Japonya’nın başkenti Tokyo’da 20 Mart’ta açılan "Hazineler ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Lale Geleneği" sergisi için Türkiye’den getirilen eserler, Tokyo’da meraklıların beğenisine sunuldu. Japonya’da Türk Kültür Yılı’nın başlangıcını temsil eden ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Japonya Prensesi Akiko Mikasa’nın katılımıyla Tokyo’da açılan sergi hakkında İHA’ya bilgi veren Türkiye’nin Tokyo Büyükelçisi Hasan Murat Mercan, 2019’un uzun bir aradan sonra Japonya’da Türk Kültür Yılı olarak kutlanacağını ifade etti. Yıl boyunca Tokyo ve Japonya’nın diğer bölgelerinde Türk kültürü ile ilgili gösteriler, sergiler, seminerler planlandığını belirten Mercan, "Böylece Türk-Japon kültür etkileşimini sağlamak arzusundayız" dedi.
"Lale temalı eserler seçildi"
Yıl boyunca planlanan etkinlikler dizisinin ilki olma özelliğini
taşıyan "Hazineler ve Osmanlı İmparatorluğu’nda Lale Geleneği"
sergisi hakkında da bilgi veren Mercan, Topkapı Sarayı’ndaki
eserlerin yurt dışına çıkarılması sürecinin bir Cumhurbaşkanlığı
kararnamesi ile mümkün hale geldiğini ifade etti. "Özellikle
Topkapı Sarayı’ndaki "Lale" temalı eserleri getirmeyi uygun
gördüler" diyen Mercan, "Bütün eserlerin paketlenmesi,
sigortalanması, taşınması, tanıtımla ilgili aksesuarların satışı,
katalogların basılması tamamen Japon sponsor firmalar tarafından
yapıldı" diye konuştu.
"Derin bir tarihin ispatı"
Tokyo’nun en önemli sergi salonlarından birisi olan "National Art
Center Of Tokyo’da" (Tokyo Ulusal Sant Merkezi) sergilenen
eserlerin 186 parçadan oluştuğunu dile getiren Mercan, "Aralarında
tahtlar, kaftanlar, vazolar ve birtakım ziynet eşyaları var. En
önemli özelliklerinden biri de Osmanlı sultanlarına Japon
imparatorları tarafından verilmiş hediyelerden de bir seçki var. Bu
da bir anlamda Japonların çok ilgisini çekiyor. İki ülke arasındaki
ilişkilerin derin bir tarihini ortaya koyuyor" şeklinde
konuştu.
Tokyo’daki serginin Japonya’da Türk Kültür Yılı’nın başlangıcı
olduğunu hatırlatan Mercan, önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecek
etkinliklerle ilgili şunları söyledi:
"13-14 Mayıs’ta Japonya’nın önemli müzik salonlarından bir
tanesinde Ertuğrul Senfonis’ini çalacağız. Murat Karahan ve ekibi
de konserler verecekler. Daha sonra Anadolu Dansları Grubu bir
gösteri yapacak. Fazıl Say’ın bir konseri olacak. Sema gösterisi
düzenlenecek. Konya’dan semazenler geliyorlar. Hem Tokyo gem
Kyoto’da gösteri yapacaklar. Kapanışı yine büyük bir gösteri ile
yapmak istiyoruz."
"Japonların mehtere özel ilgisi var"
Gerçekleştirilecek gösteriler kapsamında Türkiye’den bir mehter
takımını Japonya’ya getirmeyi planladıklarını ifade eden Mercan,
"Japonların özellikle mehtere büyük ilgisi var. Bu nedenle mehter
getirme arzusundayız. Ve mehter takımını Japonya’nın en önemli
caddelerinde halk ile birlikte yürütme arzusundayız. Bu konuda
gerekli izinleri de aldık" ifadelerini kullandı.
Etkinliklerin kapsamının sadece sahne gösterileri ile sınırlı
kalmayacağının altını çizen Mercan, "Ara Güler fotoğraf sergisi
yapmak istiyoruz. Konferanslar, arkeoloji seminerleri, edebiyat
konferansları gerçekleştireceğiz. Bunun yanında, Türk kültürü
deyince Türk mutfağını gözardı edemezsiniz. Bu nedenle Tokyo’nun en
güzel parklarından birinde Türk mutfağı ile ilgili bir festival
düzenleyeceğiz. Orada da Türk mutfağını, yemeklerini, müziğini
Tokyolulara göstereceğiz" dedi.
"Amacımız ülkemizin güzelliklerini
göstermek"
Mercan, Japonların müze ve sergilere oldukça ilgili olduklarını
kaydetti. Türk kültürü olduğu zaman bu ilginin daha da arttığını
söyleyen Mercan, "Önemli miktarda Japon vatandaşının bu sergiden
haberdar olmasını bekliyoruz. Ülkeler birbirlerinin güzelliklerini
birbirleriyle paylaşmalılar. Paylaştıkça da bu güzellikler artar.
Topkapı eserlerini getirmemizdeki en önemli nedenlerden bir tanesi,
güzel ülkemizin tarihini, coğrafyasını, bütün güzelliklerini
Japonların görmesini sağlamak" diye konuştu.
Tokyo Ulusal Sanat Merkezi’nde 20 Mayıs’a kadar açık olacak olan
sergi, 14 Haziran-28 Temmuz arasında ise Kyoto Modern Sanatlar
Müzesi’nde tarih ve sanat meraklılarını ağırlayacak.