Konuşmasına 23 Nisan ve TBMM'nin 99. açılış yıl dönümünü kutlayarak başlayan Karamollaoğlu'nun açıklamalarından başlıklar şöyle:
* Dün TBMM’nin açılışının sene-i devriyesiydi. 23 Nisan 1920’de
ülkemizin işgal altında olduğu bir atmosferde, her şeye rağmen iman
varsa imkanda vardır diyen bir grup vatanseverin büyük emeklerinin
sonucudur TBMM yani TBMM milli ve manevi değerlerimiz üzerinde
yükselmiş bu milletin iradesinin yegane tecelligahıdır. Güçlü bir
Türkiye’nin en önemli güvencesi güçlü bir Meclis’tir. Güçlü bir
Meclis’in en önemli şartı ise, kuvvetler ayrımı ilkesinin tesisi ve
temsilde adaletin sağlanmasıdır. Güçlü bir meclis bunun neticesinde
ise adil bir yönetim çocuklarımıza bırakacağımız en önemli
mirastır. Çocuklarımıza yaşanılabilir bir Türkiye'yi miras bırakmak
ise hepimizin öncelikli görevidir.
* Bugün ne yazık ki 16 Nisan Referandumunda geçilen Başkanlık
sistemi ile TBMM gücünü eskiye nazaran kaybetmiştir. Bu durumun
oluşturduğu handikaplar bugün açık bir şekilde görülmektedir.
Özellikle yeni sistemle gelen partili cumhurbaşkanlığının
zararlarını hep birlikte yaşıyoruz. Bizim 16 Nisan referandumundan
önce yaptığımız uyarılar ortadadır. Bugün bu uyarıları AK Parti
içinde önemli isimlerde dillendirmeye başlamışlardır. Biz hatanın
nereden dönülürse kar olacağına inanıyor bu konuda yapılan
açıklamaları samimi buluyoruz. Umarız ki bu hatalardan biran önce
dönülür, partili cumhurbaşkanlığı uygulaması kalkar. TBMM hak
ettiği değeri görmeye başlar.
* Biz eğer problemlerimizin farkına varmak, doğru yorumlamak, doğru
fikirler üretmek istiyorsak bizim karşımıza farklı fikir ve
projelerle gelenleri sakin bir şekilde dinlemeli ve kararı ondan
sonra almalıyız.
* Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hemen seçimler ardından söylemiş olduğu
sıcak demiri soğutmalı ve Türkiye İttifakını sağlanmalıdır.
Despotluk kimseye fayda sağlamaz.
* CHP Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu, şehit cenazesine
katıldığı sırada saldırıya uğradı. Ben kendisine bizzat geçmiş
olsun dileklerimi ilettim, bir kere daha geçmiş olsun dileklerimi
buradan iletiyorum. Bu yaşanan saldırı ne yazık ki siyasette
kullanılan üslubun bir sonucudur.
* Türkiye’de muhalefetin tamamının medya algısı ile
şeytanlaştırılmaya çalışılmasının bir sonucudur. Fakat bu tür bir
hadisenin bir daha yaşanmaması için herkes üzerine düşeni
yapmalıdır.
* İktidar kullandığı dili muhakkak değiştirmeli,
yumuşatmalıdır bir siyasi partiye yakışır tavır
takınmalıdırlar.
* Sayın Cumhurbaşkanı bütün siyasi parti liderlerini bir masa
etrafında toplamalıdır. Ülkemizde el birliği ile bir konsensus
oluşturulmalıdır.
* Ekonomik kriz derinleşiyor. Varlıklarınızı ipotek ederseniz
yarın Türkiye'ye el koyarlar.
* Gaz sıkışmasını iktidar düzeltecek.