AKİT TV

“Sivil öldürecek olsak Cihangir'den başlarız...

Nişantaşı, Etiler, di mi yani bir sürü hain var...

Türkiye Büyük Millet Meclisi var" dedi...

*

Kim?

Ahmet Keser...

*

AKİT TV'de her sabah çıkıp,

'Dünyanın en iyi Müslümanı benim' havasıyla,

'Bilgiç tavırlarıyla' haber sunan bu şahsı,

uzun zaman oldu iki defa izledim...

*

İlk gördüğümde 20 dakika dayanabildim...

İkinci sefer ise o kadar bile sabredemedim...

*

Doğru bilgileri bile o kadar agresif şekilde sunuyordu ki...

Tepki çekmek için özel gayret sarf ediyordu...

*

Aklıma:

Metin Uca, Reha Muhtar, Can Ataklı, Gülgün Feyman, Ruhat Mengi geldi...

Bunlar da darbecilere ve statükoculara yaranmak için kılıktan kılığa giriyor,

Müslümanlara hakaret ediyorlardı...

O devir kapandı...

1000 yıl geri gelmez...

*

Akit TV'deki Ahmet Keser de bu televizyonculara özenmiş olacak ki....

Freni patlattı, contayı çatlattı...

Aklına ne geldiyse söyledi...

*

İfade edilen sözleri defalarca izledim...

*

Birilerine mesaj vermeyi kendine görev edindiği için,

aklındaki doğru düşünceleri bile suç teşkil edecek noktaya getirdiğini gördüm...

*

O gün kurduğu cümle şu şekilde olsa idi dava açılmazdı:

*

“Sivil öldürecek olsak; PKK'ya destek vereceğini açıklamış olan bazı Cihangir,

Nişantaşı, Etiler'de yaşayan insanlardan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 'APO liderimiz' diyenlerden başlarız" diyebilirdi...

*

Ama o ne yaptı?

Direkt tüm halkı ve Meclis'i tehdit etmiş gibi oldu...

*

28 Şubat'ta bu konuda o kadar çok tecrübe edindim ki...

Tek bir yazıma bile dava açılmasına sebep beyanlarda bulunmadım...

*

Mesela?

Mesela:

*

HDP milletvekillerine "PKK'lısınız" diyorum...

Dava açamıyorlar...

Açsalar PKK'lı olduklarını kanıtlayacağım...

*

28 Şubatçılara "hırsız" diyorum dava açamıyorlar...

Açsalar hırsızlıkları deşifre olacak...

*

28 Şubat'ta bazı STK'lar için "çete" diyorum dava açamıyorlar...

Çünkü çete oldukları netleşecek...

*

"Kadına seçilme hakkı 2013 yılında verildi" diyorum...

Atatürk'e hakaretten dava açamıyorlar...

Çünkü "Atatürk'ü kullanarak kadınlara baskı yapmak" tan ceza alabilirler...

*

Demek ki neymiş?

Eleştirileri yaparken dikkat etmemiz gerekirmiş...

*

Keser de bu hususa dikkat etmeliydi...

Etmedi...

*

Ne oldu?

Ne İsa'ya ne Musa'ya yaranamadı...

*

Muhalefet dava açtı...

İktidar, "öyle demek istemedi" demedi...

*

Bizim camiada bazı yayın organları da AK Parti'den mesajı alınca...

Ahmet Keser'e ve AKİT TV'ye linç girişimi başlattı,

Kendileri çok dindar ya, "Ahmet Keser dindar değilmiş" gibi aptalca bir yakıştırma yaptılar...

*

Neyse...

Bir örnek vererek bitireyim:

*

2002 yılından önce önemli bir sol siyasetçi şu ifadeyi kullanmış,

" Bu ülkede tek bağımsız gazete AKİT" demişti...

*

Bugün de açık ve net bir ifade ile şunu söyleyebilirim:

*

AKİT TV'yi eleştirebilirsiniz...

Ama...

İnanın...

İnanın muhalefetin de iktidarın da…

Mazlumun da mağdurunda sesini duyurabileceği kanaldır,

AKİT TV...

*

Sağlıcakla kalın..