Bir yılda yüzde 50'nin üzerinde prim yapan altın, kalpazanların da gözdesi haline geldi. Çeyrek, tam ve cumhuriyet altınının içini sarı bakır (pirinç madeni) veya gümüş ile dolduran kalpazanlar, piyasada büyük vurgun yapıyor. Sahte altın üretiminde Avrupa'dan özel olarak getirilen cihazlar kullanılıyor.

Dolayısıyla vatandaşın çıplak gözle bu ürünleri ayırt etmesi mümkün olamıyor. Kuyumcular dahi bu sahte altınları kesmeden veya asit solüsyonu kullanmadan anlayamıyor. Merdiven altında üretim yapan dolandırıcılar, çete haline gelmiş durumda. Anadolu'yu dahi karış karış gezen çete üyeleri, gözlerine kestirdikleri esnaf ve vatandaşa çeşitli yöntemlerle sahte altın satıyorlar.

Kuyumcuya satış, kalpazanlar için bu işin en riskli yöntemi olarak kabul ediliyor. Nihayetinde bir çok kuyumcu, altını artık kesmeden veya test etmeden almıyor. Ancak bazı kuyumcular da kalpazanlardan nasibini alıyor. Vatandaşa direkt satış ise en kolay yöntem... Hastane bahçelerini adres edinen dolandırıcılar, "Hasta yakınım var, acil para gerekiyor" gibi bahanelerle, sahte altını vatandaşa piyasa değerinin altında satıyor.

'VATANDAŞ ANLAYAMAZ'

Altın dolandırıcılığının son dönemde ciddi şekilde arttığını belirten Emtia Piyasaları Uzmanı İslam Memiş "Türkiye çapında tüm esnaf ve kuyumcu odalarının içinde bulunduğu bir iletişim gurubumuz var. Son dönemde burada altın ile ilgili çok fazla dolandırıcılık şikayeti alıyoruz.Bu kalpazanların hedefinde ağırlıklı olarak çeyrek altın, tam altın, cumhuriyet altını ve bilezik-takı grubu yer alıyor. Büyük bir çete haline gelmişler. Öyle ki, Avrupa'dan büyük maliyetlerle özel cihazlar getiriyorlar. Bu cihazlar, emniyetin son zamanlarda yaptığı bazı operasyonlarda da ortaya çıktı. Altının birebir taklidini yapabiliyorlar.

İçini gümüş veya sarı bakır dediğimiz pirinç madeni ile dolduruyorlar. Gramı tutması için bu yöntemi uyguluyorlar. Üretim merdiven altı atölyelerde yapılıyor. Gözle ayırt etmek mümkün değil. Ancak kuyumcunun ürünü kesmesi veya içerisinde asit bulunan solüsyon kullanması gerekiyor" dedi.

TAKLİT EDİYORLAR

Kalpazan çetelerinin çok profesyonel çalıştığını ifade eden İslam Memiş "Öyle sahte ürünler alıyoruz ki, Türkiye'nin dev markalarının patentleri bile yer alıyor. Paketli halde satıldığı için bazı esnaf bunu kesmek istemiyor. Direkt olarak vatandaşa satabiliyor. Piyasada ciddi anlamda bu tür sahte altın yer alıyor. Direkt olarak yakaladığımız kişileri polise teslim ediyoruz.

Ancak 'düğünümde takıldı' gibi yalanlar uydurarak emniyetten çıkıyorlar" açıklaması yaptı. Bu dolandırıcıların 'kalpazan' sıfatı ile yargılanması gerektiğini söyleyen İslam Memiş "Meclis'e bu konuyla ilgili bir yasa tasarısı geldi. Umarım müspet bir sonuç çıkar. Çok kalabalıklar, Anadolu'yu karış karış geziyorlar. Vatandaşa daha kolay satış yapabiliyorlar. Hastanede veya mesai saatleri dışında (kuyumcular kapalıyken) vatandaşları çevirerek 'Dükkanlar kapalı, piyasa fiyatının altına satabilirim' yalanıyla satış yapıyorlar. Dolandırılan kişi ertesi gün bozdurmak için bize geldiğinde gerçeği öğreniyor" diye konuştu.

İNTERNETİ KULLANIYORLAR

Kuyumcularla yüz yüze gelemeyen kalpazanlar, sosyal medya ve interneti kullanıyor. Vatandaşa "ucuz altın" söylemiyle sahte altın sattıklarını belirten İslam Memiş "Yüzde 70 indirimle altın satışı olur mu? Özel günlerde bu yöntemi çok kullanıyorlar. Anneler Günü, Sevgililer günü gibi... Zaten altının maliyeti ortada. Vatandaşlarımız bu kadar indirimli bir satış görürse sakın aldanmasın" uyarısında bulundu.