İstanlbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Varlıkları Daire Başkanlığı bünyesindeki İBB Miras, Fatih Cibali Mahallesi'nde bulunan harap haldeki Seyyid-i Velayet ve Asude Hatun türbelerini restore etti.

26 Temmuz 2021'de başlayan restorasyon çalışmaları, tam 1 yılda tamamlandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentin tarihsel mirasının önemli yapı taşlarından olan iki türbeyi, '150 Günde 150 Proje Maratonu' kapsamında ziyarete açtı. İmamoğlu, türbeler için düzenlenen restorasyon sonrası açılış töreninde bir konuşma yaptı.

İstanbul'un büyüleyici bir şehir olduğunu vurgulayan İmamoğlu, 'İnsan böyle bir şehirde, böyle bir zenginlik ve böyle bir kültürel varlığın içerisinde yaşamanın, ona hizmet etmenin büyük bir onuru ve gururunu hissediyor, yaşıyor' dedi.

İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"200 TARİHİ ESERİN BAKIMINI, ONARIMINI DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE YÖNETİYORUZ"

"Bu güzel insanların özel mekanları, özel anları, özel anıları var bu şehir içerisinde. O bakımdan biz, ayrı bir arayış içerisindeyiz bu şehirde yol arkadaşlarımla. Çok özel çalışmalar yürütüyorlar. Hepsine yürekten teşekkür ediyorum. 'Özel anları diyorum ve anıları' diyorum ya; öyle bir yere giriyoruz, öyle sokağın içinde, öyle bir mekanla karşı karşıya kalıyoruz ki hem şaşırıyoruz hem üzülüyoruz.

Bu bazen Fatih'te, bazen Üsküdar'da, bazen Beyoğlu'nda, bazen diğer semtlerimizde karşımıza çıkabiliyor. Bu hassas ve titiz çalışmayla yürüttüğümüz hizmetlerimizde ve ortaya koyduğumuz sorumluluk bilinciyle, 1200 tarihi eserin bakımını, onarımını düzenli bir şekilde yönetiyoruz. Onlarca yapının restorasyonunu bitirdik ve 40 büyük eserin de restorasyonunu şu anda devam ettiriyoruz.

"MANEVİ ALANLARIN BU ŞEKİLDE KALMASI BENİ DERİNDEN ÜZDÜ"

İBB Miras ekibimiz, uzun yıllardır bakımsız kalmış, bu gerçekten harabe halindeki süreçlerini ele aldılar. Hızlıca harekete geçtiler. Ve 26 Temmuz 2021 tarihinde restorasyon ve çevre düzenlemesi işine başladılar. İlk zamanlarında beni de davet ettiler ve geldim. Gerçekten gördüğüm manzara, beni çok ama çok üzdü.

Bizler, eğer geçmişimize, bizi bugünlere taşıyan ve de örnek aldığımızda aslında 21'inci yüzyılda dahi, gelecek yüzyıllarda dahi felsefesiyle bize yol gösterecek, yoldaş olacak, ışık tutacak güzel insanların bu manevi alanlarının bu şekilde kalması, beni derinden üzdü. Kısa sürede arkadaşlarımız çalışmalarını tamamladılar. Böylece İkinci Beyazıt'ın süt annesi Asude Hanım Sultan'ın ve Aşık Paşazade'nin ölümünden sonra tekkenin şeyhliğini üstlenen türbelerini, değerlerine yaraşır bir görünüm kazanmış haliyle bugünkü durumuna getirdik.

TÜRBEDEKİ ÇALIŞMAYI KİTAP HALİNE GETİRDİK

Bu arada, türbelerdeki çalışmaları da kitap haline getirdik. Bizi dinlemeye gelen bu güzel çocuklarımıza (mahalle sakini çocuklar) da seslenmek istiyorum. Güzel yürekli ve güçlü iradesi olan bu güzel çocuklarımızın da burayı o eserlerden öğrenmelerini elbette arzu ediyorum.

Öğrenen, bilgiyle donanan, akılla ve bilimle geleceğe bakan her çoluğumuz, çocuğumuz, inanın ki vicdanlı bir biçimde, geçmişine de en kuvvetli bir şekilde sahip çıkacak nesiller olacaktır. Körü körüne değil, hurafelerle değil, sağdan soldan işittikleriyle değil, gerçek kaynaklarından elde ettikleri verilerle hareket ettiklerinde, çok sağlıklı bir nesil yetiştireceğimizden hiç kuşkumuz yok.

Bu vesileyle bizi bugün burada yalnız bırakmayan güzel kızlarımıza ve oğullarımıza, o güzel çocuklarımıza yarın özel kitap kamyonumuzu yollayacağız. Onlara yazlık, güzel kitaplar, hediyeler takdim edeceğiz ki buraya ve çevresine daha güzel baksınlar, daha duyarlı çocuklar ve gençler olsunlar.

"ÇILGIN PROJE KAVRAMI DEĞİŞMİŞTİR"

İstanbul'un sahip olduğu kültürel miraslarımıza, tarihi zenginliklerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çılgın proje kavramı değişmiştir. Çılgın proje kavramı, bu şehrin ve bu ülkenin, öncelikli olarak insanına hizmet etmek, demektir. Maneviyatına hizmet etmek demektir. Daha bilgili, akılla, bilimle geleceğe yürüme noktasında, o güzel nesil çocuklarımızın ve gençlerimizin önünü açmak demektir. Burada bugün, işte o güzel projelerden bir tanesini hayata geçirmenin onurunu ve gururunu yaşıyorum."