilme kararı ve ekonomik yaptırımlara tekrar başlanacağı açıklaması; İran ile ticari ilişkileri bulunan ülkelerde tedirginliğe sebep oldu.

Önemli kalemlerde yaptırım kararı alan ABD, tüm ülkelerden bu yaptırımlara uymasını istiyor. Aba altından sopa göstermeyi de ihmâl etmiyor.

İran ile ticaret yapan ülkelere üç ve altı aylık bir geçiş süreci tanıyan Trump; “İran’la iş yapan ABD ile yapamaz” sözüyle sindirme politikası izliyor.

Her ne kadar Rusya, Çin, Almanya, İngiltere, Fransa Nükleer Anlaşmanın korunmasından yana tavır almış olsalar da, Avrupa’nın önemli otomotiv şirketleri Mercedes, Renault ve Peugeot İran pazarından çekildiklerini açıkladılar.

Yani, durum; İran için pek iç açıcı değil!

Yaptırımlar için gönüllü olan ülkelerin yanında itiraz eden ülkelere heyetler gönderiliyor, tehdit şantaj içerikli söylem ve sunumlarla küresel haraç sistemine boyun eğmeleri isteniyor.

İran’a karşı, tarihin en ağır ekonomik yaptırım kararını alan ABD, amaçlarının İran da bir rejim değişikliği olmadığını vurgulasalar da, daha şimdiden 25 ülkeyi İran’a olası bir müdahaleye ikna ettiği ve aralarında Müslüman ülkelerin de olduğu, müdahale için bir fon oluşturulduğu yönünde ciddi iddialar var.

Amerika’da İran için hazırlanan bir raporda Şubat 2019’da İran da rejim değişikliğinin gerçekleşeceği söyleniyor. Bu psikolojik bir harekât mıdır, yoksa planlanmış bir müdahalenin sinyalleri midir?

Henüz bilinmiyor!..

Bundan on yıl önce Suriye’nin bu hale gelebileceğini kimse tahmin dahi etmiyordu. Tıpkı önümüzdeki altı ay içerisinde neler yaşanabileceğini tahmin edemediğimiz gibi.

Peki, İran Kuzey Kore gibi masaya oturacak mı, direnecek mi?

Bunu büyük ihtimalle bölge ülkelerinin takınacağı tavır belirleyecek.

Türkiye buna kayıtsız kalmayacaktır. Çünkü İran da yaşanacak bir istikrarsızlığın ve kaosun faturası Suriye den daha ağır olacağını biliyor.

Zaten, Amerika’nın İran’a yaptırımlarına karşı çıkan Türkiye, bu yüzden cezalandırılmak isteniyor.

Papaz bahane!

Papazın canı cehenneme!

Bu konuya girmeden İran üzerinden devam edelim.

Yılsonuna kadar İran’ın petrol satışlarını sıfırlamak ve limanlarını işlevsiz hale getirmek isteyen ABD, ülke içerisinde ki fay hatlarını harekete geçirmeyi hedefliyor.

Bölge ülkelerinden Güney Kore ve Japonya İran’dan petrol alımını durdurduklarını, Hindistan ise azaltacağının sinyallerini veriyor.

Son bir kaç yıldır ABD ile yaşadığımız siyasi anlaşmazlıklar nedeni ile ekonomide sorun yaşayan ve para birimimizin değer kaybetmesiyle sonuçlanan meselenin çözümü sadece papazla alakalı değil.

Asıl mesele İran!

Kalın Sağlıcakla…