ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay
John Thomas, Musul'da 230'dan fazla sivilin hayatını kaybettiği
hava saldırılarını DEAŞ'a karşı "karada savaşan güçlere verilen
doğrudan desteğin parçası" olarak nitelerken sivil kayıplarla
ilgili soruşturmanın devam ettiğini bildirdi.
ABD Savunma Bakanlığına (Pentagon) telekonferansla bağlanan
Albay Thomas, Irak ve Suriye'de son haftalarda büyük sivil
kayıplarına yol açan hava saldırılarıyla ilgili soruları
yanıtladı.
Geçen hafta yüzlerce sivilin ölümüne sebep olan Rakka'nın
Mansura beldesinde ve Tabka ilçesinde ve Musul'un batı yakasında
yapılan hava saldırıları ile Halep'in Cina köyünde yapılan cami
saldırısında söz konusu olan sivil kayıplarına ilişkin
değerlendirme çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Albay Thomas,
yapılan incelemelerin iki ile üç hafta arasında sonuçlanmış
olacağını söyledi.
ABD öncülüğündeki koalisyonun 200'den fazla sivilin hayatını
kaybettiği iddia edilen Musul'daki hava saldırılarını savunan
sözcü, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
"Burada bağımsız bir şekilde hedef alma söz konusu değil.
Bunun yakın hava desteği kapsamında icra edilen bir harekat
olduğunu not etmekte fayda var. Bunlar sahada savaşan güçlere
verilen doğrudan desteğin parçası. Sahadaki güçlere destek amaçlı
olarak meşru askeri hedeflere ateş ediyoruz. Bize DEAŞ'ın ateş
siperi olarak bildirilmiş bir yapıya ateş ettiğimizde, gerek o
yapının tamamını veya spesifik bir kısmını hedef alırken bunu
tamamen sahadaki güçlere destek olarak yapıyoruz."
Albay Thomas ayrıca "Basında yer alan binaların üzerine değil
hemen yakınına hava saldırısı düzenlediğimizi biliyoruz. Bazen 100
metre bazen de 10 metre yakınına düşüyor mühimmatımız ama
silahlarımız oldukça isabetli." ifadelerine yer verdi.
Musul'un batı yakasının yoğun nüfuslu mahallelerine girdikçe
sokak çatışmalarının şiddetleneceğini ve buna paralel olarak atılan
bomba sayısının artacağını ifade eden sözcü, sivil kayıplarındaki
artış konusunda kaygılarının arttığını söyledi.
"Artan sivil kayıplarını dikkate alacak şekilde ABD Musul'da
angajmanında değişikliğe gidecek mi?" şeklinde bir soru üzerine
Thomas, "Amerikan askerlerini Iraklı ortaklarımıza uygun şekilde
olabildiğince yakın mesafede tutmak hem düşmanla mücadelede çok
daha etkili olması bakımından hem de sahada ne olup bittiği
konusunda ilk elden kaynağa sahip olma fırsatı vermesi bakımından
önemli olacaktır." cevabını verdi.
Sözcü, bununla birlikte angajman konusunda bir değişikliğe
gitmeyeceklerini, süreç ve prosedürlerin uygun olduğunu ama bu
prosedürleri en doğru bir şekilde uygulamaya çalıştıklarını ifade
etti.
Musul'da sivil kayıpların yol açan saldırıların incelemesinin
koalisyon için en öncelikli iş olduğunu kaydeden sözcü, "Son on gün
içerisinde çekilmiş 700 ayrı saldırı videosunu inceliyoruz. Bu sayı
kabaca atılmış mühimmat sayısına tekabül ediyor." dedi.
Son günlerde tartışma konusu olan sivil kayıpları ile ilgili
başta keşif uçuşları ve saldırı videoları olmak üzere sosyal medya
ve basında yer alan haberler ile Irak resmi makamlarından da bilgi
toplandığını söyleyen Thomas, yapılan incelemelerden hiç birinin
henüz resmi bir yasal soruşturma aşamasına getirilmediğini ifade
etti.
Sivil kayıplarının olduğu birçok yere karadan girme
imkanlarının zor olduğunu aktaran Thomas, Musul'da Irak güvenlik
güçleri bölgeyi DEAŞ unsurlarından temizledikçe ABD'li yetkililerin
sahada inceleme yapacağını kaydetti.
"SİVİLLERİN KALKAN OLARAK KULLANILDIĞININ
FARKINDAYIZ"
Diğer taraftan, ABD Savunma Bakanı Jim Mattis ise Katar'ın
Savunmadan Sorumlu Devlet Bakanı Dr. Khalid bin Mohammed al-Attiyah
ile görüşmesinden hemen önce bir gazetecinin "Musul civarında artan
sivil kayıplarından endişeli misiniz?" sorusuna şu cevabı
verdi:
"Sivillere karşı bizden daha hassas davranan başka bir güç
yok. Düşmanın kadın ve çocukların arkasında saklandığı bir savaş
alanının insani bir kalkan olduğunun da farkındayız. Dolayısıyla
biz de masum insanların hayatlarını kaybetmesini veya yaralanmasını
en aza düşürmek üzere insani olarak elimizden geleni yapacak
şekilde yolumuza devam ediyoruz."