1. Ak Parti’nin en büyük hatası, önemli devrimleri sessiz sedasız yaptı. Mesela uçak yaptık, tank yaptık. İlk kez yapılan yerli malı uçak ve tankın haberi, büyük bir törenle halka bayram havasında verilmeliydi ama sıradan bir olaymış gibi verildi. İddia ediyorum, gençlerin en az dörtte biri hâlâ duymadı yapılanları. Tarih yazdık ama duyurusu üç beş haberle geçiştirildi. Her şey bir yana, uzaya uydu gönderdik, hâlâ ülkenin en az yarısı bunu bilmiyor. Sıradan olaylarla bayram üstü şenlik yapılırken, onca devrim niteliğindeki işlerde hiçbir etkinlik yapılmadı. Bu konuya hâlâ akıl erdiremedim.

2. İftiracıların (veya doğru da olabilir) “bakara makara”, Bakan çocuklarının sebep olduğu söylentiler vb. tek tek izah edilmedi, edildiyse de yine sessiz sedasız edildi. “bakara makara” konusunda, özel gayretimle Ankara’ya ulaşıp o kişinin açıklamalarını öğrenmeseydim ben de inanmış olacaktım. Gereken duyuru yapılmadı.

3. Aksaray konusu halkın anlayacağı tarzda izah edilmedi. Halka inilerek durum açıklanmadı, bazılarının bu konuyu kullanmalarına izin verildi.

4. Oylar önceden araştırılmadı. Nice insanların oyları, nereye atacağı bilindiğinden olsa gerek silinmiş. Kimse takip etmeyince birçok kişi oy kullanamamıştır. Bu durumu il başkanına bildirmek için çabaladım, en sonunda ancak ilçe başkanına bildirebildim. (önceki seçimde)

5. Öz kardeşlerimizden daha önemli gördüğümüz kardeşlerimiz, HDP’yi destekledi, bu da halka yeterince anlatılamadı. Sahnede, sadece iki kişinin rol alması, hâliyle yeterli olmadı. Stratejik çalışma (zannımca) yapılamadı. Ak Parti’yi desteklemeyen gruplar iknaya çalışılmadı. Hüdapar, Yeni Asya, vb. (Gereken çalışma yapıldıysa da kamuoyuyla paylaşılmadı.) Mesela Fatih Erbakan ve kardeşlerine Ak Parti aveti daha yoğunlaştırabilirdi.

6. Sosyal medya, stratejik bir disiplin ile kullanılmadı.

7. Suriyeliler getirildi, fakat doğduğu günden beri laik ruhla yetişen, kendinden başkasını düşünmeyi vatana ihanet görenlere Cumhurbaşkanımız haricinde kimseler gerekli bilgiyi vermedi, Doğudaki insanların ensar ruhunu bilmeyenleri, bu duruma (yine düşmanların abartmasıyla) isyan etti.

8. Ak Parti, asgari ücret konusunda hiçbir vaatte bulunmadı. Evet, sıkıntı var, bu bir gerçek asgari ücret alanların evinde isyana varan sıkıntılar oluştu. Ben bu durumu Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Faruk Çelik’e götürdüm. Uzun uzun bana “Asgari ücret artarsa üretimi etkiler” i açıkladılar. Anladım ki, asgari ücret konusu bakanlık seviyesini aşıyor. Bu konuda devrim niteliğinde bir iyileştirme vaat edilmeliydi, edilmedi. Bu durum, asgari ücret alanları Ak Parti’ye küstürdü.

9. Emekli maaşlarına da takviye vaadi yapılmadı. Aslında, Ak Parti iktidara geldiğinde emekli ve memurların beş ay maaş alabilecekleri, daha sonra hiç maaş alamayacakları gerçeği emekliklere de, yeterince izah edilmedi.

10. Ak Partililerin çoğunu Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi rehavet kapladı. “Nasılsa biz kazanırız, bunca atılımlar oldu, devrimler oldu, neler neler oldu, herhâlde bu millet olanları görür.” Dediler ve gerektiği kadar çalışmadılar, bazıları gece gündüz çalıştı ama onlarda az sayıdaydılar.

11. Aşırı iftiralar atıldı, açıklamalar yeterli değildi. Gemicik (sandaldan büyük, gemiden küçük) konusu. Bizzat, devrimci lider, Recep Tayyip Erdoğan’dan duyduğum: “Gemicik iki milyona alındı. Bir milyonunu oğlum, bir milyonunu ortağı. Yarısını peşin ödediler. Beş yüz bin lirasını oğluma ben verdim.” demişlerdi. Ne ki, bu da gerektiği kadar işlenmedi.

Eksikleri on bir maddede toparladık. Ak Parti’nin güzelliklerini yazmaya kalksam en az bin maddeyi sıralamam gerekir, o da bir kitap demektir.

Özetle: Çok büyük işler yapıldı ama bazı yapılması gerekenler yapılmadı. Suçlamıyorum, sadece hatırlatıyorum, nokta!