CHP yönetimi, parti içi kavgaları sonlandırmakta kararlı. Genel
Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, bu kararlılığı "Kavga edenleri
gerekirse kapının önüne koyacağım" sözleriyle gösterdi.
Olağanüstü kurultay çağrısıyla başlayan tartışmaları bitirme
konusunda gerekli adımlar atılacak. Karar gazetesinden Erol
Metin'in haberine göre "Zaten PM'de, kapalı toplantılarda
görüşlerini, eleştirilerini dile getiriyorlar. Buna rağmen medya
önünde konuşarak partiye zarar veriyorlar. Sadece bizim değil,
yüzde 49 blokunun tamamının emeğine saygı gösterilmiyor"
şeklinde rahatsızlığını dile getiren Genel Merkez kaynakları,
disiplin mekanizmasının işletilmesinin Mersin Milletvekili Fikri
Sağlar'la sınırlı kalmayabileceğine işaret etti. Uyarılara aldırış
etmeyip partiyi kamuoyunda zor durumda bırakan diğer isimler için
de düğmeye basılabileceği vurgulandı. Eski Genel Başkan Deniz
Baykal'ın da parti disiplinine uyma zorunluluğu bulunduğu,
gerekirse onun hakkında da yasal sürecin başlatılabileceğinin altı
çizildi.
TEPKİ VAR...
Olağanüstü kurultay tartışmasının fitilini ateşleyen Deniz Baykal,
parti yönetimini başarısızlıkla suçlayan Yalova Milletvekili
Muharrem İnce ile MYK'daki görevlerinden istifa eden İzmir
Milletvekili Selin Sayek Böke, Fikri Sağlar için Yüksek Disiplin
Kurulu'na sevk kararının çıktığı Parti Meclisi toplantısında ve
Pazartesi günkü belediye başkanları toplantısında hedefteydi. Çok
sayıda PM üyesi ile belediye başkanı, Baykal, İnce ve Böke'nin de
Sağlar gibi disiplin suçu işlediğini, bu yüzden 3 ismin de YDK'ya
sevk edilmesi gerektiğini savundu. Diğer yandan CHP'li il
başkanlarının ardından belediye başkanları da Kılıçdaroğlu
yönetimine desteklerini bildirdi. Geçtiğimiz Pazartesi günü
Ankara'da toplanan belediye başkanlarının, "İmza toplayıp
deklarasyon yayınlayalım" teklifinde bulunduğu ancak
Kılıçdaroğlu'nun bu öneriye sıcak bakmadığı öğrenildi. Kamuoyuyla
paylaşılan belediye başkanları toplantısı sonuç bildirgesinde ise
parti içi tartışmalara atıfta bulunularak, Kılıçdaroğlu'na destek
verildi.
PARTİNİN YENİ SÖZCÜSÜ TEZCAN
CHP'de Selin Sayek Böke'de boşalan parti sözcülüğü görevine Genel
Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan atandı. Dünkü MYK'da yeni görevine
başlayan Tezcan ilk basın toplantısının gündemi de 16 Nisan
referandumu oldu. Anayasa değişikliği geçmediği halde, geçmiş gibi
bir gayrimeşru sürecin başlatıldığını savunan Tezcan, bu gayrimeşru
sürecin kurumlarını oluşturulmaya çalışıldığını, bunlardan ilkinin
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu olduğunu ileri sürdü. Karma
komisyonun oylamasına CHP'nin katılmayacağını ifade ettiğini
belirten Tezcan, "Bu mühürsüz seçimin gayrimeşru yapılanmasının
parçası olmamaya karar verdik ve bu çerçevede Hakimler Savcılar
Kurulu oylamasına katılmayacağız. Kendilerini baş başa bıraktık. Bu
yapının kurucularını baş başa bıraktık. Yeni bir cemaat-siyaset
ittifakının Türkiye için hayırlı bir sonuç yaratacağını
düşünmüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Tezcan, ile Danıştay'ın 149'uncu kuruluş yıl dönümü kutlamalarına
katıldıklarına dikkati çekerek, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör'ün
yaptığı açıklamanın, hem yargının hem de yüksek yargının hangi
noktaya geldiğini göstermesi açısından çarpıcı olduğunu vurguladı.
Güngör'ün, "anayasa değişikliğiyle, kuvvetler ayrılığının belirgin
bir şekilde ifade edildiğini" söylediğini aktaran Tezcan,
"Sanıyorum bunu söyleyebilmek için hukukçu olmak değil ama bugünün
Danıştay Başkanı olmak gerekiyormuş" ifadesini kullandı. Tezcan,
Kılıçdaroğlu'nun ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcılığına
henüz bir atama yapmadığını ve bunun kendi tasarrufunda olduğunu
sözlerine ekledi