Borrell, AB Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, AB'nin Rusya'nın muhtemel saldırganlığı durumunda birlik içinde olduğu yönünde güçlü bir mesaj göndermek istediklerini söyledi.

AB'nin, Rusya ile müzakerelerin dışında kalmadığını savunan Borrell, ABD ile her toplantıdan önce ve sonra görüşüldüğünü ve koordinasyon içinde olunduğunu vurguladı.

Borrell, Rusya'ya karşı yaklaşımın 3 ayağı olduğunu ifade etti. İlkinin diplomasi ve diyalog olduğunu dile getiren Borrell, bu seçeneğin işe yaramaması durumunda AB'nin Rusya'ya vereceği yanıt konusunda oldukça ileri bir konumda olduğunu bildirdi.

"Güçlü bir birlik içerisinde, sadece AB içinde değil, uluslararası olarak hızlı ve kararlı bir eylem olacak." diyen Borrell, son olarak Ukrayna'yı hem mali hem diğer yönlerden destekleyeceklerini, AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Oliver Varhelyi'nin Ukrayna'yı ziyaret edeceğini ve bu ülkeye desteğin diğer yolları üzerinde çalışacağını bildirdi.

Borrell, "Gerekli görülürse Ukrayna'yı siber ve hibrit tehditlerle mücadele konusunda desteklemek için bir misyon görevlendirmeye hazırız." dedi.

Yaptırımların mahiyetine yönelik bir soruyu Borrell, "Caydırıcılığın bir bölümü, bilgi vermemektir. Endişe etmeyin, yaptırımlar uygun zamanda kararlaştırılacak ve uygulanacak." diye yanıtladı.

ABD'NİN PERSONELİNİN AİLELERİNİN UKRAYNA'YI TERK ETME TALİMATI

Borrell, AB Dışişleri Bakanlarının Toplantısına videokonferans yöntemiyle katılan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın, söz konusu talimatın "tahliye" niteliğinde olmadığını, yalnızca kritik önemde görevlerde bulunmayan ve ülkeyi terk etmek isteyen personele yönelik olduğunu söylediğini aktardı.