Yasanın imza töreni de Trump’a ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford da eşlik etti. Yasaya imzayı atmadan önce yaptığı konuşmada Trump, ABD’nin savunma bütçesine kesinti döneminin son bulduğunu belirterek kendi yönetiminin Amerikan ordusuna tarihin en büyük yatırımını yapmakta olduğunu vurguladı.

ABD Başkanı Trump imza töreninde şunları söyledi:

‘Amerika barışçıl bir ulustur. Ancak bize çatışma dayatıldığında savaşacağız ve kazanacağız. Var olmamızın, özgürlüğümüzü var etmenin ordumuzun gücüne bağlı olduğunu biliyoruz. Hiç bir düşmanımız Amerikan ordusunun gücü, cesareti ve yetenekleriyle aşık atamaz. Dünyadaki en iyi savaş ekipmanını da biz yapıyoruz, kimse bizim kadar iyi yapamıyor.’

Trump’ın dün imzalayarak yasalaştırdığı NDAA’in son hali ABD Kongresi’nde 3 Ağustos tarihinde onaylanmıştı. Yasa, ABD Savunma Bakanı James Mattis’in 90 gün içinde Kongre’ye Türkiye’nin F-35 projesindeki rolüne ve Rus yapımı S-400’lerin Türkiye’ye yerleştirilme potansiyeline dair kapsamlı bir rapor sunmasını öngörüyor. Senato, metni onaylarken Savunma Bakanının Türkiye’nin F-35 projesinden çıkartılmasına yönelik bir rapor sunmasını talep etmişti. Ancak Savunma Bakanı Mattis’in çabalarıyla F-35’lere ilişkin bölüm nispeten yumuşatıldı.

İNCİRLİK’E İLİŞKİN DEĞERLENDİRME DE TALEP EDİLEN RAPORUN UNSURU

Trump’ın dün imzaladığı yasanın 1282 numaralı bölümü ‘ABD’nin Türkiye ile ilişkilerinin durumuna dair rapor’ başlığını taşıyor. Bu bölümde Mattis 90 gün içinde F-35’lere ve S-400’lere ilişkin bir rapor sunmadan F-35 uçaklarının Türkiye’ye teslim edilemeyeceği açıkça ifade ediliyor.

Söz konusu raporla, İncirlik’ten ya da başka yerlerden yürütülen faaliyetler de dahil olmak üzere ABD’nin Türkiye’deki askeri ve diplomatik varlığına ilişkin kapsamlı bir değerlendirme talep ediliyor.

S-400’LERİN SADECE F-35’LERE DEĞİL F-16’LARA, SİKORSKY’LERİN KULLANIMINA OLASI ETKİSİ DE SORGULANIYOR
Savunma Bakanı Mattis’den raporda Türk hükümetinin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemini alma potansiyeline ilişkin bir değerlendirme sunması bekleniyor. Söz konusu değerlendirmenin S-400’lerin Türkiye’ye yerleştirilmesi durumunun F-35 uçaklarına yönelteceği operasyonel ve kontra-istihbarat risklerini de içermesi Kongre’nin açık beklentisi. Aynı şekilde raporda Türkiye’nin S-400’leri almasının Patriot’ların, CH-47 Chinook helikopterlerinin, Sikorsky helikopterlerinin, AH-64 Attack helikopterlerinin ve F-16’ların kullanımı üzerindeki olası operasyonel etkilerine dair değerlendirmenin yer alması da isteniyor.

3 Ağustos’ta son halini alınan metinde ‘Türkiye’nin F-35 programından çıkartılması’ ifadesi yerini daha muğlak bir ifadeye bırakarak şöyle denmişti: ‘Türkiye’nin programa katılımında ciddi bir değişikliğe gidilmesi durumunda bunun ABD ve diğer ortaklar üzerindeki olası olumsuz etkilerinin giderilmesi için ne yapılması gerektiği değerlendirilmeli.’

Öte yandan Kongre, yönetimden Türk hükümetinin potansiyel olarak ABD ya da NATO üyesi diğer ülkeler tarafından işletilen hava ve füze savunma sistemlerinden hangilerini satın alabileceğine de açıklık getirmesini istiyor.

BRUNSON VE GÖLGE’NİN İSİMLERİ DE YASA METNİNDE
Yasanın 1278 numaralı bölümü ise ‘Kongre’nin Türk hükümeti tarafından tutuklanan ABD vatandaşlarıyla ilgili görüşü’ başlığını taşıyor. Bu bölümde Türk hükümetinin başta Pastör Andrew Brunson ve Serkan Gölge olmak üzere ABD vatandaşlarını ve ülkedeki ABD misyonlarındaki yerel personeli haksız ve hukuksuz bir biçimde tutukladığı ifade edildi. Türkiye’den beklenti şu ifadelerle yasaya girmiş oldu:

‘NATO üyeliği Türk hükümeti demokratik prensipleri, bireysel özgürlükler ve hukukun üstünlüğünü güvence altına almakla yükümlüdür. Türk hükümeti yanlış bir biçimde tutuklanan tüm ABD vatandaşlarını derhal serbest bırakarak bu davaların zamanında, şeffaf ve adil olarak görülmesini sağlamalı.’

Yasa, Türkiye’nin F-35 programına katılımına yönelik yeni bir sınırlandırma getirmiyor. Geçen haziranda aidiyeti Türk tarafına verilen iki F-35 uçağı halihazırda Arizona’daki Luke Hava Üssü’nde Türk pilotların eğitimi için kullanılıyor. F-35’lerin yaklaşık iki yıllık eğitim süresince 2 yıllık eğitim süresince orada kalmaları öngörülüyor.