Sultangazispor’un sağ bek oyuncusu Kahraman Çetin, Türkiye'de yetenekli oyuncuların olmasına rağmen yerli futbolculara gereken önemin verilmediğinden dertli. Çetin, Yabancı transferlerin ses getirmek için reklam amaçlı yapıldığını söyleyerek, Türk kulüplerinin yerli futbolcuları ikinci plana attığını söyledi.

Sultangazispor’un genç ve başarılı oyuncusu Çetin, dünyanın en çok ilgi gösterilen sporu olarak gösterilen ve milyonlarca izleyici kitlesine sahip bu oyunun bu kadar popüler olmasının nedenini "Çok futbolcu starı var ve üne kavuşmuş oyuncularının hayatları herkesi özendiriyor. Bu yüzden çoğu çocuk bir idol seçip futbola sıkıca sarılıyor." diye cevap verdi.

Genç oyuncu taraftarın sahaya etkisine ilişkin, “Taraftar futbolun yüzde 80'idir diyebilirim. Tribünlerin sesi maçta bir futbolcuyu sürekli diri tutar. Maç sonunda ise yensek de yenilsek de sürekli takımını destekleyen taraftar futbolcuya en büyük moral olur.” dedi.

İşte Sultangazispor'da yıldızı parlayan Kahraman Çetin'le yapmış olduğumuz o röportaj:

- Kahraman Çetin kimdir? Röportajımıza sizi tanıyarak başlayalım.

Kahraman çetin 20.06.1992 İstanbul doğumlu ailenin 4 çocuğundan 3’üncü erkek çocuğuyum. Memleketim Giresun Şebinkarahisar. İlkokulu ve orta okulu Sarıyer Balahatun’da, liseyi ise Sarıyer Hüseyin Kalkavan lisesinde okudum, şuan faal olarak Haliç Üniversite’sinde 2.sınıf spor akademisinde okumaktayım ve aynı zamanda fitness eğitmenliği ve Bal Ligi’nde Sultangazispor’da top koşturmaktayım.

‘ABİME ÖZENDİM’

- Futbola nerede ve ne zaman başladınız? Seni futbola teşvik eden birisi var mıydı?

Futbola Sarıyer’de mini miniklerde başladım. Abim futbolcuydu ona özendiğim ve idol gördüğüm için başladım diyebilirim

EMRE BELÖZOĞLU YEŞİL SAHALARA YAKIŞIYOR

- Şuanda en beğendiğin Türk ve yabancı oyuncu kim?

En beğendiğim Türk futbolcu eskilerden Bülent Korkmaz duruşu abiliği ve cesur oyunuyla beğendiğim bir abimizdir. Bu dönemde ise Emre Belözoğlu’dur. Oda Bülent abi gibi Cesur yürekli lider kaptan kimliği ile yeşil sahaya yakışan bir kişi olduğunu düşünüyorum. Yabancı olarak Moussa Sow sevdiğim ve haz ettiğim bir sporcu.

MİLLİ FORMAYI 3 KEZ GİYDİM

- Milli takımda oynamak aklından geçiyor mu?

Çok şükür milli takım formasını 3 maç giydim. Muhteşem bir duygu. Allah’ım herkese nasip eder inşaAllah.

TARAFTAR CESUR VE FUTBOLCUNUN YANINDA

- Sultangazispor’u neden tercih ettin?

Sultangazispor’u tercih etmemdeki amaç köklü ve güçlü bir takım. Her sene hedefi sadece şampiyonluk olan bir takım. Taraftarı cesur ve her zaman futbolcuların yanında olan bir taraftar. Semt olarak da hala gelişen bir semt.

FUTBOLCULARIN HAYATLARINA ÖZENİLİYOR

- Spor denilince neden futbol anlaşılıyor sadece?

Spor denilince futbolun öne çıkmasını tamamen şuna bağlıyorum. Çok futbolcu starı var ve hayatları herkesi özendiriyor. Bu yüzden çoğu çocuk bir idol seçip futbola sıkıca sarılıyor.

- Her spor dalında olduğu gibi futbolda da riskler var mı? Futbolcu olmak isteyenlerin bu risklere karşı B planı yapmaları gerekiyor mu?

Futbolun en büyük riski sakatlıktır. Tavsiyem okumuş, kültürlü bir futbolcu olmak. Bir sakatlıkta diğer iş kimliğini ortaya koyan futbolcu daha sağlıklı adımlar ile hayatını devam ettirebilir.

BAŞARI İÇİN KRİTER: ÇALIŞMAK VE ŞÜKRETMEK

- İyi bir futbolcu olmak için sadece yetenekli olmak yeterli mi? Ne gibi özelliklere sahip olmak gerekiyor?

Futbolda tabiki yetenek gerekiyor ama antrmanlarda veya bireysel çalışmada, inanarak yüzde yüz disiplinli çalışma ile yeteneksiz biri kendine bir özellik ekleyebilir. Zamanla bu özellik o kişinin yeteneği konuma gelir. Başarı için çalışmak çalışmak ve şükretmek gerekir.

TARAFTAR FUTBOLCUYA EN BÜYÜK MORAL OLUR

- Maça çıkmadan önce ve maç bittikten sonra tribünlerdeki atmosfer, taraftar desteği sizleri nasıl etkiliyor?

Tabi taraftar futbolun yüzde 80'idir diyebilirim. Benim için tribünlerin sesi maçta bir futbolcuyu sürekli diri tutar. Maç sonunda ise yensek de yenilsek de sürekli destekleyen taraftar futbolcuya en büyük moral olur.

TRÜBÜNLER TEMİZLENMELİ

- Özellikle de derbi maçlarında sık sık karşılaştığımız hiçte benimsenmeyen görüntüler meydana geliyor. Rekabetin ön plana geçmesi gereken sportif etkinliklerin bir anda kavgaya dönüştüğüne şahit oluyoruz. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?

Çıkan olaylarda cezaların sadece ufak para cezası ve 1,2 saat karakolda tutmak kimseyi ürkütmez. Bununla beraber herkes istediği gibi davranıyor bu cezalar karşısında. Benim en büyük yaklaşımım tribünden tamamen men cezası sıklıkla uygulanıp tribünün temizlenmelidir.

EGO SAVAŞLARI YÜZÜNDEN OLAN FUTBOLCUYA OLUYOR

- Hem TFF’nin hem kulüpler yeterince önlem almıyorlar mı? Önlem alınıyorsa burada eksik olan şey nedir?

Federasyonun en büyük eksikliği kulüpler arasında bir samimiyetin olmaması. Yeteri kadar iletişim olmayınca da ortaya kopuk bir döngü oluşuyor Beraberinde. Ego savaşları yüzünden olan futbolculara ve taraftarlara oluyor maddi manevi.

- Sporda daha da başarılara imza atabilmek için devlet ne yapmalı? Devleten düşen görev nedir?

Devlete düşen görev il ve ilçe takımı ayrımı yapmadan herkese eşit desteği sağlamalı. Çifte standart olayını kesinlikle ortadan kaldırmalı. Bunun akabinde başarıda gelir. Ülkemiz spor anlamında basamakları hızlı bir şekilde çıkmaya devam eder.

YABANCI TRANSFERLER ELİMİZDE PATLIYOR

- Milyonlarca dolar harcanıp yabancı oyuncu transfer ediliyor. Bu işi yapacak yetenekli yerli oyuncumuz yok mu ki servet niteliğindeki paralar yabancı oyunculara gidiyor?

Evet yetenekli oyuncularımız var ama yapılan o transferler yetenekten çok ses getirmesi için reklam amaçlı. Bunun yanında Türk kulüpleri yerli futbolcuları ikinci plana atması. Menejerlerin de bunun üzerinden yüksek maddi kazançların da etkisi var. Çünkü menejerlerin gönderdiği futbolcuları, araştırma ve izleme gibi işleri maalesef ki kulübümüzdeki yetkililer futbolun içinde olmadığı ve futboldan anlamadıkları için bütün işi menejerlere bırakılıyor bu da çoğu futbolcuların kara kutudan bir farkı kalmıyor. Transfer edilen yabancı futbolcuların nasıl çıkacağı belli olmuyor ve gördüğümüz gibi çoğu yabancı futbolcu elimizde patlıyor bu da kulüplerimizi ciddi maddi sıkıntıya sokmaktadır.

Röportaj: VEDAT YAVUZ