Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın kendilerinden özür dilemesini değerlendirdi: "Davranışını olumlu buluyorum. Ancak aday çekme gibi bir durum söz konusu olamaz. Kaldı ki aday çekmenin etkisi öngörülen gibi de olabilir, tersi de..."

“ADAYIMIZI NEDEN ÇEKELİM”

Soru - cevap şeklinde devam eden toplantıda gazetecilerin kendisine yönelttiği soruları cevaplayan Karamollaoğlu, İBB Başkan Adayı Gökçınar'ın adaylıktan çekilmesi yönünde gelen bazı baskı ve taleplere ilişkin, "Adayımızı neden çekelim. Hadi çektik diyelim, seçmenin kime oy vereceğini kim bilebilir. Seçmen bizden adayımızı çekmemizi isteyenlerin aksine bir yaklaşım da gösterebilir. Bu tür şeyleri doğru bulmuyoruz." dedi.

“ADAY ÇEKME GİBİ BİR DURUM SÖZ KONUSU OLAMAZ”

Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın kendilerinden özür dilemesini değerlendirdi:

"Davranışını olumlu buluyorum. Ancak aday çekme gibi bir durum söz konusu olamaz. Kaldı ki aday çekmenin etkisi öngörülen gibi de olabilir, tersi de..."

YILDIRIM NE DEMİŞTİ

Yıldırım dün Milli Görüş’ün yayın organı Milli Gazete'ye ziyaret gerçekleştirmiş, "Saadet Partisi mensubu bu kardeşlerimiz incinmiş olabilir, kırılmış olabilir. Ben bu yüzden kendilerinden özür diliyorum" demişti.

NEDEN SEÇİME GİRİYORSUN DEMEK MODA OLDU

​Saadet Partisi'nin İstanbul adayı Necdet Gökçınar da " ‘Neden seçime giriyorsun?’ demek bu seçimde moda oldu. İster 100 oy alırım ister 5. Bu demokratik bir yarış değil mi? Ayrıca madem benden bu kadar çekiniyorsun, neden 2 kişiyi çağırdığın yere (Yıldırım- CHP İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu'nun ortak canlı yayınına) beni çağırmıyorsun?" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Gökçınar TRT'ye de seslendi: "Madem adaylar kendi müracaat ediyormuş, biz de müracaatımızı yaptık. Bu bir test değil samimi bir başvuru. Davet bekliyoruz. Yalnız TRT elini çabuk tutsun. Seçime 3 gün kaldı."

Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim ise şöyle konuştu: "Tehdit değilse bile rica, minnet, yalvarma şeklinde 'Adayınızı çekin' baskısı var. RP döneminde birlikte çalıştığımız ama birkaç gün öncesine kadar bizi kapılarından kovanlar, şimdi 'Biz kardeşiz' diyorlar."