Tabiînin büyüklerinden Süfyan-ı Sevrî (r.a.) (v. 161); 'Biz bunu 50 sene tatbik ettik, rızık genişliğinden başka bir şey görmedik' demiştir. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Selleme Hazretleri Medine-i Münevvere'ye hicret buyurduğunda Yahûdilerin Âşûra günü oruç tuttuklarını gördü ve 'Bu ne orucudur?' diye sordu.
'Bu gün büyük bir gündür. Bugün Allah Azze ve Celle'nin İsrailoğullarını Firavundan kurtardığı gündür. Mûsa (a.s.) (Allah'ın bu lütfuna şükür için) oruç tutmuştur. (Biz de tutarız)' dediler. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Selleme Hazretleri; 'Biz Mûsa'nınsünnetini ihya)ya sizden daha layıkız.' buyurdu ve o gün oruç tuttu, Ashabına da tutmalarını emreyledi. Böylece Âşûra orucu vacip oldu. Ancak Ramazan orucu farz kılındıktan sonra Âşûra günü oruç tutmak müstehab olmuştur.
Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Selleme Hazretleri son zamanlarında Yahudi ve Hıristiyanlara muhalefet etmeyi emrettiklerinde Ashabı: 'Ya Resûlallah! Yahudi ve Hıristiyanlar Âşûra gününe hürmet ediyorlar.' dediler. Peygamber Efendimiz Sallallahü Aleyhi ve Selleme Hazretleri; 'Öyle ise gelecek sene -inşaallahü Teala- dokuzuncu günü(yle beraber) tutarız.' buyurdular. Ancak gelecek sene Muharrem ayı geldiğinde Resûlullah (s.a.v.) ahirete irtihal buyurmuşlardı.
ÂŞÛRÂ GÜNÜNÜN ÖNEMİ
Muharrem ayı, Kur'an-ı Kerimde, kıymet verilen, haram aylar olarak bilinen dört aydan (Muharremi Şerif, Recebi Şerif, Zîl'kaade, Zîl'hıcce) biridir. Muharremin birinci günü oruç tutmak, o senenin tamamını oruç tutmak gibi faziletlidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Ramazandan sonra en faziletli oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur.) [Müslim]
Muharrem Ayının en kıymetli gecesi de Aşûre gecesidir. Allahü Teala, birçok duaları Aşûre günü kabul etmiştir.
Hazret-i Âdem'in tevbesinin kabul olması,
Hazret-i Nuh'un tufandan kurtulması,
Hazret-i Yunus'un balığın karnından çıkması,
Hazret-i İbrahim'in ateşte yanmaması,
Hazret-i İdris'in canlı olarak göğe çıkarılması,
Hazret-i Yakub'un oğlu Hazret-i Yusuf'a kavuşması,
Hazret-i Yusuf'un kuyudan çıkması,
Hazret-i Eyyüb'ün hastalıktan kurtulması.
Hazret-i Musa'nın Kızıldeniz'i geçmesi,
Hazret-i İsa'nın doğumu ve vefatı.