Tayvan lideri Tsai Ing-wen, ABD Sağlık Bakanı Alex Azar'ın adaya ziyaretinde düzenlenen ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü'nü (DSÖ) siyasi önceliklere göre hareket etmekle suçlayarak, "Siyasi değerlendirmeler hiçbir zaman sağlık hakkının önüne geçmemelidir. Tayvan'ın DSÖ toplantısına katılmasının engellenmesi, evrensel sağlık hakkının ihlalidir." ifadelerini kullandı.

Tayvan'ın pandeminin başından bu yana salgınla mücadelede örnek bir başarı gösterdiğini vurgulayan Tsai, "Kendi mücadelemizde ulaştığımız müspet sonuçlardan yola çıkarak diğer ülkelere deneyimlerimizi aktarabilir, onlarla çabalarımızı koordine edebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

DSÖ'nün karar alma mekanizması Dünya Sağlık Asemblesinin 73. toplantısı 18 Mayıs'ta İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılmış, Çin'in itirazları üzerine Tayvan temsilcilerinin toplantıya katılması engellenmişti.

ÇİN-TAYVAN ANLAŞMAZLIĞI

Çin'de 2. Dünya Savaşı'nın ardından yaşanan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine, Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Komintag) üyeleri Tayvan'a yerleşip, 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.

Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri 1971 yılına kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesi, ardından 1971'de yapılan BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.

Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Çin'i uluslararası toplumda sadece kendilerinin temsil ettiğini savunuyor ve Tayvan'ın BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsiline karşı çıkıyor.