Myanmar Ordusu'nun ve Budist çetelerin aktıldığı soykırım binlerce Müslümanın öldürülmesine ve yüz binlercesinin de vatanlarını terk etmesine sebep oldu. Zulmün devam ettiği Arakan'da geçtiğimiz günlerde BBC kameralarına yansıyan gerçekler Uluslararası Af Örgütü'nün de gündemine girdi.

Myanmar yönetiminin "Arakanlılar kendi evlerini yakarak ayrılıyor" yalanını çürüten görüntülerde Budist çeteler polis yardımıyla Müslüman köyleri yaktıklarını itiraf ediyordu. Af Örgütüne göre ise Arakan eyaletinde 80'den fazla yer üç haftada yakıldı ve Af Örgütü çalışanlarının konuştukları görgü tanıkları, yangınları Myanmar ordusu ve destekçi grupların benzin ya da roketatarlarla gerçekleştirdiklerini belirtiyor.

'ETNİK TEMİZLİK'

Uluslararası Af Örgütü kanıtlarını yangın algılama verileri, uydu görüntüleri, fotoğraflar ve videolar ile görgü tanıklarıyla röportajlara dayandırıyor. Af Örgütü'nün Kriz Müdahale Direktörü Tirana Hassan, "Bu kanıt inkar edilemez. Myanmar güvenlik güçleri Rohingya (Arakanlılar) insanlarını Myanmar'dan kovmak için kuzeydeki Rakhine (Arakan) eyaletini planlı bir kampanyayla ateşe veriyorlar. Yanlışlık olmasın, bu bir etnik temizlik" dedi. Af Örgütü güvenlik güçlerinin önce bir köyü çevrelediklerini, insanlar kaçarken onları vurduklarını ve ardından köylerini yaktıklarını söyledi ve bunları "insanlığa karşı suçlar" olarak tanımladı. Af Örgütü, Arakanlı isyancıların Budistlerin evlerini yaktıklarına dair güvenilir duyumlar aldıklarını ancak bunları bağımsız olarak doğrulayamadıklarını da açıkladı.

400 BİN ARAKANLI BANGLADEŞ'E KAÇTI

Şiddet olaylarının başladığı günden beri yaklaşık 400 bin Arakanlı Bangladeş'e kaçtı. Myanmar'da yaşayan Arakanlı Müslümanlar "yasa dışı göçmen" olarak kabul ediliyor ve vatandaşlık haklarından mahrum yaşıyorlardı. Myanmar, kriz nedeniyle uluslararası toplumun baskısı altında.

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Myanmar'ın demokrasisinin karar anıyla karşı karşıya olduğunu söyledi. Tillerson, "Şiddet durmalı, zulüm durmalı" dedi. Birleşmiş Milletler de, Myanmar'da Arakanlı Müslümanlara karşı 'tam bir etnik temizlik örneği yaşandığını' söylemişti. BM Güvenlik Konseyi, şiddet olaylarının sona ermesi için ivedilikle adım atılması çağrısında bulunmuştu.