Peker, 2015'te yayımladığı yazıda, 'FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in Zaman gazetesinde her gün farklı isimlerle yazılar yazdığını bildikleri için gazeteyi bel altında hizaya koymadıklarını' belirtirken, 'sahibi olduğu kolej ve dershanelerde görev yapan öğretmenlerin yarısının ülkücü, yarısının da cemaatli kökenli olduğunu' kaydetti. FETÖ'yü 'hizmet hareketi' olarak nitelendiren Peker, 'Hem burs hem kurban hem de himmet toplantılarına benim adıma katılanlar, genç iş adamları arasında her zaman birinci olurlardı. Sokaklarda ve mekanlarda rahat bir şekilde tebliğlerde bulunabilsinler diye korumamı hiçbir zaman üzerlerinden eksik etmedim' ifadelerini kullandı.

Peker'in kişisel internet sitesi, 2 Mayıs'ta yayınlamaya başladığı videoların ardından erişime engellendi. Sitede, çeşitli yazılar yazan, ziyaretlerine ilişkin fotoğraflar paylaşan Peker'in, 2015'teki bir yazısında, FETÖ'ye ve geçmişte FETÖ'ye ilişkin yaptığı çalışmalara yer verdiği ortaya çıktı.

'Ben asla yalan söylemem' başlıklı yazısında, FETÖ'yü hem 'paralel yapı' hem de 'hizmet hareketi' olarak nitelendiren Peker, 'paralel yapıya gönül veren bazı gençlerin, kendisinin geçmişte hizmet hareketine yakın olduğuna inanmadığını' belirterek, 'Benim hizmet hareketine sevgi duyduğum, destek verdiğim yıllarda, son yıllardaki gibi cemaate zenginlik ve makam bulaşmamıştı. O zamanlar cemaat son yıllardaki gibi güçlü olduğu anlarında değildi' diyen Peker, 'Şimdi hatırladığımda kendimize kızdığım ve güldüğüm birçok saçma huyumuz da vardı. Biz Fetullah Gülen'in Zaman gazetesinden her gün farklı isimlerle yazılar yazdığını bildiğimizden, (daha doğrusu bize öyle söylendiğinden) biz Zaman gazetesini belimizin altında hizaya koymazdık. Biz hizmet hareketini ve onun liderini bir gün Birleşik Türk Devletleri'ni kuracak kadroları yetiştiren bir cemaat olarak görüyorduk' ifadelerini kullandı.

'ÜST KADEME BİLİYORDU'

Daha önce Yunus Emre Kolejleri'nin ve Ses Dershaneleri'nin sahibi olduğunu kaydeden Peker, 'her iki eğitim kurumunda olan öğretmenlerin profili incelendiğinde, yarısının ülkücü, yarısının da cemaat kökenli olduğunun görüleceğini' kaydetti.

Peker, '1990'lı yıllarda hizmet hareketinin hem burs hem kurban hem de himmet toplantılarına benim adıma katılanlar, genç iş adamları arasında her zaman birinci olurlardı. Toplantılara katılan arkadaşların benim adıma katıldığını zaten üst kademenin hepsi biliyordu' dedi.

'Sokaklarda ve mekanlarda rahat bir şekilde tebliğlerde bulunabilsinler diye korumamı hiçbir zaman üzerlerinden eksik etmedim. Çünkü bu kadrolar bizim inancımıza göre bir gün kurulması kesin olan Birleşik Türk Devletleri'ni kuracaklardı' diyen Peker, şunları kaydetti:

'Ancak gelinen son nokta da din alimlerinin, akademisyenlerin cemaatteki etkinliği azaltılıp onların yerine ise son 20 senedir cemaatte ön plana çıkarılıp ve yön belirleyici hale getirilen, polis istihbarat kökenli kadrolar önce MOSSAD'la iş birliğine girmiş sonrasında ise onların uzantısı olmuştur. (MOSSAD'ın etkisinde ki bu polisler cemaatte belirleyici bir güç olduğunda ise yapının adı da artık paralel yapı olmuştur.) Bir gün tüm dünyanın kaderini değiştirebilecek, İlayı Kelimetullah Davası'nı hedefe ulaştırabilecek hizmet hareketini paralel yapıya dönüştürenlerin üzerlerinde Yüce Allah'ın lanetinin eksik olmayacağına ise tüm kalbimle inanıyorum.'

ÖNCE YAZDI, SONRA SİLDİ

Peker'in sitesinde yer alan gazetecilere gönderdiği yazılar ve yaptığı röportajlar arasında, 2010'da, FETÖ'nün Ergenekon ve Balyoz kumpaslarında üstlendiği rol ile bilinen Taraf gazetesine gönderdiği bir yazı da bulunuyor. Dönemin Taraf muhabiri Fırat Alkaç'a bir yazı gönderen Peker, eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Hanefi Avcı'ya eleştirilerde bulundu. Avcı'nın FETÖ'ye yönelik açıklamalarını eleştiren Peker, Gülen'den 'hocaefendi' olarak söz ederken, FETÖ mensubu kişileri ise 'Fethullah Gülen Hoca'nın fikirlerine saygı duyan emniyet yetkilileri' olarak nitelendirdi. Peker, 'Kendi tabiriyle cemaat üyesi polislerin İstihbarat Daire ve Organize Daire'de örgütlendiğini söylediği yılların tamamında bu iki dairenin üst düzey yöneticisi devamlı surette kendisi olmuş. Allah aşkına adama sormazlar mı, 20 senedir müdürlüğünü yaptığın, Daire Başkanlığı'nı yaptığın birimlerde madem bu insanlar tehlikeliyse kadrolaşmalarına niye izin verdin demezler mi?' ifadelerini kullandı. Peker'in, yazı yayımladıktan birkaç yıl sonra, FETÖ'ye ilişkin ifadeleri yazıdan çıkarması dikkat çekti.

ALTINOK İLE FOTOĞRAF

Erişime engellenen sitesinde gerçekleştirdiği ziyaretlere ilişkin yazı ve fotoğraf da paylaşan Peker'in, 2019'da, AKP'li Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok'u, makamında ziyaret ettiği görüldü.

Ziyarete ilişkin yazısında 'Yirmi sene önce yine belediye başkanı iken şahsımı makamında kabul etmişti. Aradan yirmi sene geçti yine makamında bizi kabul etti' diyen Peker, 'FETÖ'cü hesaplar ne yazar, PKK'lılar ne der, DHKP-C'liler nasıl saldırır diye düşünmeden hem belediyenin hem kendinin resmi hesaplarından ziyaretimizi yayınlaması kendisinin Türk-İslam davasının en büyük ak sakallılarından biri olduğunun göstergesidir' ifadelerini kullandı.

Söz konusu ziyarete ilişkin fotoğraflar, Altınok'un ve belediyenin resmi hesaplarında bulunmuyor.