Afrin harekâtı

İnsan, ifade özgürlüğü sayesinde değil, irade özgürlğü sayesinde insandır. Dücane Cündioğlu

Suriye’deki iç çatışma yedinci yılına girmiş durumda. Bölgedeki belirsizlik her geçen gün artmasına rağmen, terör ve terör kurucular da yeni savaş alanı oluşturmak için çalışıyorlar. Kimse Suriye’nin toprak bütünlüğünü sağlamak için gayret etmedi. Hepsi yangına körükle yaklaşmaya tercih etti. Yalnızca Türkiye dışında. Çünkü herkesin başka hesapları ve çıkarları vardı. Türkiye ise her zaman devletin bütünlüğünden yana oldu, gayret gösterdi. Bu kargaşalar üzerinde kimisi terör örgütü kurdurdu, kimisi var olan terör örgütlerini destekledi ve kimisi bölgedeki nüfuzunu kuvvetlendirmek için üslere yerleşti.

Afrin meselesi Türkiye için hayatı bir duruma gelmiştir. Çünkü YPG/PYD’nin kuzey Suriye’de oluşturmak istedikleri alan, ülkemiz için hayatı bir mesele haline gelmiştir. Türkiye’nin beka sorunu olmuştur. Tüm bu gelişmeler karşısında sessiz kalmamız düşünülemez. Çünkü hem Rusya hem de ABD bölgede varlığını devam ettirmek için bölgedeki zafiyeti kendi çıkarları doğrultusunda kullanıyor. ABD, YPG/PYD üzerinde bölgeye müdahil olmuş durumda ve İran’ın etkisini bu şekilde kırmaya çalışıyor. Astana’da gerçekleşen barış sürecini baltalamaya çalışıyor. Türkiye’ye karşı da terör örgütü ile bağını kullanıyor ve bu nedenle elinde tutmak istiyor.

ABD terör örgütleriyle işbirliği içerisinde olduğu için çok rahat bir şekilde harekât ediyorlar. Terör örgütleri ABD’nin arkasına yaslanıp güvenliğini sağlıyor, ADB ise terör örgütlerini öne sürerek askerlerinin ölmemesini sağlıyor. Bu şekilde hem kendine alan açıyor hem de ilerlemiş oluyor. Şu ana kadar 5 tır civarında silah desteği yaptığını bilmeyen yok. En büyük sınır komşumuz olan Suriye’de yavaş yavaş terör devleti kurmaya yönelik adımlar atılıyor.

İlk dönemlerde Esad’ı devirmek için yola çıkan ABD, daha sonra DEAŞ’ı yok etmek için manevra yaptı. Dün gibi hala hafızamızda yerini korumaktadır. Sözde bu örgütü yok etmek için karar aldı, ama Rakka’dan terör örgütü İŞİD’in üyelerini güvenli bir şekilde tahliye etti. Adeta aklımızla alay eder gibi. Her haliyle tezat ilişkiler silsilesi olan ABD, bu geleneği devam ettirmeye kararlı görünüyor.

Bizim savaşımız şu an maşa ile idare eden terör örgütleri ile değildir. Karşımızda ABD, Batılı ülkeler ve zaman zaman Rusya var ve biz bunlarla çatışıyoruz. Çünkü satın aldıkları bu örgütler üzerinde savaşıyoruz. İsim terör örgütleri, ama kaynağı ve destekçileri ise yasal zeminde bellidir. Böyle müttefik oldukları zaman düşmana gerek yoktur. PKK, PYD/YPG, İŞİD, DEAŞ, FETÖ her birinin arkasında süper güç bulunuyor. Bunlar yarın başka isimler adı altında karşımıza gelecektir. Asıl hedefin kim olduğunu bilmemizde fayda vardır. Yaşananlar ortadayken buradan bir şey çıkartırım zihniyeti hoş karşılanacak bir durum değildir. Siyaset devşirme peşinde olanlar hezeyanla sonuçlanacaktır. Biz; bir bütün olduğumuz sürece varız.

Vesselam!