Cumhuriyet Caddesi'nde bir araya gelen 10 aile, "Artık yeter yakamızdan düşün", "Çocuklarımız kimsenin piyonu olmayacak", "Van anneleri evlat nöbetinde", "Çocuklarımızı istiyoruz" yazılı dövizler taşıdı.

Aileler, terör örgütü PKK ve HDP aleyhine sloganlar atarak, İl Başkanlığı binasına kadar yürüdü. HDP İl Binasındaki partililere tepki gösteren aileler, çocuklarına ise teslim olmaları çağrısında bulundu.

Kızı Şilan Dayan'ın kandırılarak dağa götürüldüğünü belirten anne Atiye Dayan, yıllardır evladının özlemiyle yaşadığını söyledi.

Çocuklarına kavuşmak için tüm kesimlerden destek istediklerini belirten Dayan, "Bir anne olarak rica ediyorum. Evlatlarımıza kavuşmamızı sağlasınlar. 6 senedir evladıma kavuşmak için çaba gösteriyorum. Bu yılanların elinden çocuklarımızı kurtarsınlar. Onların eli kalem tutmalı, silah değil." diye konuştu.

Anne Nazlı Sancar ise "Çocuklarımızın acısının son bulmasını istiyoruz. Asker, polis hepsi bizim evlatlarımız. Çocuklarımıza kavuşmak istiyoruz. Kızımın elinden kalemini alıp silah verdiler. Şeyma, kızım, senin dönmeni bekliyorum. Gel devletine teslim ol. Bütün Türkiye sesimizi duysun bize yardımcı olsun." dedi.

Vanlı gazetecilerden annelere destek

Şehirdeki gazeteciler de Van Gölü Gazeteciler Cemiyeti (VGC) öncülüğünde, HDP İl Binası önünde bir araya gelerek, annelere destek verdi.

Gazeteciler adına basın açıklaması yapan VGC Başkanı Fatih Sevinç, Bitlis'in Tatvan ilçesinde düşen helikopterde şehit olan 11 askeri personele rahmet, yaralılara da şifa diledi.

Diyarbakır'da yaklaşık 550 gündür, terör örgütü PKK'nın kandırdığı çocuklarına kavuşmak isteyen annelerin evlat nöbeti tuttuğunu anımsatan Sevinç, şunları kaydetti:

"Yüreği acılı bu annelerimiz yıllardır çocuklarına yeniden kavuşmak için gözyaşı döküyor. Kimi anneler nöbetleri sonucunda evlatlarına kavuşurken, kimisi ise hala aynı hasretle evlatlarına kavuşmayı bekliyor. Van annelerinin umut nöbeti geçen hafta başladı. Gözü yaşlı annelerimiz burada PKK terör örgütüne karşı bir duruş sergileyip evlatlarını evlerine dönmeye davet ediyor. Bu çağrı Türkiye tarihinde önemli ve bir o kadar da değerli bir duruştur. Biz Vanlı gazeteciler, onlarca yıldır örgüt eliyle bölgede yaşatılan acılara, kayıplara, gözyaşlarına şahitlik ettik. Her bir ölüm ailelerin yüreğine bir kor düşürürken, bu toprakları da bir acı coğrafyasına dönüştürdü. Terör yüzünden bu topraklarda çok gözyaşı döküldü ve çok büyük kayıplar yaşandı. Analarımızın kıymetli mücadelesine bizler de ortak olarak onların yanında olduğumuzu göstermeye geldik."

Gazeteci Baki Karaca ise "Annelerin yüreğinin ne kadar yandığı sözlerinden anlaşılıyor. Diyarbakır'da başlayan Van ile devam eden bu rüzgarın büyüyeceğini düşünüyorum. Gazeteciler de bu sürece katkı sunmalı. Huzur ortamının oluşması, bölgede sosyal ve kültürel kalkınmanın olması için gençlerin dağdan inmesi lazım." ifadesini kullandı.