Ceza Dairesi Başkanı Sadık Özkan, avukatlara dönerek, " Kolluk görevlisi arkadaşlar sanığın gelmek istemediğini söylediler, sizin bilginiz var mı?" diye sordu. Söz alan Berberoğlu'nun avukatı Murat Ergün de "Müvekkilim hali hazırda hala milletvekilidir. Eğer müvekkilime kelepçe takılıp salona getirilmek istendiyse, gelmek istememiş olabilir"dedi. Bunun üzerine Ceza Dairesi Başkanı Özkan sanığın geldiği bilgisinin kendisine verildiğini belirtti. Yaklaşık yarım saat sonra Enis Berberoğlu duruşma salonundaki yerini aldı. Duruşmaya CHP Milletvekili Mustafa Balbay, Gürsel Tekin, Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu'nun da aralarında bulundugu çok sayıda milletvekili de duruşmaya izleyici olarak katıldı.

'KAPALILIK' KONUSUNDA TARAFLARA SÖZ VERİLDİ

Sesli ve görüntülü kaydın yapıldığı duruşmada, duruşmanın kapalı yapılmasına ilişkin taraflara söz verdi. Söz alan şikayetçi Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) adına konuşan avukat, “İlk derece mahkemelerinde duruşmalar sürekli kapalı yapıldı. Bu konuda takdir mahkemenindir" dedi. Şikayetçi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Hatice Özay da “Takdir mahkemenindir" dedi.

ERGÜN: DURUŞMANIN ALENİ YAPILMASINI TALEP EDİYORUZ

Berberoğlu'nun avukatı Murat Ergün de “Kapalılık konusunda 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir karar verildi. Ancak dosya dairenize gelene kadar kamuoyunda bilinmeyen bir husus kalmamıştır. Kural aleniyettir. İstisnayı gerektirecek bir durum söz konusu olmadığından biz duruşmanın aleni yapılmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

SALON BOŞALTILDI

2. Ceza Dairesi de kamu güvenliği gerekçesiyle duruşmanın kapalı yapılmasına karar verdi. Daire, Berberoğlu'nun eşi ve çocuklarının kapalılıktan istisna tutulmasına ancak kapalılıktan kaynaklı konularda açıklama yapmamaları konusunda uyarıda bulundu. Bunun üzerinden gazeteciler, milletvekilleri ve izleyiciler duruşma salonunda dışarı çıkarıldı. Duruşma kapalı olarak devam ediyor.

MAHKEME ÖNÜNDE AÇIKLAMA YAPILDI

Kapalılık kararının ardından Bölge Adliye Mahkemesi'nin önünde açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, kapalılık kararı alındığını ve karara saygı duyarak salonu terk ettiklerini belirterek, “Bugün adaletin tecelli edeceğine, yürekten inanıyoruz. Tuzun kokmadığını düşünüyoruz. Bu bakımdan mahkemeden, adalet ölçüleri içerisinde hukukun evrensel normları içerisinde ve yürürlükteki hukuk mevzuatları çerçevesinde bir karar çıkacağını umuyoruz, bekliyoruz" dedi.

DAVANIN GEÇMİŞİ

CHP Milletvekili Enis Berberoğlu, "MİT TIR'ları görüntülerinin yayınlanması" Davası'nda 14 Haziran 2017 tarihinde "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini, siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklamak" suçunu işlediği gerekçesiyle 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı ve tutuklandı. Berberoğlu'yla aynı davada yargılanan Can Dündar ve Erdem Gül'ün dosyaları ise ayrıldı. Enis Berberoğlu'nun avukatları karara itiraz ederek, İstanbul Bölge Adliye Mahkmesesi'ne başvurdu. Berberoğlu'nun avukatları aracılığıyla yaptığı istinaf başvurusunu yerinde bulan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararının bozulmasına 9 Ekim'de karar verdi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi de, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nin kararını, "usul ve yasaya aykırı olduğu" gerekçesiyle 7 Kasım da iade edilmesine karar verdi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi iade kararında, "(İstinaf Mahkemesi) Adeta kendini yüce Yargıtay'ın yerine koyarak esastan bozma yapmış, mahkememizin bağımsızlığına, karar verme özgürlüğüne müdahale etmiştir. Hatta Bölge Adliye Başsavcılığı dahi bu hatalı uygulama karşısında sessiz kalmamış, itiraz yetkisi olmamasına rağmen 'görüldü' yaparken dile getirdiğimiz hususlarda eleştirilerde bulunma zarureti hissetmiştir" ifadelerine yer verildi. Kararda, istinafın yetkisi ve görevi dahilindeki bir konuda söz konusu yetkiyi kullanmayıp görev ve yetkisini ilk karar veren mahkemeye devretmesinin usul ve yasaya açıkça aykırılık teşkil ettiği kaydedilerek "Her ne kadar Yargıtay, Bölge Adliye Mahkemesi bozma kararlarına karşı ilk derece mahkemelerinin direnemeyeceğini, direnme yasağı olduğunu içtihat altına almışsa da bu içtihadın, kanuna uygun şekilde yapılmış bozma kararlarına münhasır olduğunun kabulü gerekecektir" denildi. Kararda, tüm bu nedenlerle "bozma kararının usul ve yasaya aykırılık teşkil etmekle verilen bozma kararı yönünden mahkemece yapılacak bir işlem olmadığından" karar verilmesine yer olmadığına hükmedildi.