Yaklaşık 25 yıldır yaptığı karikatür ve kara kalem çalışmalarıyla Türkiye ve dünyada çeşitli ödüller alan 41 yaşındaki Hasan Canbaz, salgından önce kalp rahatsızlığı nedeniyle 2 yıla yakın hastanede tedavi gördü.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde risk grubunda olduğu için Düzce'de yalnız yaşadığı evden dışarı çıkmadan sanatını sürdüren Canbaz, atık çay, şeker, yumurta ve ilaç kutuları ile tahta parçalarının üzerine sevdiği sanatçıların resmini çizmeye başladı.

Kara kalem ve boyalarla yaptığı resimleri sosyal medyada paylaşan Canbaz'ın çizimleri beğeni topladı. Canbaz, salgın sürecinde yaptığı yaklaşık 1500 eseri isteyenlere hediye ediyor.

"Çöpe gidecek her şey bir resme dönüşüyor"

Hasan Canbaz, AA muhabirine, çalışmalarıyla yıllardır elinden geldiği ölçüde sanata ve sanatçıya değer katmaya çalıştığını anlattı.

Türkiye'nin birçok yerinde sergi açtığını dile getiren Canbaz, yurt içi ve yurt dışında çok sayıda ödül aldığını kaydetti.

Geçirdiği ağır kalp rahatsızlığı nedeniyle salgın döneminde evinde olduğunu aktaran Canbaz, "Gözüme marketten aldığımız çay, sağlığım için kullandığım ilaç ve karton atıkları çarptı. Bunların üzerine resim çizmeye başladım. Amacım atık malzemeleri sanatla değerli bir hale getirmekti. Eserlerde değerli sanatçılarımıza yer verdim. Büyük ilgi çekiyor, uluslararası ödüller alıyorum." diye konuştu.

Canbaz, çevresinden ve sanat camiasından olumlu tepkiler aldığını vurgulayarak şunları kaydetti:

"İlginç ve değişik bir sanat akımı oluştu. Portre sanatına farklı bir nüans vermiş oldum. Bu alanda görülmemde, sosyal medyanın çok büyük etkisi oldu. Dünyanın birçok yerinden davet alıyorum fakat salgından ötürü çıkamıyorum. Atık malzeme olan her şey benim için bir sanat. Bu, ilaç kutusu, çay kutusu, yumurta kabı olabiliyor. Özellikle büyük beyaz eşya kartonları devasa sanat eseri oluyor. Bunları çevremde isteyenlere hediye ediyorum."

Tüm atık malzemelerin sanata dönüştürülebileceğini söyleyen Canbaz, "Bunu sanata değer veren, amatör veya profesyonel şekilde uğraşan meslektaşlarıma tavsiye ederim. Bu şekilde doğaya saygımızı göstermiş oluruz. Çöp olarak gidecek atıklar, sanat eseri olarak evimizde kalıyor. Bir farkındalık yaratmak istedim ve amacıma da ulaştım." dedi.