AK PARTİ GERÇEKTEN EVET SONUCUNU İSTİYOR MU?

16 Nisan'a sayılı günler kaldı.

Elbette Cumhurbaşkanımız referandum sonucunu “Evet'' yönünde sonuçlanmasını istemektedir.

Yine elbette Başbakanımızın da gönlü, gayreti “Evet'' yönündedir.

Amma velâkin sandık başına gitmemize sayılı günler kala teşkilatta sandıkta “Evet” çıksın yönünde yeterli bir gayreti biz halk olarak göremiyoruz.

Salı günü MHP şu şekilde bir açıklamada bulunmuştur:

Pensilvanya'nın kapısında nöbet bekleyen, telefonuna Bylock indirip 1 doları cüzdanında gezdiren meşhur siyasetçilerden hiç mi iz yoktur?”

Birde şöyle demiştir:

15 Temmuz başarılı olsaydı, kaç vatan evladı katledilecek, kaç vatan evladı yokluğa, vatansızlığa, esarete sürüklenecekti?”

Şunu da demiştir:

Niye evet diyor muşuz? Ne yapacaktık; FETÖ'nün yanında mı duracaktık?”

Yani bizim halk olarak anladığımız ile MHP'nin vermiş olduğu mesajlar aynıdır. Halk 16 Nisan'ı, 15 Temmuz'un nihai olarak sonuçlandırılması gibi görmektedir.

Ama herhalde biz halk ve MHP ile bazı Ak Partililerin görüşleri farklıdır.

Biz, yani halk, yani 15 Temmuzda kanını ve terini dökenler 16 Nisan'a kadar doludizgin artık üst düzey siyasetin de içinde olduğu kişilere yönelik FETÖ operasyonlarını görmek istiyoruz. Bizim 16 Nisan'dan anladığımız budur.

Bahçeli tekrar gündeme getirmişken söyleyelim ne oldu bizim “İdam cezası” meselemiz?

Tamam, çıkarılacak idam cezası geriye yürümüyormuş. İyi ama bu “idam cezası” geçtiğimiz Temmuz ayı içerisinde çıkarılmış olsaydı yedi ay içerisinde ne kadar çok şehidimiz oldu onların katillerine karşı da mı uygulayamazdık? Bal gibi de uygulardık.

Şimdi bizzat Cumhurbaşkanının ağzından 15 Temmuz'da “İdam cezası” dile getirildiği halde 16 Nisan tarihine “Evet” kararlılığıyla bu millet nasıl gidecektir.

Bu iş “FETÖ, PKK Hayır diyor, bizde o yüzden Evet diyoruz” demekle olmuyor.

Emin olun eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in büyük bir çanakla şampanya içen fotoğrafını gazetelerde çarşaf çarşaf yayınlamakla mesele hallolmuyor.

Başkalarının günahları bizleri temize çıkartmaz.

Bizim namaz ve hac fotoğraflarımız bizi dünyada da ahrette de kurtarmaz.

Bütün televizyon kanallarında “Evet” adına konuşan özellikle Ak Partililer başarısız ve çoğunlukla demogoji yapıyor.

Dilimin döndüğünce daha öncede yazdım çizdim. Halk 16 Nisan'ı operasyonların bir devamı olarak görüyor.

Ama kendilerinin çok iyi tanıdığı FETÖ yanlılarının hala makamlarında oturuyor olması onları “Evet” yönünde ikna etmemektedir.

Siz, istediğiniz kadar Sezer'in şarap çanağını gösterin, Atatürk'ün ve İnönü'nün de Partili Cumhurbaşkanı olduğunu söyleyin. “Eskiden başınız açıktı, bakın şimdi başınız kapalı” deyin... Geçin bunları; bize FETÖ'cüleri verin.