AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Sakarya'nın Adapazarı ilçesindeki bir restoranda AK Parti Sakarya İl Başkanlığınca düzenlenen "Basın Buluşması"nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Döviz kurundaki dalgalanmaya değinen Kurtulmuş, enflasyonla ilgili meselenin, bir küresel tarafının bulunduğunu, salgın sırasında küresel ekonomide ciddi bir enflasyon baskısı ortaya çıktığını söyledi.

Bu durumun temel nedenleri bulunduğunu anlatan Kurtulmuş, üretim maliyetleri bakımından dünyada olağanüstü yüksek fiyat artışlarının gündeme geldiğini, buna ilave olarak birçok ülkede arz ve tedarik zincirlerinde kopukluklar olduğunu kaydetti.

GELİŞMELERİN TÜRKİYE'YE ETKİSİ

Kurtulmuş, Türkiye'nin 2020-2022 arasındaki 2 yıllık salgın sürecinde, tedarik zinciri ve üretim bakımından zorluğa düşmediğine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Türkiye bu sırada doğal gazın dörtte üçünü devlet olarak sübvanse etti, elektriğin de yarısını sübvanse ettik. Yani o yükü vatandaşa yansıtmamak için. Buna rağmen bu gelişmelerin, Türkiye ekonomisi üzerinde etkisi oldu. Bir de geçen sene bütün dünyada, Türkiye'de de kuraklık yaşandı. Bunun vermiş olduğu etkiyle gıda fiyatlarında olağanüstü artışlar oldu. Bunun sonucu olarak çok yüksek fiyat artışıyla karşı karşıya kaldık. Ayrıca dövizin, ekonomik gerekçeler dışında bu kadar hızlı yükselmesi, bunun da piyasalar üzerinde olumsuz etkileri oldu."

Kurtulmuş, salgın sürecinde üretimin devam etmesi, insanların istihdamının sağlanması için çalıştıklarını vurgulayarak, bunun sonucu olarak geçen yıl 225 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştiğini, Türkiye'nin dünyada büyümeyi sağlayan birkaç ülkeden birisi haline geldiğini anlattı.

Bu rağmen fiyatların artması nedeniyle vatandaşların alım gücü bakımından zor bir durumla karşı karşıya kaldığını belirten Kurtulmuş, bu kapsamda asgari ücrette tarihi bir artış gerçekleştiğini, daha sonra memur ve emeklilerin maaşlarına zam yapıldığını, ayrıca temmuz ayında gelişmelere göre bir düzenleme daha yapılmasının planlandığını bildirdi.

"TARIMSAL ÜRETİMDE İNŞALLAH BOLLUK YAŞAYACAĞIZ"

Türkiye'deki ekonomik gelişmelerden bahseden Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"İlk planda yapılacak olan şey; dar gelirli, yani ücretli vatandaşlarımızın alım gücünü bir miktar yukarıya çıkarmaktır. Orta vadede yapılacak olan şey; dövizi sabit bir hale getirerek ekonomide öngörülebilirliği ve istikrarı sağlamaktır. Türkiye o istikamette gidiyor Allah'ın izniyle. Bu sene tarımsal üretimde inşallah bolluk yılı yaşayacağız. Yaz ayları başlarında da Türkiye turizm bakımından da fevkalade bir gelişmeyi kaydedecek. Böylece Türkiye, durumu düzeltebilecek imkan ve kaynak bulacaktır.

Özetle kısa dönemde, istikrarın sağlanması, vatandaşın alım gücünü artıracak ilave tedbirlerin alınması ve fiyatların aşağıya çekilmesiyle bu öngörülebilirlikle birlikte inşallah yaz başlarından itibaren fiyatlarda aşağıya doğru bir geçişin, enflasyonda aşağıya doğru bir düşüşün gözlemlenebileceğini görüyorum."

ALIM GÜCÜNÜN ARTMASI İÇİN TEDBİRLER

Kurtulmuş, fahiş fiyat artışlarının önüne geçilmesi ve enflasyonla mücadeleye yönelik çalışmaların sürdüğünü dile getirerek, "Masanın üzerinde olabilecek hangi tedbirler varsa bunların hepsi masanın üstündedir. Vatandaşımızın alım gücünün yukarıya doğru çekilmesi için her türlü tedbir alınmaktadır. Enflasyonun, hakikaten yakıcı bir gelişme olan enflasyondaki yükselmenin de aşağıya doğru çekilmesi için gayret sarf ediyoruz. İnşallah, birkaç ay içerisinde bunu hep beraber göreceğiz." ifadelerini kullandı.

"Sanayide enerji kısıtlaması"na ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, bunun beklenmedik bir durum olduğunu belirterek, İran tarafındaki enerji arzında problemden kaynaklanan bir durum olduğunu söyledi.

SANAYİDEKİ ENERJİ KISITLAMASI

"Geçicidir, inşallah çok kısa süre içerisinde bunu toparlayacağız." diyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Türkiye'de bir miktar doğal gaz depolama alanlarındaki doğal gazın da kullanılacağı ve bu arzda elimizdeki bütün imkanları kullanarak belki farklı yerlerden de doğal gaz tedarik ederek bunların ortadan kaldırılacağını kısa süre içerisinde göreceğiz. Çok ağır kış tablosuyla karşı karşıyayız. Bu tabloda tek tek hane halkının bundan zarar görmemesi, yani doğal gazında kısıntıya gidilmemesi için bir tedbir olarak o da fabrikası ya da işi duraksadığında tezgahı dağılmayacak -yani süt, et, ilaç sanayi gibi bazı sanayilerde kesinti yapılmadı- fabrikasını birkaç gün tatil etmesinde sakınca görülmeyen yerlere doğal gaz verilememiştir. En kısa zamanda bu telafi edilecek.

"Türkiye'nin nasıl son zamanlarda Karadeniz'de, Akdeniz'de doğal gaz kaynakları bulmak için gayret sarf ettiğini, yurt dışından gemiler aldığını, kendi gemilerini yaptığını bütün tehditlere rağmen Akdeniz ve Karadeniz'deki bu doğal gaz ve hidrokarbon arama faaliyetlerinden niye vazgeçmediğini bir kez daha anlıyoruz. Karadeniz doğal gazı 2023'te kullanıma girecek, diğer kaynakları da bulacağız ve Türkiye birkaç sene içerisinde ümit ediyorum ki doğal gaz kaynakları bakımından dünyanın önemli ülkelerinden birisi haline gelecektir."

İNTERNET MEDYA YASASI

Bir basın mensubunun "İnternet medya yasası ne zaman çıkacak" şeklindeki soru üzerine Kurtulmuş, bu konuda başbakan yardımcılığı yaptığı dönemi hatırladığını, o zamandan başlayan çalışmalar bulunduğunu aktararak, zaman zaman sektörden gelen talepler olduğunu ve bazı revizeler yapılmaya çalışıldığını anlattı.

Konunun hükümetin gündeminde bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, bu yasanın Türk medyası için zaruri olduğunu kaydetti.

Kurtulmuş, yasası, çalışma şartları ve neye tabi olduğu belli olmayan bir basın grubu olmasının, en azından basındaki rekabet bakımından eksik rekabet olduğunu dile getirerek, bunun giderilmesi gerektiğini vurguladı.

Sakarya'nın 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'ndeki halini bildiğini belirten Kurtulmuş, kentin yapılan çalışmalarla üniversitesi, fabrikaları, organize sanayi bölgeleri, tarım ve turizmdeki çalışmalarıyla Türkiye'nin önemli kentlerinden birisi haline geldiğini sözlerine ekledi.