Müslüm Aktürk - İSTİKLAL

İYİ Parti Isparta Teşkilatı'nda kazan kaynamaya devam ediyor. Yönetim kuruluna haksızlık yapıldığını ve sahip çıkılmadığını öne sürerek 7 ilçe başkanı ile birlikte partisinden istifa eden Fazlı Özgür Tandoğan, kendisini eleştiren İYİ Parti Merkez İlçe Başkanı Murat Çağrı Yıldız'a seslenirken, 'Önce herkes vicdanının önünü süpürsün, sonra başkaları ile ilgili konuşsun' dedi.

Özgür Tandoğan yaptığı yazılı açıklamada, İYİ Parti Isparta Merkez İlçe Başkanı Murat Çağrı Yıldız'ın bayramlaşma töreninde yapmış olduğu açıklamalarını esefle karşıladığını bildirdi.

ÇETELEŞME MANTIĞI

'Merkez ilçe başkanından ahlak dersi alacak değiliz' diyen Tandoğan'ın açıklaması şöyle:

'İl Genel Meclisi ve Belediye Meclis üyelerinin parti içi mücadelenin tarafı olmamalıydılar derken; kendilerine açıkça destek olan milletvekilinin de seçilmiş olduğunu unutması enteresandır.

Benim 'çeteleşme mantığı' ile hareket ettiğimi ileri sürmesi de daha trajikomiktir. Mesleği icabı çetenin ne anlama geldiğini bilmesi gerekmektedir. Çete silahlı küçük birlik anlamına gelmektedir ki, biz ancak Kuvayi Milliye gibi memleketimizin savunması için çete olabiliriz.

Yapılan tüm haksızlıklara, tüm kayırmalara, tüm adaletsizliklere, tüm antidemokratik hareketlere ve seçilmişlerin asillerden üstün olmadığına karşı göstermiş olduğumuz duruştur istifa. Bu da en doğal, en tabii hakkımızdır ki kimse bunu sorgulayamaz. Kaldı ki sen taraf olmuş bir başkan adayı iken karşındaki rakibine yapılan haksızlıklara tavır koyamıyorsan, bu memleketi yönetmeye talip olamazsın. Bizler iktidarın tutum ve davranışlarına, parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçmesine, adam kayırmacılığına, haksızlıklarına, adaletsizliklerine ve hukuksuzluklarına karşı olduğumuz için İyi Partiliyiz. Bizler parti içerisinde yapılacak demokratik ve adaletli seçimlere hiçbir zaman karşı olmadık. Seçileni tebrik etmesini de biliriz, istifa edene teşekkür etmesini de…

AHLAK DIŞI İTHAMLAR

Sevgili merkez ilçe başkanından ahlak dersi alacak değiliz. Kimin hangi niyetle, hangi düsturu takındığını da çok iyi biliriz. Sen adaletsizliğe alet olacaksın, hukukçu kimliğinle hukuksuzluğa göz yumacaksın, seçimlerde şaibe içerisinde yer alacaksın sonra kalkıp ahlak dersi vermeye kalkacaksın.

Önce herkes vicdanının önünü süpürsün, sonra başkaları ile ilgili konuşsun. Seçilmişlerin birileri tarafından yönlendirildiği gibi ahlak dışı ithamlar da kendisine yakışmamıştır.'