Olay, Canik İlçesi'nde 2014 yılı Kasım ayında meydana geldi.
İddiaya göre olay günü eve alkollü gelen 5 çocuk babası Erdoğan
Altun, çocuklarını dövdü. Araya geren eşi Bedriye AIltun'u da
dövdükten sonra evden ayrıldı. Bir süre sonra tekrar eve gelen
Erdoğan Altun ile eşinin arasında yine kavga çıktı. Mutfaktan bıçak
alan Bedriye Altun, kocasını tek bıçak darbesiyle karnından
yaraladı. Daha sonra sağlık ekiplerine haber verdi. Ambulans ile
Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan yaralı Erdoğan
Altun, tedavisinin ardından taburcu edildi. Kadın ise ifadesi
alındıktan sonra İl Emniyet Müdürlüğü'nde serbest bırakıldı.
İKİNCİ KEZ HASTANEYE KALDIRILDI, ÖLDÜ
Ambulansla Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan
yaralı Erdoğan Altun, tedavisinin ardından taburcu edildi. Kadın
ise ifadesi alındıktan sonra İl Emniyet Müdürlüğü'nde serbest
bırakıldı. Bir gün sonra evinde fenalaşan Erdoğan Altun tekrar
Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülüp yoğun bakım
servisinde tedavi altına alındı. Ancak yapılan tüm müdahaleye
rağmen hayatını kaybetti. Tekrar gözaltına alınan Bedriye Altun,
çıkarıldığı nöbetçi mahkemede tutuklanarak cezaevine
gönderildi.
5 YIL CEZA ALDI
1'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'yakın akrabayı öldürmek' suçundan
müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan tutuklu sanık Bedriye
Altun, tahrik altında yaralama sonucu ölüme sebebiyet vermek
suçundan 5 yıl, 5 ay hapis cezasına çarptırıp cezaevinde yattığı
süre göz önünde bulundurularak tahliyesine karar verdi.
DOKTORLARI ŞİKAYET ETTİ, TAZMİNAT DAVASI
AÇTI
Olay sonrasında Bedriye Altun, eşinin ölümünde tedavi gördüğü
hastanede kendisine müdahalede bulunan Uzman Doktor B.T. (34) ve
Genel Cerrahi Uzmanı Opr.Dr. Y.K.'nın (62) ihmali olduğu iddiasıyla
savcılığa şikayette bulundu. Adli Tıp Kurumu’nun olayda ağır hizmet
kusurunun olduğunu belirtir raporu doğrultusunda iki doktor
hakkında 5'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Taksirle ölüme neden
olmak' suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava
açıldı.
Bedriye Altun, ayrıca Bölge İdare Mahkemesi’ne ağır hizmet kusuru iddiasıyla Sağlık Bakanlığı aleyhine 260 bin TL manevi, 5 bin TL de maddi tazminat davası açtı. Açılan iki davanın halen devam ettiği belirtildi.
ÖNCE DERİ YIRTILMASI DEDİLER
Tahliye karanının ardından tutuklu bulunduğu Samsun E Tipi Kapalı
Cezaevi’nden çıkan Bedriye Altun, Canik İlçesi’ndeki babasının
evine giderek çocuklarına kavuştu. Çocuklarıyla hasret gideren
kadın yaşadıklarını anlattı. Olay günü eşinin eve alkollü geldiğini
belirten Bedriye Altun, "Büyük kızımın doktora gitmesi gerekiyordu.
Ona 'Gidemezsin' dedi. Tartıştılar. Sonra da üç çocuğumu dövdüğü
için araya ben girdim. 'Sen benim çocuklarıma karışamazsın. Onlar
benim çocuklarım' deyip beni itekledi. Benim o anda canımın
yanmasıyla bir anda aramızda çıkan tartışmadan dolayı olan bir
yaralama. Bu yaralamadan dolayı eşim hastaneye gidiyor. Doktor yara
deri yırtılması deyip eve gönderiyor. Ama ertesi gün tekrar
hastaneye eşimi götürdüğümde ameliyata alındı. Ameliyattan
çıktıktan bir süre sonra hayatını kaybetti" dedi.
Olay sonrasında 1,5 yıl cezaevinde kaldığı dönemde çok sıkıntılar ve zorluklar yaşadığını dile getiren Altun, "En büyük kaybım ailem ve çocuklarım oldu. 1,5 yılda çocuklarımla olan bu kayıbım nasıl ödenecek. Bunun cevabını ben doktorlardan istiyorum. Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Sadece bir deri yırtığı deyip dikip de hastaneden gönderilmemeli. Bir karın ağrısından gidince bile sabaha kadar müşahede ediliyor. Doktorlar bu durumu neden gözardı etti. Ben doktor ihmali olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili açtığım dava devam ediyor. İnşallah lehimize bir sonuç çıkar. Evlatlarımın hakkını yediler eşim öldü, beni de 1,5 yıl çocuklarımdan ayrı bıraktılar. Güzel ilgilenseydiler sonuç böyle olmazdı. Hastanede kalsaydı o gece böyle bir şey yaşamazdık. Bu davanın sonuna kadar peşindeyim" diye konuştu.
EŞİMİ SEVDİĞİM İÇİN DAYAĞA VE YOKSULLUĞA
KATLANDIM
Eşinden yıllarca şiddet gördüğünü dile getiren Bedriye Altun, "Ben
öldürmek amacıyla asla yapmadım. Çocuklarımı ve kendimi dayaktan
korumak amacıyla yaptım. Korkar, uzaklaşır, gider diye düşündüm.
Ama böyle bir sonuç oldu. Benim 20 senelik yuvam yıkıldı. Ben eşimi
çok seven bir kadınım. Hala da onu çok seviyorum. Sevdiğim için
eşimin yoksulluğuna, dayağına ve her şeyine katlandım" dedi.
BAĞIRSAKTAKİ YIRTIĞI GÖRMEMİŞLER
Bedriye Altun’un avukatı Ata Giritli, olayda müvekkilinin de mağdur
olduğunu belirterek, "Hazırlanan Adli Tıp Raporunda iki doktorun
hasta ile ilgili doğru teşhis koymayıp, Erdoğan Altun’un
bağırsağındaki yırtığı hastaneye geldiği ve film çekildiği ilk anda
görmeyerek, dosyasını usul ve mevzuata göre tutmayarak, hastayı 24
saat müşahede altında tutmayarak ağır hizmet kusuru işledikleri
belirtiliyor. Yapılan ilk müdahalenin ardından hasta hayati tehlike
yoktur diye taburcu ediliyor. Halbuki bağırsağında delinme var
doktorlar bunun farkında değil. 24 saat geçmeden kişi rahatsızlanıp
tekrar hastaneye getiriliyor. Bu sefer de kurtarılamayarak ölüyor"
dedi.