Kusunuz kusunuz kusunuz… İçinizde birikmiş olan bütün magazin kültürünü, dedikoduları, gıybetleri, zararlı ve zehirli bilgileri kusunuz… Büyük medyadaki aşüfte resim ve haberlerini kusunuz… İçinizdeki müstehcen birikimi kusunuz… Şeytanî entrikaları, eblehçe çekişmeleri, sen ben kavgalarını hep kusunuz.

Derununuzdaki para, benlik, makam mevki, şöhret hırsını ve aşkını, hasetleri, kinleri, nefretleri kusunuz.

İçinizi, bütün bu pisliklerden temizledikten sonra, onlardan boşalan yeri; faydalı, kurtarıcı, selamete eriştirici, saadete kavuşturucu bilgilerle, hikmetlerle, ilimle irfanla, edeble doldurunuz.

Kur’an hikmetleri, Sünnet hikmetleri… Şeriat ahkamı… Doğru inançlar, salih amellerle ilgili bilgiler, Peygamberin (Salat ve selam olsun ona) siyreti, evliyaurrahmanın menkıbeleri…

Büyük yolculukla ilgili bilgiler edininiz ve onları hiç unutmayınız.

Size azık gerekiyor, onlarla ilgili bilgiler.

Nasıl yaşamalısınız?... Günün yirmi dört saati ile ilgili programınız nedir?.. Nasıl yemeli, nasıl uyumalı, nasıl çalışmalı, nasıl dinlenmelisiniz? Bunlarla ilgili sağlam bilgileriniz, birikiminiz olmalı…

Dünya aleminden öteki aleme geçtiğinizde başınıza neler gelecektir? Bu intikale hazırlıklı mısınız? Bu konuda yeterli sahih bilginiz ve kültürünüz var mı?

Nefsinizin ve şeytanın tuzakları hakkında sağlam bilgiler edininiz ve tedbirli olunuz.

Deniz fırtınalı, yol tehlikeli, size bir kılavuz lazım. Bu rehberi nasıl bulacaksınız?

Kafalarımızın içi Çıfıt çarşısı gibi. İyi, doğru, güzel bilgileri koymaya yer kalmamış. Pis, faydasız, zararlı, iğrenç hamulemizi kusmalıyız, yer açılsın biraz.

Yolculuğun talimatını ve programını bilmiyoruz ama bir yığın zehirli bilgi var içimizde. Bunları niçin kusmuyoruz?

Kusmazsak zehirlenecek ve mânen öleceğiz.


(İkinci yazı)

Birkaç Not

SAVAŞ olmasını, bir tek askerimizin, bir tek vatandaşımızın ölmesini istemem.

**

Birilerine: Siz çocuklarınızı ataist yetiştirmek istiyorsunuz, Müslümanlar ise dindar yetiştirmek istiyor. Sizin hakkınız var da, Müslümanların yok mu? Niçin bu kadar kızıp köpürüyorsunuz?

**

İngilterede bir grup Müslüman, İngilizceyi Arap alfabesiyle yazmaya kalksa, Arap harfli İngilizce dergi ve kitaplar çıkartsa, karışan olur mu? Olmaz. O halde bir grup Türkiyeli Müslüman, Türkçeyi Kur’an alfabesiyle yazıp okumaya kalkarsa onlara karışılmamalıdır. Zaten Türkçe bin yıldan fazla bir müddet İslam yazısıyla yazılıp okunmuştur.

**

Başbakan ikinci ameliyata girecekti. Dakikası dakikasına, saniyesi saniyesine hesaplar yapmışlardı. O narkozda iken sivil darbe yapacaklar, iktidarı devireceklerdi. Evdeki hesapları çarşıdakine uymadı. İktidar rövanşını alıyor. Şimdi feryat ediyorlar. Hangi hakla?


**

Ehl-i Sünneti yıkmak isteyen Mutezilî, Fazlurrahmancı, reformcu, değişimci, yenilikçi, BOP’çu ilahiyatçılara: İnşaallah yıkamazsınız, yıkılırsa enkazın altında siz de kalacaksınız.

**

Tek bir Ümmet olmak, tek bir İmam’a biat ve itaat etmek için harekete geçmeyen hizipçi, fırkacı, grupçu, parçacı Müslümanlara: Sizin bu gidişiniz Suriye ve Mısır Müslümanlarının gidişine benziyor.

**

En büyük sektörü inşaat, betonlaşma, mesken, arazi spekülasyonu olan bir ekonomik sistemin sonu kriz ve çökmedir.

**

Türkiyede okullarda ders veren 800 bir öğretmen varmış. Ordu personelinden de fazla.

**

İstanbuldan Boluya bayramda on iki saatte gitmişler. Bunun bir de dönüşü var. Tatil sonunda, ah ne eğlendik ah ne eğlendik demeye hakları var.

**

Hızlı trenle Ankaraya gezmeye gitmek istiyorum. Hacı Bayram, Samanpazarı, Kale’ye çıkacağım, oradaki müzeleri ziyaret edeceğim, Zengerler konağında belki bir çay veya kahve içerim. Lakin evden Gebzeye kadar gidip orada trene binmek gözümü korkutuyor. Şunu Haydarpaşaya kadar uzatsalar ne iyi olurdu. Haydarpaşayı yaktılar, sakın oraya da otel yapmaya kalkmasınlar.

**

Kurban bayramında hayvan kesilmesini protesto edenleri mezbahalara götürmek gerek. Oralarda her gün kesiliyor. Mezbaha kesimlerini niçin kınamıyorlar?

**

Hafifmeşreb bir kadın başörtüsü aleyhinde konuşmuş. Gayet tabiîdir. Tesettürü savunacak değil ya…

**

Müslüman bir gence: Hürmet etmekle yükümlü olduğunuz yaşlı kimselere emir sıygasıyla hitap edilmez. Şöyle yapınız, böyle ediniz denmez, istirhamlı yazılıp konuşulur.