ABD Merkez Bankası (Federal Reserve – Fed), merakla beklenen faiz kararını açıkladı ve politika faizini yüzde 4.5 seviyesinde sabit tuttu. Ancak kararın ardından Fed Başkanı Jerome Powell’ın yaptığı açıklamalar, altın piyasalarında sert dalgalanmalara yol açtı.
Powell, kısa vadede faiz indirimi olasılığının düşük olduğunu net bir şekilde dile getirerek yatırımcıların beklentilerini boşa çıkardı. Bu durum, özellikle altın gibi faizle ters korelasyon gösteren varlıklar üzerinde baskı yarattı.
Altın, tarihsel olarak enflasyon endişeleri ve piyasalarda belirsizlik dönemlerinde güvenli liman olarak görülüyor. Ancak merkez bankalarının faiz politikaları da altının seyrinde belirleyici bir görev alıyor.
Faizler yükseldiğinde altın gibi getirisi olmayan varlıklar yatırımcılar için daha az cazip hale gelirken, düşük faiz ortamı ise altın fiyatlarını destekliyor. Dolayısıyla Fed'in politikaları, küresel altın piyasasında belirleyici faktörlerden biri olmayı sürdürüyor.
Powell’ın Sözleri Beklentileri Altüst Etti
Fed Başkanı Jerome Powell, basın toplantısında ekonominin halen güçlü seyrettiğini, işgücü piyasasının dirençli olduğunu ve enflasyonun hedefe yaklaşmakla birlikte hâlâ istenilen seviyede olmadığını ifade etti.
Bu açıklamalar, piyasada yakın dönemde faiz indirimi yapılabileceği yönünde oluşan iyimserliği gölgeledi. Powell’ın “Enflasyon hedefe yaklaşsa da, henüz istediğimiz noktada değiliz. Sabırlı olmalıyız” şeklindeki sözleri, altın fiyatlarında ani düşüşlere neden oldu.
Bazı analistler, Powell’ın bu açıklamalarının piyasalara “şahin” bir mesaj verdiğini belirtiyor. Yani Fed'in sıkı para politikasını sürdürme eğiliminde olduğuna işaret eden bu mesajlar, yatırımcıların risk iştahını azalttı ve güvenli liman talebinde kısa süreli geri çekilmelere yol açtı. Altın fiyatları, karar öncesinde yükselme eğilimindeyken, Powell’ın açıklamalarıyla birlikte yönünü aşağı çevirdi.
Küresel Belirsizlikler ve Altın Üzerindeki Baskılar
Öte yandan, küresel piyasalardaki jeopolitik riskler ve ekonomik belirsizlikler de altının seyrini etkiliyor. Orta Doğu’da yaşanan gerilimler, Rusya-Ukrayna savaşı, Çin ekonomisindeki yavaşlama gibi faktörler yatırımcıların güvenli liman arayışını artırsa da, Fed’in sıkı duruşu bu talepleri dengelemekte.
ABD'de açıklanan ekonomik veriler, ekonominin hâlâ canlı olduğunu ve istihdam piyasasının güçlü kaldığını gösteriyor. Bu da Fed’in faizleri yüksek tutmak için hâlâ alanı olduğu görüşünü destekliyor.
Hal böyle olunca, altın yatırımcıları iki arada bir derede kalmış durumda. Bir yandan enflasyon ve jeopolitik riskler altını desteklerken, diğer yandan faizlerde indirim beklentisinin ötelenmesi fiyatları baskılıyor.
Altın Teknik Görünümünde Dalgalanma
Teknik analiz açısından bakıldığında da altının fiyatında dalgalı bir seyir izleniyor. Ons altın, Powell’ın açıklamaları öncesinde 2.350 dolar seviyesini test etmişti. Ancak açıklamalar sonrası fiyatlar hızla geri çekildi ve 2.300 dolar seviyesinin altına kadar indi.
Uzmanlara göre, 2.280 – 2.300 dolar bandı kısa vadeli destek bölgesi olarak öne çıkarken, yukarıda ise 2.350 dolar direnci aşılmadıkça güçlü bir yükselişin başlaması zor görünüyor.
Gram altın tarafında ise, yurt içi dinamikler de fiyatları etkiliyor. Dolar/TL kuru ve küresel altın fiyatlarındaki hareketlerin bileşkesi olarak şekillenen gram altın, son günlerde 2.400 – 2.450 TL aralığında seyrediyor. Dolar kurundaki yatay seyir, gram altında da belirgin bir yön oluşmasını engelliyor.
Yatırımcılar Ne Yapmalı?
Altın yatırımcıları için bu belirsiz ortamda temkinli hareket etmek kritik önem taşıyor. Uzmanlar, Fed’in kararlarının tek başına değil, küresel gelişmelerle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle Fed’in haziran ve temmuz aylarındaki toplantılarında vereceği mesajlar, altının yönü açısından belirleyici olacak.
Ayrıca, Powell’ın açıklamalarına rağmen enflasyonun kontrol altına alınamaması durumunda, Fed’in beklenenden önce bir adım atmak zorunda kalabileceği de konuşuluyor. Bu da piyasaların gelecekte nasıl şekilleneceği konusunda ciddi bir belirsizlik yaratıyor.
Kısa vadede altın fiyatlarında sert hareketler yaşanması olası görülüyor. Ancak orta ve uzun vadede enflasyon, merkez bankası politikaları ve jeopolitik risklerin birleşimiyle birlikte altının yukarı yönlü potansiyelini koruduğu düşünülüyor.
Altın, Powell’ın Gölgesinde Yön Arıyor
Fed’in faizleri sabit bırakması altın piyasalarında ilk anda olumlu karşılandıysa da, Powell’ın açıklamaları bu iyimserliği kısa sürede bastırdı. Faiz indiriminin ertelenme ihtimali, altını baskılayan en önemli unsur olarak öne çıkarken, yatırımcılar güvenli liman olan bu değerli metali portföylerinde bulundurmayı sürdürüyor. Ancak altın fiyatları, hem teknik hem de temel göstergeler açısından yönünü belirlemekte zorlanıyor.
Bu süreçte piyasalar, Fed’in ileriye dönük tutumuna ve ekonomik verilerin seyrine odaklanacak. Powell’ın açıklamaları sonrası dalgalanan altın, bir süre daha merkez bankası politikalarının gölgesinde yön aramaya devam edecek gibi görünüyor.
Küresel Piyasalarda Gözler ABD'de: Altın Fiyatları Fed ve Ticaret Gelişmeleriyle Yön Arıyor
Dünya ekonomisinin odak noktası haline gelen Amerika Birleşik Devletleri, hem para politikaları hem de ticaret stratejileriyle küresel piyasalarda dalgalanmalara yol açmayı sürdürüyor. Bu gelişmeler, özellikle değerli metaller piyasasında önemli etkiler yaratıyor. Altın da bu dinamiklerin merkezinde yer alıyor. ABD Merkez Bankası (Fed) ve Beyaz Saray’dan gelen açıklamalar, yatırımcıların yönünü tayin etmesinde belirleyici oluyor.
Fed Kararını Verdi: Faizler Sabit, Politika Beklemede
ABD Merkez Bankası (Federal Reserve), merakla beklenen faiz kararını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Fed, politika faizini yüzde 4,5 seviyesinde sabit tutma kararı aldı. Kararın ardından kameraların karşısına geçen Fed Başkanı Jerome Powell, para politikasına ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Powell, mevcut ekonomik koşullarda uygulanan politika duruşundan genel anlamda memnun olduklarını belirtirken, erken ve aceleci adımlardan kaçınacaklarını vurguladı. Ancak aynı zamanda daha sağlıklı bir karar süreci için yeni ekonomik verilerin takip edilmesi gerektiğini ifade etti. Powell, gerekli görülmesi halinde Fed’in hızla aksiyon alabileceğinin de altını çizdi. Bu açıklamalar, piyasalar tarafından "temkinli ama hazır" bir duruş olarak yorumlandı.
Gümrük Tarifeleri Fed’in Hedeflerine Engel Olabilir
Powell’ın konuşmasında dikkat çeken bir diğer başlık ise ticaret politikaları oldu. Fed Başkanı, halen yürürlükte olan yüksek gümrük tarifelerinin, özellikle Çin gibi büyük ticaret ortaklarıyla olan ilişkilerde, ekonominin dengeli büyümesine ve enflasyon hedeflerine ulaşılmasına engel teşkil ettiğini dile getirdi. Bu söylem, ticaret politikalarının para politikası üzerindeki dolaylı etkisine işaret etmesi açısından kritik bir önem taşıyor.
Trump'tan Sert Mesaj: Gümrük Vergileri Geri Adım Yok
Bununla birlikte ABD Başkanı Donald Trump, Fed’in tersine çok daha katı bir ticaret duruşu sergilemeye devam ediyor. Beyaz Saray’da gerçekleştirilen bir basın toplantısında Trump’a, Çin ile devam eden ticaret savaşı bağlamında ABD'nin uygulamakta olduğu yüzde 145 oranındaki ithalat vergilerinin düşürülmesinin gündemde olup olmadığı soruldu. Trump’ın yanıtı oldukça net ve kesindi: “Hayır.”
Trump, Çin’i masaya oturtmak adına yürürlüğe konulan yüksek tarifelerin son derece etkili olduğunu savunarak, bu politikadan geri adım atmaya niyetli olmadığını açıkça ortaya koydu. Bu tavır, küresel ticaret dengelerine yönelik belirsizliği artırırken, piyasaların temkinli hareket etmesine neden oluyor.
Altın Fiyatlarında Dalgalı Seyir Devam Ediyor
Fed'in para politikası duruşu ile Trump’ın sert gümrük mesajları, altın piyasasında da belirgin etkiler yarattı. Değerli metal, son 24 saat içinde yoğun bir şekilde dalgalandı. Özellikle yatırımcıların risk iştahında yaşanan iniş çıkışlar, altının yönünü belirleyen temel unsurlar arasında yer aldı.
Ons Altın Günü Yükselişle Kapattı
Uluslararası piyasalarda işlem gören ons altın, yeni güne 3367 dolar seviyesinden başlangıç yaptı. Gün içerisinde fiyat, en düşük 3366 doları görürken, en yüksek 3414 dolara kadar tırmandı. Bu geniş fiyat aralığı, piyasalardaki kararsızlığın bir göstergesi olarak yorumlandı. Şu an itibarıyla ons altın 3385 dolardan alıcı buluyor. Yatırımcıların, Fed’in gelecekteki hamlelerine ve ticaret savaşına dair gelişmelere odaklı hareket ettiği görülüyor.
Gram Altın İç Piyasada Güç Kazandı
Yurt içi piyasalarda gram altın da benzer şekilde hareketli bir gün geçirdi. Güne 4179 lira seviyesinden başlayan gram altın, gün içerisinde 4137 lira ile en düşük, 4243 lira ile de en yüksek seviyesini gördü. Şu dakikalarda gram altın 4205 lira seviyelerinde işlem görüyor. Dolar/TL paritesindeki dalgalanma ve global altın fiyatlarındaki oynaklık, iç piyasadaki altın fiyatlarını doğrudan etkiliyor.
Kapalıçarşı'da Alım-Satım Farkı Dikkat Çekiyor
İstanbul Kapalıçarşı’da ise fiziki altın alım-satım işlemlerinde spreadler yani alış ve satış fiyatları arasındaki fark dikkat çekiyor. Gram altın, Kapalıçarşı’da 4226 liradan alınırken, 4282 liradan satışa sunuluyor. Bu fark, özellikle kısa vadeli alım-satım yapan yatırımcılar için önemli bir maliyet unsuru teşkil ediyor. Öte yandan çeyrek altın da 6925 liradan alıcı bulurken, satış fiyatı 6986 lira seviyesinde.
Piyasalar Ne Bekliyor?
Küresel piyasaların gözü, Fed’in bundan sonraki toplantılarında vereceği sinyallerde olacak. Özellikle Powell’ın daha fazla veri gerektiğini vurgulaması, yatırımcıların gelecek dönem enflasyon, istihdam ve büyüme verilerine daha hassas yaklaşmasına neden olabilir. Aynı şekilde ABD’nin Çin’e yönelik gümrük tarifelerinde izleyeceği yol haritası da altın ve diğer değerli metaller için kritik bir belirleyici olacak.
Altın, hem güvenli liman özelliği hem de spekülatif kazanç aracı olarak yatırımcıların radarında kalmaya devam edecek gibi görünüyor. Ancak bu süreçte karar verirken, sadece fiyat hareketlerini değil, aynı zamanda küresel siyasi ve ekonomik gelişmeleri de dikkatle izlemek gerekiyor.
Kaynak: Haber Merkezi