Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Sezer Sağlam, yaptığı açıklamada, yüksek doz C vitaminin hastalar tarafından sık sorulduğunu ve yararına inanıldığını dile getirdi.

Kimya sanayinin gelişimine bağlı olarak 1950'li yıllarda dünyada ilaçtan ziyade vitamin tablet ve ampullerinin seri olarak üretildiğini, 50-60 yılın birikimi olarak bu konularda yalan-yanlış bilgilerin insanları etkilediğini ifade eden Sağlam, 1970'lere gelindiğinde kanserde hücre kültürü çalışmalarının hız kazandığını ve birçok molekülü laboratuvarda deneme olanağının başladığını anlattı.

Sağlam, kimyasal olarak şekere benzemesi ancak vücut hücrelerinin bunu enerji olarak kullanamamasının C vitamininin ilaç olarak kullanabileceği umudu yarattığını ifade ederek, "C vitaminin vücuttaki ana görevi bağ dokusu (kollajen) oluşumunu sağlamaktır. Bitkiler ve hayvanların bir kısmı C vitamini üretebilmektedir ama insan bunu kesinlikle üretememektedir ve dışardan almak zorundadır." değerlendirmesinde bulundu.

Yapılan çalışmalarda C vitamininin kanserli hastalarda bir etkisinin olmadığının belirlendiğini aktaran Sağlam, şu bilgileri verdi:

"C vitamini kanserin tedavisinde ve önlenmesinde kullanılmamalıdır. Çalışmalar, hiçbir yararı olmadığını göstermiştir. C vitamini eksikliği ayrı bir konudur ve tamamlanması gerekir. Burada tartışılan nokta ihtiyaç fazlası ve tedavi amaçlı kullanımdır."

Sezer Sağlam, 2001'de yapılan karşılaştırmalı çalışmada ise fazladan alınan C vitamininin soğuk algınlığında hiçbir yararının görülmediğinin anlaşıldığını dile getirerek, yine C vitamininin damar sertliğini düzeltmediği, erken doğumu engellemediği, akut pankreatit tedavisinde yeri ve katkısı olmadığının ortaya konulduğunu kaydetti.