Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından hazırlanarak, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) aracılığıyla eğitim fakültelerine görüş almak için gönderilen ‘Öğretmen Performans Değerlendirme ve Aday Öğretmenlik İş ve İşlemleri Yönetmelik Taslağı’ ile ilgili tartışmalar sürüyor. Peki diğer ülkelerde öğretmenlerin performansı nasıl ölçülüyor? Hürriyet Eğitim, dünyadaki uygulamaları araştırdı. İşte ABD, İngiltere ve Almanya’da kullanılan sistemler:
ABD
DERS İÇİ GÖZLEMLER ETKİLİ
ABD’de 16 bin 250 eğitim bölgesi var ve eyaletlere göre farklı
uygulamalar tercih edilebiliyor. Tüm okul düzeylerinde yıl sonunda
öğrenci, okul yönetimi veya diğer öğretmenler değerlendirmeler
yapıyor. Ancak öğrencilerin görüşü, öğretmenlerin terfi
ettirilmesinde, sınıflandırılmasında veya gelirlerinin
belirlenmesinde rol oynamıyor. Bunlar öğretmenlere geri-bildirim
vermek için kullanılıyor. Ülkede öğretmenlerin performansının
izlenmesinde diğer eğitimciler, okul yöneticisi veya eğitim
bölgesinden gelen yerel profesyonellerin ders içindeki gözlemleri
etkili oluyor. Bu takibin ardından bir rapor oluşturuluyor ve bu
öğretmenlerin terfi ettirilmesi ile buna göre gelirlerinin
belirlenmesinde rol oynuyor. ABD’de devlet okullarında ve özel
öğretim kurumlarında öğretmenlerin kazançları değişiklik
gösteriyor. Bu nedenle değerlendirmeler yıllık kazançlar üzerinde
belirleyici bir role sahip. Bu alanda ABD’de uzun yıllar çalışan
MEF Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Özcan,
Türkiye’de yapılmak istenenin, ABD’den farklı olduğu görüşünde.
Özcan’a göre ABD’de olduğu gibi öğrenci değerlendirmeleri, sadece
öğretmenlere geri-bildirim vermek için kullanılmalı, onların
kariyerini doğrudan etkilememeli:
“Türkiye’de taslakta ortaya konulan sisteme göre, öğrenci
değerlendirmeleri, öğretmenlerin mesleki anlamda gelecekleri
üzerinde çok fazla etkili olacak gibi duruyor. Bunlar, öğretmenlere
geri-bildirim vermek için kullanılabilir. Türkiye’de de
öğretmelerin performansları tabii ki ölçülmeli, ancak bunlar
öğretmen için bir tehdide dönüşmemeli.”
İNGİLTERE
HEDEFİ YAKALAMAYAN GİDER
İngiltere’de öğretmenlerin performansı, eğitim yılının başında
konulan hedeflere ve ders içi gözlem raporlarına göre ölçülüyor.
Öğretmenlerden sorumlu olan okul yöneticileri akademik yılı
başında, eğitimcilerle yapılan toplantıların ardından hedefleri
belirliyor. Örneğin bir matematik öğretmeninden, öğrencilerinin bu
alandaki düzeylerini ‘seviye 5’e çıkarması istenebiliyor. Dönem
içinde yapılan ders içi gözlemler de, okul profesyonelleri
tarafından yürütülüyor. Eğer burada yeterli memnuniyet düzeyi
sağlanmazsa, öğretmene eksik olduğu alanlarla ilgili destek
sunuluyor. Ardından bir gözlem daha yapılıyor. Bunda da başarısız
olan öğretmenin okulla ilişiği kesilebiliyor. Aynı şekilde yıl
sonunda hedefleri yakalayamamış eğitimciler, okul yönetiminin
kararıyla gönderilebiliyor. Ülkede öğretmenlerin seviyeleri,
hedefleri yakalama oranları ve ders içi gözlem raporlarına göre
yükseliyor. İlk etapta 6 seviye bulunuyor. Ardından üst düzey 3
seviye daha geliyor. Bu seviyelere göre gelirler, on binlerce
sterlin oynuyor. İngiltere’de öğrenci ve velilerden, öğretmenleri
değerlendirmeleri beklenmiyor, bunlar zaman zaman yapılsa bile,
öğretmenlerin kariyerlerinin şekillenmesinde etkili olmuyor. Ülkede
bir dönem öğretmenlik yapan ve eğitim alanındaki çalışmalarını
University College London’da (UCL) sürdüren Doç. Dr. Yasemin
Allsop, bunu öğrencilere bırakmanın iyi sonuçlar doğurmayacağını
söylüyor. Allsop, “İngiltere’de öğrencilerin değerlendirmeleri,
öğretmenlerin kariyerleri üzerinde belirleyici değil. Bu
öğrencilerinden asla beklenmiyor. Öğrencilerin bir öğretmeni
sevmemesi, o eğitimcinin başarısız olduğu anlamına gelmez, bu çok
öznel bir yaklaşım olur. Türkiye’de de İngiltere’de olduğu gibi bu
işi eğitim profesyonellerinin eline bırakmak daha doğru” diyor.